Kızılkıvrım
Kimisi Camdaki Sinek Pisliklerini Görür,
Bir Başkası Camdaki Aksini,
Öteki Penceredeki Saksıyı,
Bir Diğeri Pencereye Dokunan Daldaki Çiçeği,
Kimisi Karşıdaki Dağları,
Kimisi Camdaki Sinek Pisliklerini Görür,
Bir Başkası Camdaki Aksini,
Öteki Penceredeki Saksıyı,
Bir Diğeri Pencereye Dokunan Daldaki Çiçeği,
Kimisi Karşıdaki Dağları,
Tüm tuzaklarımı kaldırdım ayağımın altından. Kapımın kilidini açtım ağır ağır. Bahar temizliğimi yaptım. Güneş doğdu odama, ruhuma.. Artık daha güzel kokuyordu hava. Ve rüzgâr daha yumuşaktı. Yaz geliyordu.
Eleştiri
Veya tenkite açık olmayı
Sabır ve samimiyetle fikirlerini
Paylaşmayı amaç edinmelidirler…
Ben her talihsiz denememin sonunda kendime dönüp yalnızlığımın duvarlarını ılık bir anlayış pansumanıyla okşayıp berkiterek korunaklı bir sığınağa dönüştürdüm orayı. Şimdi frekansıma uygun bir muhabbet neferine denk gelmedikçe yaşlı bir kaplumbağa gibi kendi içime çekilip uygun insanı kolluyorum.
Unutuyoruz...Belki bilerek belki de bilmeyerek.Unutmamamiz gerekenleri zihnimizin arkalarına gömüyoruz.
Artık yazmak zorundayım sadece.. sana anlatamıyorum. Ve dayanamıyorum da.. hep derdin yazılması gerekir bu hikayenin.. herkesin canını acıtacak kadar sadedir çünkü ve gerçektir. Eksiği fazlası benim olsun. Ben olayım bu sefer açıkca korkusuzca.. ama hiçbir zaman bilemeyeceksin.. gerçekten ben miydim gördüğün, sevdiğin.. ya da yalnızca hayal miydim.. gittiğimde
Kız erkeğin en çok gözlerini sevdi.. O gözlere ömür boyu bakabileceğini hissetti. KİM BİLEBİLİRDİKİ?
... tıpkı soğuk ve kasvetli bir günde sokaklarına sis inmiş bir şehrin güzelliklerini insanlara sunamaması gibi, benim de gönül şehrim güzelliğini çevresine göstermekte yetersiz kalıyor, iç huzurumu sürekli hale getirmemi zorlaştırıyor.