"“Kitaplar, ciltsiz kahramanlardır; sayfalarını çevirirken onları dövmezsen, öfkelenirler.” — Mark Twain"

Deneme > İlişkiler

Gönlümde Gençliğim Var

Yaşlı bir ebeveynin çocuklarına yazdığı içten ve duygusal bir mektup. Yalnızlık, yaşlılık ve kuşak çatışması temalarını işlerken, anne kaybının acısını ve çocuklarıyla olan iletişim zorluklarını samimi bir dille aktarıyor. Yaşlanmanın kaçınılmazlığı ve hayatın belirsizliği üzerine düşündürücü bir metin.

olumsuz

Zeus'un Kızı; Aldatma Üzerine

Hayat özgür iradeler için çoklu bulmacalarla dolu. Bazen yukarıdan aşağı tuttu zannediyorsun, ama bir bakıyorsun ki sağdan sola tutmamış. Empati yaparak, cinsel tercihleri ve kimlikleri ortadan kaldırarak karşıdakini irdelemek ,deja vu ya gerek kalmadan bu dünyada zaman kazanmanı sağlıyor. Ne de olsa ne yaşarsak yaşayalım, belli bir zaman

olumlu

Sözcüklerin Sihirli Gücü

Dudakların gerisindeki saklı kent gibidir sözcükler. Tek heceden tutun çok heceye kadar ne çok anlam yükler yapısına. Her biri dilde veya kâğıtta can bulmadıkça ölü gibidir. Yaşatmak, insanoğlunun dilinde veya kalem tutan elindedir.

olumlu

İşte Türkiye'nin En Gönlü Zenginleri

Gönül Zenginliği bu başka bir şeye benzemez. Parasal zenginlikle kıyas bile kabul etmez. Bizim iş yerinde ki mahallenin bir Esma Ablası var. Arka sokaklarda barakadan bozma bir ev de oturuyor. Her gün düzenli olarak kedilere ve köpeklere mama getirir. Bulur buluşturur ve o mamaları sokak aralarında önce kedilerin

üzgün

Olmaz

Başım dönüyor, aklımı kaçırdım sanki.
Nereye baksam sen,
Kokla beni, unutma çaresiz bakışlarımı.
Sen ne kadar çaresizsin, nasıl nefes alıyorsun?

olumsuz

Annelerin Gölgesindeki Babalar

Annelerin gölgesinde kalan bir babalar günü daha geride kaldı. Nedendir annelere verilen değer babalardan esirgeniyor. Annelere dizilen methiyeler zerresi babalara yapılıyor. Babalara yetim muamelesi yapıldığımı düşünüyor.

karışık

Duygu Komşuluğu

Bazı günler, dün akşam ne yemiştik, bugün günlerden neydi, ayın kaçıydı hatta biz hangi aydaydık yahu! gibi utanası sorular soran bizler, nedense iç dünyamızın günlüğünü tutmaya gelince hafıza profesörü kesiliriz. Hele canımızı yakan olayları mumyalamakta üstümüze yok. Öyle arada bir de değil sık sık geçmişe döner bizi rahatsız

olumlu

Dostluk

Benim küçük şiirimdiler. Tıpkı küçük bir kasabayı andıran. Herkesin birbirini tanıdığı, insanların birbirine bir dağ gibi yaslandığı bir kasaba gibiydiler. Orada insanlar o kadar dağlaşırdı ki kendini gökyüzüne yakın hissederdin. İşte orada yakınlık böyle kurulurdu. İnsanlar birbirlerine, dağ, ova, deniz, göl, bağışlardı sanki. Kendini bazen bir martı, bazen

üzgün

Ayrılık Gecelerin Şarkısıdır

Son aylarda bize bir haller oldu. Çekmeyenlerin nazarı mı değdi? Tü tü tü... Elem tere fiş, kem gözlere şiş. Gidip nefesi kuvvetli birine mi okutsak? Türbelere horozlar mı adasak. En iyisi lokma döktürmek... Bir de üstüne Çerkez Ayşe'ye kurşun döktürdük mü tamam. Muska falan yaptırmış olmasalar bari. Sen

üzgün

Bir Kadın, Sinsi Bir Şiddet ve Bir Yanıt

Onlarca yıllık, birbirimizin ıcığını cıcığını bildiğimiz az sayıdaki dostlarımdan biridir Nuray. Kadın gibi kadındır. İçi dışı bir. Yalan dolan, riyadan eser bulamazsın. Laf aramızda, arkaik kalıtlarımızdan olan kadınsı oyunları, entrikaları bilinçle reddetmiş,kişiliğiyle var olmaya çalışan, okuyan, özümseyen ve öyle yaşayarak bu dünyada kendine yer bulmaya çalışan bir kızdır.

üzgün

Vicdan

Bu kez kaybediyorum seni,sesini ve de tenini. Kırgın ve bir o kadar da kızgın bakışlarla terk ediyorsun evimi. Belki ilk on beş dakika gururluyum. Sonralarıysa...ne diyeyim? Düşünceli.

iyimser

Dostlar...

Şimdi susma zamanı dostlar.
Susalım, konuşmayalım.
Kürsüden, ekrandan, gazeteden, radyodan, sanaldan, meydandan, megafondan, mikrofondan oturduğumuz koltuktan, telefondan, postadan, balkondan, kapıdan, bacadan, pencereden, … rastgele konuşmayalım.
Kurşun gibi delici, hançer gibi kesici cümlelerle birbirimizi yaralamayalım.

Başa Dön