Her zaman, haklı olduğunu düşündüğün bir taraf, mutlaka olurdu. Hiç yanılmadığını görmeyi istemek, nasıl bir duyguydu acaba. Bana tarif edebilir misin ? Unutarak yaşamak, her sabah, geceyi silmek ve yeniden yeniden o an istediğin gibi yazmak. Ve karşıdan aynısını beklemek nasıl bir duygu ? Aynı rotayı izlemek için, gösterdiğin çabayı azımsamıyor değilim. Beş kişiyi de, aynı rotaya sokmaya zorlamak , rota sapmalarında onları yalnız bırakmak, vicdani olarak sıfırlamayı da gerektirir, diye düşünüyorum. Ve dahası, bunu bir zaman diliminde yapmak değil, bir daha, yaşanmayacak bir ömre doldurmak. Bu affedilebilir bir suç mudur ? Aslında, buna tek başına karar vermek, biraz yanlı olabilir ?
Yaşarken, arka bahçeye gömülen hisler, öldükten sonra ne işe yarar ki? Bir tür yanılsama istiyorsun, bir tür yadsıma. Senin ki asla içine girmeye cesaret edemediğin, bir baloncuk, dışarıdan baktığın. Şarkısını duyduğunda, su sesi kaçtığın. Sevinci ve hüznü aynı bardakta tokuşturduğun. Çok merak ediyorum, seni buna zorlayan hisleri. Belki de, asla direnemeyeceğin şeyler, anlatsan anlayabileceğim, hak verebileceğim. Ne güzel olurdu, en azından sebebini bildiğim bir şeye katlanmak. Ya da gömmek, usulca derinlere. Kaybetmek korkusu varsa bende, sende de olması gerekmez mi acaba? Emin olmak kendinden, bu kadar fütursuzca resmedercesine, hakimiyetini .Bir filmi, kaç kere seyredersin ki, sonunu bilemeden, başa dönerse.
21.08.2013
Zeus'un Kızı; Babaya Mektup
Yaşarken, arka bahçeye gömülen hisler, öldükten sonra ne işe yarar ki? Bir tür yanılsama istiyorsun, bir tür yadsıma. Senin ki asla içine girmeye cesaret edemediğin, bir baloncuk, dışarıdan baktığın. Şarkısını duyduğunda, su sesi kaçtığın. Sevinci ve hüznü aynı bardakta tokuşturduğun.