8 Nolu Dosta Aykırı Terennümler...
son söz hölderlinden:”hiç bir şey insan kadar yükselemez ve onun kadar alçalamaz..”
"“Edebiyat, kelimelerle oyun oynamaktır; fakat kötü yazanlar kelimeleri dövüş alanına çıkarır.” – Umberto Eco"
"“Edebiyat, kelimelerle oyun oynamaktır; fakat kötü yazanlar kelimeleri dövüş alanına çıkarır.” – Umberto Eco"
son söz hölderlinden:”hiç bir şey insan kadar yükselemez ve onun kadar alçalamaz..”
..Ben çok eskilerde bir gün hissetmiştim aşkı. Zoraki hatırlıyorum şimdilerde. Tıpkı çocuklukta bir gün yenen pastadan ne kadar az şey hatırlarsan o kadar. Gözlerimi kapıyor ve o pasta tadı kadar anımsıyorum...
İçeriden dışarıdaki yağmurun cama vuruşunu anlamalısın. Dudaklarını cama yaslayıp soğutmalısın. Sağ elini yumruk yapıp bebek ayaklarını camın buğusuna yapıştırmalısın...
Bir umutsuz elem kaplamış, karanlık şehrin caddelere saplanan yüreğini. Bulut bulut olmuş, dağlanmış beton-arme vicdanlarda. Tükenmek üzere, tükenmeyi tüketmeden!
Sevgi paylaşılır diye bana hiç kimse söylemedi, öğretmedi de; sevginin paylaşım olduğu doğruydu. Ancak paylaşılan hep ben oldum.Son atar damarıma , daha ilerisi ayağımdaki dona kadar, artıklarıma kadar, baştan aşağı.
Üniversite hayatımın sonuna geliyordum ve son 2 hafta kalmıştı.Finallere çalışıyordum bir anda defteri kitabı bırakıp yazmaya başladım Ama Kime
Nihayet sonuçlar elindeydi ama incelemeye korkuyordu her ne kadar anlamasa da. En iyisi doktor söylesin ama ne kadar daha yaşayacağımı değil düşünceleriyle içeri girdi. Ürkek bir tavırla sonuçları uzattı. Aynı anda da kulaklarında çınlamalar başladı. Sanki doktorun söyleyeceklerini duymak istemezcesine
sen bilmesen de, sayfalardolusu, herşey sana yazıldı defterde...
beni hiç unutamayacaksın biliyorum. ben ısrarla unutmanı isteyeceğim, fakat sen unutamayacaksın. bense ömrüm boyunca bir yara olarak taşıyacağım seni. gittiğim her yere... yüreğimde bir yer
Hani suya sabuna dokun derler ya; çok doğru bilmişler. Suyun olmadığını düşünmek bile ürkütür beni. Her yıkanışta şükrederim , bol bol akıtırım suyu severim .
İsraftır bilirim ama ne çare.....J)).
İnsan varlıkta, yokluğu karıştırırmış ki başına gelinc
ve sen hayattan ödünç aldığın tüm nefesleri geri vermişsin. borcunu ödemiş bir memur gibi huzurlu, boylu boyunca uzanırken.söyleyemediğin tüm sevgi sözcükleri. ya da açıklamasını yapmaya hiç cesaret edemediğin katı kararlarn öylece duruyordur yerlerinde.
Kaybedilen eşyanın kaybedilmediği yerde aranmaması gibi kaybedilen ruhsal mutluluk ve dinginlikler de tek düze hayat formlarında aranmamalıdır.