Ayna Sendromu #1
yalnızlığı yeniden tanımlama çabasına bir giriş, cesur olmayan tedirgin kelimler bütünü, ilk olmanın heycanı ve sonradan geleceklerin sancısı.
"Sabah 5'te uyanan tek canlı türü ya horozlardır ya da henüz uyumayı başaramamış yazarlar." - Douglas Adams"
"Sabah 5'te uyanan tek canlı türü ya horozlardır ya da henüz uyumayı başaramamış yazarlar." - Douglas Adams"
yalnızlığı yeniden tanımlama çabasına bir giriş, cesur olmayan tedirgin kelimler bütünü, ilk olmanın heycanı ve sonradan geleceklerin sancısı.
Uzay ve us/ay konusunun en gizemli ve derin yanını ortaya çıkarmak evrenin/enin çok yönlülüğünü olağandışı ve gecemsi ortaklığını sayısız galaksi/ yıldızlarla dost kılmak evren/insan, bilim/betik ve etik anlayışında sunmak biz us/bilinç bireylerine düşüyor.
YZ
İnternet sitelerinde yazı kaleme alanların Türkçe yazım kurallarına ne derece uydukları konusunda araştırma yapılsa hemen her gün sayfalarca yazı çıkardı ortaya.
Şule Gürbüz
Burun farkı diye buna derim ben. Aşkın yürekle
İçimizdeki boşluğu hüzünlerle doldurur sonbahar… Dallarımızdaki son diri yaprakları da döker sert esen rüzgâr… Toprak kokar kınalı ellerimiz… Gözlerden süzülen son damla yaş yerçekimine direnemeyerek çatlamış toprağa düşer upuzunca… Hayata dair gerçekler geçer gözlerimizin önünden. Ömrün de ilkbaharı, yazı, hazanı ve kışı var elbet… Dağların yamaçlarından esen rüzgârlar
Bahçemizde ağaçlar vardı . Elma ağacından kiraza salıncak kurmuştu babam . Her sallanışta patır patır dökülürdü çürük elmalar. Öğrenmiştik sağlamlık ve direnç arasındaki ilişkiyi... Sallanırdık ve rüzgarla uçuşurdu sarı buklelerim. Gökyüzünü seyre dalardım. Daha çok küçüktüm bulutların aslında birer hava boşluğu olduğunu öğrenmem ve evet bu benim ilk
yazdığım, yazabildiğim, sevebildiğim, duygularımı bir kafese sıkıştırmadığım sürece, bazen bir insana, bazen peygamberime, bazen allahıma olan aşkımı gizlemem.
Michael Moore denen Arıza Adam'ı duyan duymuştur. Bizim Uğur Dündar'ın Amerikalı ve biraz daha Cem Yılmazlaşmış hali ve de Uğur abi daha yakışıklı. Bu Michael reyting şirketleri ile ilgili bir araştırma yapmıştı..
Kendi yaptıkları açık seçik hataların farkında olmayanlar, milletin çoğunluğuna “örümcek kafalılar”, “bidon kafalılar”, “göbeğini kaşıyan adamlar”, “cahiller” vb. aşağılama içeren lakaplar takıyorlar..
Gece yarısı...
Bu daha ne kadar sürecek Hattat söylesene, daha ne kadar? Bir zamanı var mı? Zamanı var ise benim mecalim var mı peki?
Daha ne kadar dayanırım sence? Bir çözümsüzlük yumağı ki sorma be hattat. Ne çözülür gibi, ne açılır, ne de bitecek
Sevdanın tılsımı bir gülün kokusunda gizli…
Cumhuriyet, milli onurumuzun simgesidir. Demokrasinin uygulama düzenidir. Erdemli ve namuslu insanlar yetiştiren, yüksek ahlâki değerlere ve üstün niteliklere dayanan bir yönetimdir. Milli egemenlik dışında hiçbir gücü geçerli saymayan çağdaş anlayışın yücelişidir. Cumhuriyet rejim değişikliği biçimde bir yenilenme değildir, olağanüstü bir yenilenmedir; yeniden doğmadır. Hukuksal açıdan en gerçekçi bağımsızlık
İlber Ortaylı