Hayırseverler Nerede
Beni gündelik yaşamda üzen bir olay üzerine yazdığım denemedir. İnsan olmanın gerekliliği duyarlılık olmalıdır.
"Bir yazarın asıl görevi, okuyucuyu rahatsız etmektir. Konfor bölgesi, mezarlıktır." - Terry Pratchett"
"Bir yazarın asıl görevi, okuyucuyu rahatsız etmektir. Konfor bölgesi, mezarlıktır." - Terry Pratchett"
Beni gündelik yaşamda üzen bir olay üzerine yazdığım denemedir. İnsan olmanın gerekliliği duyarlılık olmalıdır.
Yazının milada şerh edildiği MÖ:3200'lere dayanan genel kabulün rastlantı olmadığı gerçeğinin izinde yolculuğa çıkmadan önce, bu kabulü dayatan aklın sinerjisiyle bizlere vermek istediği mesajın arka planına bakalım.
Biliyor musunuz, benim hiç sevgilim olmadı genç kızlık dönemimde. Büyüklerimin, öğretmenlerimin telkinleri, yanlış yönlendirmeleri yüzünden.....
Farklı diller ve insanın anlaşması üzerine kaleme alınmış bir yazı..Aslında sosyal yaraya tuz basma bir nevi..
Şehitlerimizin ruhlarına saygısızlık olur diye normal ses tonumuzdan daha düşük bir ses tonuyla konuşmaya çalışırken, bir dondurmacının sesiyle irkildim. Sonra kalabalığı gören diğer satıcılar; kartpostal, hediyelik eşya ve su satıcıları bir taraftan, yiyecek satanlar diğer taraftan bağırıp duruyorlardı. Sanki bir mahalle pazarının esnafı gibiydiler.
Bugün yaşamakta olduklarımız ve yakın bir dönemde yaşayacak olduğumuzdan şüphe duymadığımız; insanın yıkımına, kıyımına yönelmiş genel gidişatımız bizi acil olarak bir zeminde buluşmaya zorunlu kılıyor. Özellikle yaşadığımız kültürel coğrafyanın görmezden gelinmesi imkânsız iradi teslimiyetçiliği; hızlı devrimlerin, aşağılamaların, yok farz etmelerin üstesinden gelemeyeceği ve bu sebeple her şeyden önce
Sezgi, hayat boyu helezonlar çizerek yürüdüğümüz yola bıraktığımız işaretlerin, gerek gördüğümüzde bulunduğumuz yerden bakarak okunmasıdır. Genellikle işaret olarak ekmek kırıntıları kullandığımızdan okuma güçlüğü yaşarız. Çünkü içimizdeki kuşlar, bıraktığımız bu kırıntılar sayesinde yaşar.
Bazılarımız en başından itibaren işaret olarak çakıl taşları kullanmıştır.
Onlar sezgileri güçlü
Merak, zor bir konu. Nereden bulaştığımı ben de merak ediyorum. Merak, bir bakıma insanın hem kendisiyle, hem de çevresiyle hesaplaşmasıdır. O, ulaştığı sınırların içine neleri almıyor ki? Bence merak, biraz da kıskançlık demektir. İlk merakınızı hatırlayınız: Size yeni alınan bir ayakkabının benzeri, kardeşinize de, siz herhangi bir yerde
İnsan psikolojisi herşeyden önce zihinsel bir süreç.psikolojik hastalıklar aslında halk diliyle tabir edilen biçimde "hastalık hastası olma"
Çünkü hiçbir kelime aşkın insana verdiğini anlatmaya yetmez ve hiçbir kelime ki kullanan kim olursa olsun; aşkı, bir kızın masmavi gözlerine dalıp gidildiğinde duyulan sonsuzluğa ait olmanın tarifsiz huzuru kadar iyi anlatamaz!!! ‘’
İnsanlar farklı düşünür, farklı görür. Herkes aynı düşünse, aynı şekilde görse, aynı şeye inansa sen'in ne anlamın kalır ki? Sen, 'o' ya da 'ben' değilsin. Sen, sen'sin. Ben, ben'im. Ben ve sen, biz'iz. Biz Mila Kunis'in gözleri gibiyiz: İkimiz de 'göz'üz, renklerimiz farklı. Birimiz olmadan, diğeri yalnız ve
Sanat, ekin ve sporda alınan başarılı sonuçların dünyada nasıl yankılandığını gördünüz. Futbol Millî Takımımız, nasıl başardıysa yine öyle başaracak. Eksi, artılarıyla, eksikleriyle.
Dahası çatlayacakmış gibi kalbim.Ağrısına dayanamayıp içimin yağmurlarını bırakıyorum denize.Damla damla düşerken mavileşiyor.....