Deneme > Toplum
Her Şeyi "Örtün"!
Ekonomideki durgunluk can sıkmaya devam ediyor.
İşlerin durgunluğu, para sirkülasyonunun iyice tabana vurması, üretimin de buna paralel olarak can çekişiyor olması, işsizliğin tavan yapması, karanlık bir sona doğru son sürat gidilmesi yaşanan bu tabloyu anlatan sadece birkaç kelime…
Kırık
Küçük dokunuşlarla yokluyor zaman!
Sonra çok sular aktı
Hem hicaz yollarında çürüdü raylar
Hem kirlendi Kâbenin örtüsü
Sonra sen gittin,
Şu Dil Sorunu Dediğimiz...
Son 40-50 yıldır süren dil yozlaşması-yozlaştırılması faaliyetinin mahsullerini son yıllarda topluyoruz: artık hepimiz İngilizce konuşuyoruz!
"Kelimelerin İçinin Boşaltılması" Deyimine Öznel Bir Yaklaşım
Güncele ilişkin okuduğum yazılarda sürekli karşıma çıkıyor; "içi boşaltılmış kelimeler" ya da "içi boşaltılmış kavramlar" deyimi. Cumhuriyet, demokrasi, laiklik, liberalizm, Kemalistlik, Atatürkçülük, sağcılık, solculuk... derken ta dinciliğe kadar bir çok kelimenin , "içi boşaltılmış" lığından dem vuruluyor yazılarda. Çoğu kez, yazının gidişatından; yazarın kendi doğrularına çarpıcı bir vurgulama
Sevişme Sesi
“ben çocukken anne ve babamın sevişme seslerini dinleyerek uyurdum. Zamanla annem ve babam arasındaki sevgi bitti. Ondan sonra, onların kavga seslerini dinleyerek uyur oldum.”
Dumansız Bir Hava Sahası İstiyorum, Ya Siz?
.... Nerede o dumansız hava sahası? Ben hiç bir yerde artık hava sahası göremiyorum....
Maia ve Sokak Sakinleri
Maia... Güzel prenses... Işıl ışıl parlayan iri gözleri... Rus kızlarını kıskandıracak kadar güzel sütun bacakları... Ahhh... Hele o pembecik karnı... Taze dişi Maia!
Güzel kızım... Prenses kızım... Biraz daha olgunlaştığında, sokağın sevgilisi olmaya aday kızım!...
Bebecikken, boynumda, koynumda uyuttuğum kızım, bir de kızdırmasan şu
Her Mahallenin Birkaç Pub'ı Olmalı
Her mahallede birkaç Pub olmalı diyorum, her birine ayrı ad ayrı renk vererek...Dirsek dirseğe, omuz omuza oturuyoruz. Senin şiirin benimkine karışıyor, bir bardak çayın renginde !
Yalnızlık ve Aşk
Gerçekten de aşk eşittir yalnızlığa o da eşittir hayata. Evet hastalık çaresine eşit . Peki ama hangisi hastalık, hangisi çare?
Ben ve Ötekiye Dair...
Şu son günlerde her "ben"in , "öteki" ile ilgili bir açılımı var neredeyse. Bireylerin, grupların, kurumların, partilerin, sanatçıların... açılımları, yol haritaları savrulup duruyor medyada bir süreden beri. Düşünüyorum da; her bir açılım, orijinalliğinin yanında ne kadar tarafsız ? Ya da tamamiyle tarafsız olabilmek mümkün mü bu tür açılımlarda
Bir Serginin Ardındaki Duygu Seli
Tümünü ayakta alkışlıyorum; bu işe gönül koyanlarla beraber hepsine yüreğimden kocaman bir teşekkür buketi gönderiyorum.
Yalnızlık ve Varoluş
Tesadüfen geldik dünyaya, tesadüfen yaşıyoruz ve zamanı gelince öleceğiz. Var mı bunların yalnızlıktan başka bir çıkışı. Var mı varlığımızın yalnızlıktan başka bir değeri.
Hanımeli…
Her ne kadar bazı etkinlikler bizleri heyecanlandırsa da, Malatya eski Malatya değil.
Her ne kadar ilimize davet edilen hocalar, ilim adamları, bilim adamları hatta film adamları Malatya’ya methiyeler yağsa da Malatya (şimdilik) eski Malatya değil.
Temennimiz ve özlemimiz; Malatya’mızda çıkar ilişkilerin bir kenara bırakılıp
Herkesin Bir Pub'ı Olmalı
Milyonların yaşadığı şehirde günün yorgunluğunu nasıl atarsınız? Herkesin küçük, sevimli ya da alçakgönüllü bir yanıtı olacaktır şüphesiz. Ben diyorum ki biraz daha iletişime gereksinimimiz var. Arkadaşlar toplanıyor, gruplar toplanıyor, kulüpler toplanıy
Öğrencinin Kulağı Kapalı Olamaz
Son günlerde yaşanan türban tartışmalarında herkesin gözünden kaçan çok önemli bir detay bulunmaktadır. Türban veya eşarp boyundan mı bağlansın enseden mi bağlansın diye tartışanların ya da öğrencinin türbanla üniversiteye girmesiyle laiklik elden gidecek diye telaşlananların hiçbiri, öğrencinin kafasının değil KULAĞININ kapanmasıyla oluşacak tehlikeyi görememektedir
\_\_kıymetsiz Kadınlar\_\_\_
İmam-ı Rabbani’nin yazdığı kitapları incelerken birini alıp okumayı düşünüyordum.Hepsi okunasu başlıklarla albenisi
fazlayken biri vardı ki :illa da BENİ AL- BENİ AL ,diyordu
Kitabın adı ilgimi çekmişti…Kıymetsiz Yazılar….
Yanakların Sesizdi (Bülent Yalçınkaya)
Aralıyorum kısacık kestirdiğin saçlarını, usulca onların diplerine bakıyorum, diğer yana dönüyorsun gizemin saçlarında kalıyor.Yine aynı ciddi duruş var suratında sanki halen sokakta yürüyorsun.Korkusuzca ve bana uyurken bile güçlü bir gçrüntü veriyorsun.Hani benim korkularım sisin içinde bir çocuktu.
Kümeler
Son Eklenenler
-
01
-
02
-
03
-
04
-
05
-
06
-
07
-
08
-
09
-
10
-
11
-
12
-
13
-
14
-
15
-
16
-
17
-
18
-
19
-
20
KİTAP İZLERİ
Kaplanın Sırtında: İstibdat ve Hürriyet
Zülfü Livaneli