Erzurum Kitap Fuarı Açıldı!
Erzurum'da ilk defa açılan kitap fuarıyla ilgili bir tanıtım yazısı.
Erzurum'da ilk defa açılan kitap fuarıyla ilgili bir tanıtım yazısı.
Bir kapı aralığından bakıp gelsem çocukluğuma
Tanır mı beni gözlerimden ?
Derler ya ; kaybolursanız çocukların gözlerine bakın
Ama benim çocukluğum kayboldu
İçinde masum bakışlarım ve hayallerim de vardı
Dünyanın aksesuarları tabiat ananın sistematik gerçekleri
ama en önemlisi doğmak(varoluş) -yokoluş bu süreçte yapılacaklar bence kişiden kişiye değişir insanlar yüzeysel ve derin düşünenler diye iki gruptadırlar...
Emekli maaşını almaya iki gün kalmış emekli misali, derin düşüncelere dalmış bir haldeler.
Görünce, aklının çok uzaklarda olduğu izlenimine kapılabilirsiniz.
bedenin hastalansın ruhun hep dinç kalsın. Ruhun hastalanırsa. hayatın hep yarım
Babalar gününe sayılı günler kaldı
Şimdiden babanıza ne hediye alacağınızı düşünüyorsunuz
Delice, ağrılı ve huzursuz bir histi kaplayan etrafını.. Ruh beden içinde yer alıyorken, beden yeni bir heyecanı soludu. Güzel olan hiç değişmeyecek ve ayrışmayacak bir andan ibaretti. Ayrışamazdı çünkü bir bütün olarak çekici ve vurdumduymazdı..
Rüzgar ateşin içinde kayboldu belki de ateşi hızlandırdı. Yağmurun sesi yavaş
Bugünlerde özgürlüğe yaktım abayı. O kaçıyor ben kovalıyorum, ama nefesim yetmiyor yakalamaya...İnsan olmak bir sürü esaretin zincirini bilerek, isteyerek boynunda taşımak demek..Canım ne isterse yapabileceğim bir dünyayı düşlerken, gerçeğe uyanıyorum ve başlıyorum bu gerçek de nedir demeye..Gerçek şu ki; bir hayat var ve onu yaşıyoruz.. Akıllı olursak veli,
Geçmiş…
Açlık ve sefaletle mücadele eden Somali’nin İslamiyet’le tanışması Mekkeli müşriklerden kaçan Müslümanların Habeşistan’a göç etmesiyle başladı. İngiltere’nin sömürgesi haline geldikten sonra savaşlar, açlık, salgın hastalıklar ve çeşitli felaketlerle mücadele etmek zorunda kalan Somali halkı, 1984 te İngilizlerin kuzey Somali’yi, 1987 de İtalyanların güney Somali’yi işgal
Aristoteles in konuş ki seni göreyim fikirlerimizi suya sabuna dokunmadan söylemek yerine gerçekleri sivri bir dille anlatmak değerlidir. Ona uydur buna uydur dersek unuturuz düşünmeyi...
Çünkü biliyorsun ben herkes gibi değilim.Çünkü herkesin seni sevdiği bir dünya değil burası.
Görsel belleğin diri dünyasında yaşanmış ve yaşanması ümit edilenler arasındaki çekişme hiç bitmez. Öyle ki insanı alır sürükler zamanın sonsuz algısında. Kendini alamaz, zaman zaman kaptırırsın büyünün hoş ritmine. Dans eder gibidir tüm figürlerin hareketleri, yumuşak bir koşulsuzluk hüküm sürer.
Yaşamak nedir? Bu sorunun cevabını arayan birçok insan var. Hayatın anlamını ve amacını bulmak, kendini ve başkalarını sevmek, evrenin güzelliğine ve harikasına uyanmak ve evrensel bilince girmek isteyen insanlar. Bu denemede, Karsta öğretmenlik yapan İlbilgenin uyanış öyküsünü okuyacaksınız. İlbilge, hayatının rutin ve monoton olduğunu fark eder. Kendini bir
Ya da kesişme noktasında durduğunuz an o kadar kısa olacak ki belki onu fark etmeyeceksiniz bile. Sürekli olarak bir şeyleri kaçırdığınız ya da unuttuğunuz hissi yakanızı bırakmayacak. Aslında bunlar, sizin, kendinize kurmuş olduğunuz pusulardır.
Kadınlar kitap gibi dir, öyle sade sonunu okuyarak bütün kitabı anlayamasssın...