• ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
361
|
|
362
|
|
|
|
Güzel bir yaz günüydü... Ali Ýsmail iki can kardeþtiler... Ali Ýsmail'den iki yaþ büyük olduðu için her zaman kardeþinin koruyucusu idi... Ýkisi de uyanýk çocuklardý... Yokluk içinde büyümüþler ve bir iþte de çalýþmalarýna raðmen, zaman zaman ek iþler de yapýyorlardý...
|
|
363
|
|
|
|
Hem size ne caným benim iliþki durumumdan, iliþki benim iliþkim. Siz niye kendi kendinize gelin güvey oluyorsunuz ? Niye benim iliþki mi sorguluyorsunuz ki? Kim veriyor size bu hakký? Karýþtýnýz mý benim iliþkilerime, iliþkilerimin içine edersiniz diyeyim yani... Her iliþki de iyi iliþki deðil tabi ki iliþkiye bir kötü söz iliþti mi iliþki iliþki olmaktan sürat ile çýkýyor ve yüreðe bir þeyler iliþiyor. |
|
364
|
|
|
|
Birazýn üstünde çekingenim. Evet çekingenim. Pizzacýya telefon edip eve pizza bile söyleyemiyorum. En son bi kýzla 3 ay önce konuþtum, o da yanlýþlýkla ayaðýna bastýðým için özür dilemekten ibaretti. Anamýn kucaðýnda büyüdüysem ne olmuþ, insanlarla iletiþim kuramýyorsam ne olmuþ, özgüvenim yoksa ne olmuþ, biraz çekingenim diye yaþarken ölmem mi gerek yani. . |
|
365
|
|
|
|
Gecenin bir yarýsý Edebiyat Siteleri’ ni tararken birkaç þiir gönlüme su serpti. Hüzün yerini yaþama sevincine býraktý. Beni çocukluk anýlarýma götürdü... |
|
366
|
|
|
|
Ortalýðý yine sessizlik kaplamýþtý. Süleyman’ýn amcalarý ve halalarý baþlarýný eðdiler bir süreliðine. Çünkü onca kýz isteme hatýralarý olan bu kiþiler, sanýrým böyle bir soruyla ilk defa karþý karþýya kalýyorlardý. Geldiðimiz zamandan beri sessizliðini koruyan Süleyman kontrataða geçerek söze baþladý. |
|
367
|
|
|
|
Selami Aðabey deðiþik bir insan. Daha öncesinde astsubay imiþ, her ne olmuþsa ordu ile iliþiðini kesmiþler. Sorsan da ordudan neden ayrýldýðýný bir türlü anlatmaz. Fazla üstüne gittiniz mi de fýrçayý yersiniz. ''Ben o defteri yýllar önce kapattým açtýrma kutuyu söyletme kötüyü.'' der.
|
|
368
|
|
|
|
Ali amca duyduklarý karþýsýnda þüpheye düþtü. Aþaðýya indi baktý; bir þey anlayamadý. Okuldan çýkan baþka çocuklara baktýrdý; okuttu. Sonuç deðiþmiyordu: Fýsýk da fýsýk. |
|
369
|
|
|
|
Gerçek yaþanmýþ bir hikayedir. |
|
370
|
|
|
|
- Arkadaþlaaaaaar bizler arabalarý belki hýzlý kullanýyoruz, zaman zaman makas atýyoruz þehir trafiðinde, atmayalým mý? Makas atma hakkýmýzý kimseler elimizden alamaz. Yanýmýzda belki kýz arkadaþýmýz var o zaman, beðendirmeyelim mi kendimizi o fýstýklara? Arada kaza da oluyor, olmuyor deðil, ne yapalým? Adam arabanýn hýz göstergesine 240 km ibaresini koymuþ, koymuþ mu koymuþ. Þimdi biz o sürate çýkmasak arabayý üretenler ne der? Vallahi tefe koyarlar bizi de ... |
|
371
|
|
|
|
Doktorum, normal doðuma beni ikna etmeye çalýþýrken, aklýmdan tek geçen düþünce, tuvalet penceresinden eve sokulmaya çalýþýlan piyano görüntüsüydü. O küçücük yerden nasýl hasarsýz, ziyansýz geçer piyano, aklým almýyor. O durumda piyano , pencereden daha kýymetli olduðu için, zarar gelmesin diye kýrýverecekler pencereyi hafiften. Ama o benim pencerem ve kýrdýrmak istemiyorum. |
|
372
|
|
|
|
Gomserim, bu dört kafiri satanik eylem yaparken yakaladýk... |
|
373
|
|
|
|
Ne desem bir çözüm yolu buluyor. Bende bahane bitti, onda çare tükenmedi. |
|
374
|
|
|
|
"Ana." demiþ ablam gülerek "Gözlüðünün bir camý yerinde yok. Düþmüþ galiba." |
|
375
|
|
|
|
- Sayýn çekirdek severler, bu gün yapacaðýmýz çekirdek çitleme turnuvasýna hepiniz hoþ geldiniz...
Þak þak þak þak þak þak þak þak þak þak þak þak þak ve de þakþak... Alkýþlar kýsa sürer ve tekrar baþkandadýr söz...
Baþkan devam eder alkýþlardan sonra...
- Ýlk defa düzenlediðimiz çekirdek çitleme turnuvamýzda yarýþmacýlar kabak çekirdeði ve ay çekirdeði kategorilerinde ayrý ayrý yarýþacaklardýr. Ayrýca isteyen yarýþmacýlarýmýz her iki kategoride de yarýþma haklarýna sahiptirler.. |
|
376
|
|
|
|
Sekiz on arkadaþ, belki de on beþ var mýydýk bilemiyorum, eski dostluðumuzu arkadaþlýðýmýzý kutlamak için bir tavernaya gitmiþtik... Günlerden sýcak bir haziran akþamý... Oturduk masalarýmýza ufak ufak da demleneceðiz tabi... Müzik baþlamýþ, piyanist þantör arkadaþ eski hafif müzik parçalarýndan dem vuruyor, biz de bildiðimiz kadarý ile arkadaþa eþlik ediyoruz, kimi ellerimiz ile tempo tutuyoruz. Daha o zaman böyle kapalý yerlerde sigara yasaðý da henüz baþlamamýþ. Arkadaþlar hem rakýlarýndan biralarýndan fýrt çekiyor, hem sigaralarýndan... Bana da tutuyorlar sigara ''Ýsmail ne olur yak bir tane sen de.'' diye, ben býrakalý yýllar olmuþ, þiddet ile ret ediyorum tabi, ben onu bir daha aðzýma alýr mýyým? |
|
377
|
|
|
|
Meslek ayakkabýcýlýk olunca, eþ, dost, arkadaþ, akraba, arkadaþýn arkadaþý, dostun dostu çevresi de haliyle bayaðý geniþ. Toplasan bir bölük, bir tabur hatta alay bile olurlar... Eeee o kadar popülaritemizde olsun artýk caným. Kýskanmayýn siz de... Sizin de vardýr bir dolu akrabanýz, eþiniz dostunuz... Ben size bir þey diyor muyum? |
|
378
|
|
|
|
]Ýki bin iki yüz yetmiþ altý yýlýna gelinmiþ ve Türkiye'nin nüfusu iki yüz on dört milyon kiþiye yaklaþmaktaydý. Baþkent Ankara on altý milyona, diðer büyükþehir Ýstanbul otuz üç milyona yaklaþan nüfuslarý ile dünyanýn sayýlý þehirleri arasýnda ki yerlerini almýþlardý. Gökdelenler büyük þehirlerde iki yüz elli üç yüz katlara doðru yol alýyordu. On ikinci Boðaz köprüsü daha yeni bitmiþ ve hizmete açýlmýþtý. Ýstanbul'da ve Ankara'da uygulanan tek plaka ve çift plaka uygulamasý yüzlerce yýldýr sürüyordu... |
|
379
|
|
|
|
entellektüel dozu bir hayli yüksek bu sohbete kulak misafiri olurken, sinemanýn, sanatýn ne kadar gerisinde olduðunuzu acýyla farkedeceksiniz... |
|
380
|
|
|
|
Küçük bir ilçede yaþýyoruz ya, belediye hoparlöründen yapýlan duyuru, doðal olarak herkesin ilgisini çekti. Gönüllerde yatan aslanlarýn çoðu, kuyruklarýný bir ters yüz edip havalandýrdýlar
|
|