• İzEdebiyat > Deneme > Yaşam |
1281
|
|
|
|
Mutsuz insan manzarası var hayatın, mutlu kalbinden dolayı. Her sabah, rüyalar diyarı kapıları kapanınca, göğsünün ortasına saplanan hançerdir hayat; Aşk yüreğinden dolayı. Her gün, savaşın en acımasızında kendinde kalmak için çarpışır, ölüp dirilir benliğin, sadece Aşk için. |
|
1282
|
|
1283
|
|
|
|
Hayatımın henüz başında, yazı hayatına adım atmaya karar verdiğim gün, bugün. "Hayat", ne garip değil mi ? |
|
1284
|
|
|
|
Ne zaman kış ve kar ile ilgili bir yazı yahut şiir görüp okusam, aklıma hep tedbir almak gelir istemsiz… Kış gelince insanlar tedbir alırlar yollarda, hanelerde, iş yerlerinde! Kar yağınca araçlar kaymasın diye zincir takarlar sürücüler! Yanlarında takoz ve çekme halatı bulundururlar…
|
|
1285
|
|
|
|
Önyargılarından kurtul insan
Kalbinde merhamete yer aç
Ruhunu zenginleştirmek senin elinde
Zihnini fukaralıktan kurtar! |
|
1286
|
|
|
|
Ben güneşin altında yaşananların çiğ gerçekliğini karanlığın illüzyonlarına tercih ederim. Gece günah tadında, şehvet kıvamında bir şeydir. Karanlık saatler hırsızlara arkadaşlık eder. Katilleri ve fahişeleri, ihaneti ve cinneti gizler. Gece hain bir pusu |
|
1287
|
|
|
|
Masalını almak elinden bir çocuğun, düşlerini çalmak, masal anlatacak annesini almak elinden bir bombardımanda ya da hayallerinin peşinde koşarken sokakta gelip bulmak onu belki bir şarapnel parçası belki bir kurşunla… Büyüklerin dünyasında yaşanırdı tüm bunlar, masallara inanmayan büyüklerin dünyasında… |
|
1288
|
|
|
|
Ben galiba onun ölümsüz olduğunu düşünüyordum.
Anadolu'yu bu kadar seven, Troya için sağlığını ve tüm yaşamını, hatta akademik kariyerini bile ortaya koyan bu adam ölmezdi canım. Ölemezdi. YOK!
|
|
1289
|
|
|
|
Yalnızlığımı paylaşacak birilerini ararken, kalabalıklar arasında yapayalnızım. |
|
1290
|
|
|
|
Ölümlerini yakıştıramadıklarım, birer birer çıktığında hayatımdan; ne bırakılan boşlukları doldurabildim ne de o boşlukları birileri... |
|
1291
|
|
|
|
Bir başkasını yargılama, karşısındakinden daha üstün özelliklere sahip bulunulduğu vehmiyle yapılır. Aslında kimse kendini bir yere oturtmadan yargılamaya başlayamaz. Eleştirebilmek, insanın kendini beğenmesini gerektirir. Oysa bize ısrarla mütevazı olmamız ve herkese değer vermemiz tavsiye edilir.
|
|
1292
|
|
1293
|
|
|
|
Kolay mıydı "Babanız ne iş yapar?" sorusuna cevap verebilmek... |
|
1294
|
|
|
|
Hayat hem acı hem de zevkli. Doğmak acı, yaşamak acı, ölmek acı (kim bilir belki de zevkli)…
|
|
1295
|
|
|
|
Artık, okuldaki hocalarımızı kötü not verip sınıfta bıraktığı için,
Taksi şoförünü, fazladan para aldığı için,
Manavı, araya çürük meyve koyduğu için,
Hükümeti ‘akıl almaz tavizlere dayalı politikası’ için
Şikayet edemiyoruz.
Ah! Ne güzel |
|
1296
|
|
|
|
Kendi yaşamının sahibi olamıyorsan birisi elbet sahiplenir ve sana tüketilmesi gereken dakikalar bırakır. |
|
1297
|
|
|
|
Öyle bir zaman gelir ki insan kendine bile veda edebimeli. |
|
1298
|
|
|
|
Evlerin çatısına biriken kar yığınlarına şöyle muzipçe bakınsanız, sanki dondurma külahıdır hepsi. Hepsinin üstünde de üç top hâlis Maraş dondurması. Maraş dondurması dedim de... |
|
1299
|
|
1300
|
|
|
|
Kendime yazacakken, sana kurulmuş cümleler yazıldı bu kez. Sayıklarken gece olmuş, bense hala seninleyim, yazıyorum.. |
|