Kalplerinizde Nefrete Yer Vermeyin
nefret, insanoğlunun vicdan yoksunluğuna sürüklenmesine ve kalplerin taşlaşmasına sebep olarak gösterilmektedir.
"“Yazarlık, kahvenin bitmeyen döngüsü ve saçların sinir krizine girmeden önceki son sınavdır.” – Franz Kafka"
"“Yazarlık, kahvenin bitmeyen döngüsü ve saçların sinir krizine girmeden önceki son sınavdır.” – Franz Kafka"
nefret, insanoğlunun vicdan yoksunluğuna sürüklenmesine ve kalplerin taşlaşmasına sebep olarak gösterilmektedir.
fikir ayrılıkları, insan yaşamında belli bölünmelerin başında gelen sebeplerden bir tanesi olarak gösterilmektedir.
insanoğlu, üzerinde nefes almakta olduğu hayattaki beklentilerinin karşılanmadığını düşünerek neleri görmezden geliyor?
Ben hep kendimce, kendi bildiğim salt yolda ilerledim Bu yolda haklı çıktım mı? Çıktım. Yine haksız çıkıp bu yolda bedeller ödedim mi? Ödedim. Sor bana pişman mıyım? Değilim tabi ki Niye? Ben öyle istedim, yaşadım, hissettim ve öğrendim.
13 kişilik mülteci bir ailenin Fatihte yaşadığı 55 metrekare yarı bodrum; küflü, nemli bir dairenin içi gibi kafam
Farklı bakıp farkı görmeye çalışmak lazım. Belki kalp gözyaşlarında boğulur yine de hayat denen bilmecede umudu görmek var.
Bu ülkede, ne zaman bir erkek ile bir hanım, biraz ileri düzeyde arkadaşlık etmeye başlasa, ikinci dereceden ne kadar akraba, eş, dost ve arkadaş varsa, hemen hepsi büyük bir yaygara koparır. Hatta olayla ilgili, ilgisiz, herkes işin içine karışır ve sanki kıyamet kopmuşçasına bir telaş ve panik içerisinde,
Bir
Gerçeklerden sıyrılıp hayallerde yaşamak mı, yoksa gerçekleri kabullenip hayallere hapsolmak mı? Bu soru uzun süre kafasını karıştırıyordu. Aslında bu soru aklından geçen yüzlerce sorudan birisiydi sadece. Fakat insanı nasıl da can evinden vuruyordu. Nasıl da Leylayı gözbebeklerinden kıskıvrak yakalıyor, müthiş sancılarla bir boşluğa savuruyordu.
Karaciğeri kargalar tarafından dahi yenilmeli ama gün sonunda zincirlerini dahi koparıp benliğini kabullenmeli
Sahip olduğunuz en güzel enstrüman sözcüklerinizdir.
Sessiz kalmayı bilebilmek hımmm lara ihtiyaç duymamak,
Göğüs kafesinden güçlü ve derinden konuşabilmek,
Ses tonunun bahsettiğiniz işe uygunluğu,
CV'ler her zaman doğru, yalansız ve abartısız olmak zorundadır... Olmadığınız, başaramadığınız özellikleri yazarsanız öz geçmişinize, bir gün gelir gerçek anlaşılırsa, mahcup olursunuz mutlaka... İngilizceyi çok iyi, bir İngiliz ile her konuyu konuşacak kadar değilde, lise de öğrendiğiniz kadar biliyorsanız, öz geçmişinize, İngilizceyi iyi derecede biliyorum yazmamalısınız...
Bir Carrefour hatırası tadında... Fakat çok daha fazlası var baktığında...
Ruhunuzda fırtınalar koparken, o gecenin sessizliği az da olsa huzur verir insanın ruhunun derinliklerine... Hele bir de ince ince tatlı bir müzik, alır sizi götürür kim bilir nerelere... Ay dolunay olmuş ya da hilal, ne fark eder? Işığını salıyor ya hem dünyaya hem de ruhumuza...