Parça bütünde tamamlanýrken, bütün de parça ile tam olur. Yani parça ve bütün birlikte tümselendir. Bütünün görünüþüyle parça bütünde tamlaþýr.

Bütün tamlayan, parça; tamlaþandýr. Bütün ve parça birlikte olan ile birlikte giden olmakla (eylem de bilinç veya bilinç te eylem olmakla) birbirinin tümlecidirler.

Parça ayný anda çok türlü Planck zamanlar olmakla bütünde bu arazlar kaybolan bir denge durumdadýrlar.

Bunlar birlikte olanla birlikte giden özdeðin çok türlü belirsizle olan durumlarýný anlaðýn belirsiz olaný ölçme biçme yapan ve belirme olan bir süreduruma çöktürmesidir.

Artýk belirlenmiþ olan çöktürme süredurum, eylem düþünce; düþünce-eylem gibi baðýntýlarýndan kopartýlmakla karþýtý ile anlaða anlam ve atýf olur. Karar verme olur. Yeðleme veya tercih olur vs.

Çoklu dalgalanma olan iniþ çýkýþ salýnýmlý nüksediþ, ölçülen biçilen eylemlikle özdeðin bir tek durumu olan parçacýða çöktürülür. Parçacýklar da zihinsel olarak çoklu baðýntýlarýndan sýyrýlýr.

Özdek olabildikçe yalýn edilen ölçme biçmeyi veren parçacýk boyutlara indirgenir (çöktürülür). Tanecik anlak zamanýn biçimlenmesi olan düþünce imgeye dönüþen tasarlama olmuþtur.

Buradaki sihir veya mucize yalýtýlmýþlýðýmýzýn durumu çarpýtmasýdýr. Yalýtýlmýþ bedenler çoklu durum ile olan özdeði, kendi seleksiyonuyla özdeksel gerçekliði, kendi yalýn durumuna çöktürüp belirler.

Özdek, yalýtýmlý bencilliðin ölçme deðerlendirmesine göre belirlenmekle yalýtýmlý bencilliðin seçme ayýklama yapmasýna göre kýsýtlanýr. Sýnýrlanýr. Mantýðýmýzýn ölçüsüne dönüþür.

Mantýðýn ölçme deðerlendirme yapmasý içinde özdeksel gerçeklik veya üst üste çoklu durumlar anlaðýmýzýn bencilliðe göre olan yalýn hal içinde bunlarý zýt durumlarla anlamasýdýr.

Beynin düþünmesindeki ölçü bencilliðe göre olan yarar ölçüsüdür. Bu ölçü sosyal insanla, üreten insanýn insanlaþmasýyla yarar ölçüsü olan bencilliðe doðru yönelen sürece üreten iliþki bakýþlý yeni ve öznel bir bakýþým getirmekle sürece çoklu bir bakýþ yansýmasý katmýþtý.

Ýnsanlaþma yalýtýlmýþ totem yapýlarý ittifaka eriþtirmekle ortaya konan yeni ve melezi sosyo kültürelce entegre üretim sürecin adýydý. Yalýn, etnik ve birbirini dýþlayan izole totem yapýlarý bir arada giriþtiren biyo kültürel karýþýmý veren ittifaklý üreten yapýdaki melez olan her bir kiþi de insandý.

Kendi totemi etnik adýyla çaðrýlýp, anýlýp, zikredilmek yerine totem yapýlar kýrmasý ya da melezi olan kiþiler; artýk ittifak içinde insan diye anýlýp, çaðrýlýp, zikrediliyordu. Bu zikrediþ denen anýlmanýn tutkalý, bu anýlmanýn bað enerjisi bunun im, imge, imleçti sanal düþünce baðýntýsý neydi?

Kuþkusuz ki her biri bir totem meslek olan bu baðýntý üreten iliþkiydi. Üreten iliþkilerin dýþa açýlacak olan takas yapýcý bütünleþmiþ (entegreni) bað yönelimleri olmasaydý, ne insanlýk ne insan ne de insanilik olasýydý.

Bu öznel bakýþým içinde insanlaþan insanýn, insaniliði ile bencilliði salt yarar ölçüsü olmaktan çýkacak çevresel, evrensel oluþuyla belirlenen insan, bir yücelim ile insan ötesi duruma dönüþecekti.

Demek ki insan da yakýndan uzaða doðru evrenselliði (bütünleþme düþüncesini eksiði, kendi arayýþýný) ortaya koymakla, insan ötesinin belirmesini veren bað baðýntýydý. Totemi sosyal bilinç, yalýtýlmýþ öze denk düþen; dýþtan, dýþ sal oluþla bencilliðe göre seçme ayýklama (seleksiyon) yapýlan im düþünceydi.

Öze göre ama dýþsal olan totem düþünce giriþmeli devinimin ortaya koyduðu birim zaman kazançlarý üreten iliþki olmakla totem meslekti. Totem meslek olmakla üreten iliþkilerden yansýyan takas belirmesi dýþa açýlmaydý.

Dýþa açýlma demek ittifak etmekti. Ýttifak etmek, biyo-kültürel ve üreten iliþkiler entegrasyonuydu. Bütünleþen kümülatif yapýlý (birikme artýmlý toplam yapýlý) süreç eylemin ortak öznesi insanlýktý.
Totemi ayrýlýklar düþmanlýklar, totemi hayatta kalma baðýntýsý; insan olmakla, insanlýk kolektif öznede birleþiyordu.

Bu mucizeyi veren baðýntý üreten iliþki ve üreten iliþkinin olduðu yerde kalmayýp üreten iliþkiler takasýna dönüþen ürünler takasýydý. Totem düþünce ayrýþtýrmasýna karþý bu entergrasyonu vermenin imleci üreten insanlýk düþüncesiydi.

Ýnsanlýðý, Ýnsaný veren ittifaklý üreten insanlýk ile her bir fail ve melez özne de insandý. Ýnsan bileþendi insanlýk bileþilendi, ittifak edilendi. Bileþen, insanýn üreten emek hareketiydi. Melezlik bileþen insanýn (kolektif totem gruplarýn)) üretim hareketlerinin sonucuydu.

Üreten bir baðlaç, üreten baðýntýlý imleyen düþünce olmasaydý; melezlik, insanlýk ve entegre ittifaklar olanaksýzdý. Totem düþünce geliþen, geliþkin, kolektif birim zamanlý kaliteli bir avcý toplayýcý kolektif yaþamýn adýmýný atmýþtý.

Bunca baþarýsýna karþý totem düþünce, özünü kendisini yaþamýný kültürünü (müktesebatýný) korumak için ister istemez dýþa kapalý yalýtýlmýþlýk içinde, dýþtaki totem yapýlarý düþmanlaþtýrýcý, ayrýþtýrýcý bir yapýydý.

Her zýtlýk kendisiyle beliren yeni baðýntýlarla aþýlýr. Ayrýþtýran totem düþmanlýk, totem yapý içinde üreten iliþki belirmesiyle ittifaklara ve insanlýk eylemli özne ile insan diye çaðrýlma ittifaký ile aþýldý.

Ne yazýk ki insan diye çaðrýlan ittifak; efendi köle ayrýþmasý içinde efendinin mülk sahipliðine El Malik El Mülk olmasýna inanan-inanmayan; inançlý-inançsýz; mümin-mümin olmayan diye yenden düþmanlaþmanýn çatýþmaydý.

Fakat bu düþmanlýk, bu ayrýþma entegre bir üretim hareketi içinde üretmeyi bilen, üreteni sahiplik üzerinde sömüren çatýþmasýydý. Oysa totemi ayrýþma üretmeyi bilmiyordu.

Dahasý totemi ayrýþtýrma günlük barýnma merkezlerinden uzaklaþýp barýnma üssü olan geride kalanýna ulaþýlabilir bir bölge büyüklüðü içinde olmaydý. Bölge; barýnma, beslenme yapan kaynak zenginliðinin kiþi sayýsýný sýnýrladýðý bir nüfus niceliði çevresinde artýp eksilen dalgalanmayla beliren zorunluluktu.

Totemi yapý ve ayrýþtýran totemi yapý nüfusunun aitlik dalgalanmasý doðanýn baskýsý altýnda, doðaya karþý güç birliði yapan avcý toplayýcý kiþiler entegrasyonunu ayrýþtýran nüfus olarak belirmesinde yaþam garantisi ortaya koymanýn ayrýþtýrmasýydý. Sömürü deðildi.

Ýnsanlýk; totem yapýnýn, üreten insanýyla, üreten iliþkilere dek üreten iliþkiler uzantýsý olan deneycilik ve bilimsellik te kiþi olarak çaðrýlan insanýn; insaniliðinin belirmesi olan kesikli sürekliliði ortaya koymakla; üreten bilimsel oluþla entegre insan da insanlýk içinde insan ötesini vermenin belirmesiydi.

Temelde insan; ittifaka katýlan üreten iliþki gücünü yansýyan totem güçtü. Birleþen üreten iliþkiler totem soyutlamayla deðil üreten soyutlamanýn insanlýk baðlacýyla ittifak ediyorlardý.

Ýttifak içinde gelecek olan fail özne olan melez insan yaratýlýyordu. O dönemde yaratma demek yoktan var etme demek hiç deðildi. Böyle bir þey bilinip, söylenmiyordu. Yaratma; ad verip veya isim verip ittifaklý olmakla ittifak dýþýna göre ittifak etmeyene göre ittifaklý olmakla ayrýþma demekti.

Ýttifak dýþý kimdi? Üretemeyen barbarlardý. Veya baþka ittifaký yapanlardý. Þu halde her ittifak kendisini insan olarak tanýmlarken henüz o aþamada baþka ittifaký insan olarak tanýmlamýyordu.

Üreten iliþki içinde ilahlar her bir meleze de insan diye sesleniyordu. Totem yapý üreten en temel kolektif birim güç olmakla, totem yapýnýn nüfusuydu. Bu nüfus ittifaka geliþ yönüne göre ilah ya da ilahlardý.

Saðýn ilahlarý, solun ilahlarýydý. Yukarýnýn göðün ilahlarý, aþaðýnýn yerin ilahlarýydý. Veya doðunun ilahý, batýnýn ilahlarýydý. Kuzeyin ilahlarý güneyin ilahýydý vs. Ýlahlar ittifak kültü merkezine kendi yönlerinde girmekle, kült merkezlerinin ittifaka katýlan totem grup sayýsý kadar kapýsý vardý.

Baþlangýçta en az iki grup ittifakýyla kült merkezine giren iki kapý vardý. Saðýn kapýsý solun kapýsý olan yönlerdi. Veya kuzey kapýsý güney kapýsý o ilahlarýn o grubun kült merkezine girip oturum alanlarýnda kendi yönlerine göre oturma düzeni olmakla, gruplar saðýn ilahý, solun ilahýydý. Güneyin ilahý kuzeyin ilahýydý. Aþaðý yerin, yukarý yer göðün ilahýydý.

Bütünsel ölçekli belirsizle olan imge yansýmalý düþünce dalgalanmasý, çevresel giriþmelerle daha da sýnýrlanýp yeni giriþme gerilme boyutlarýyla, geleceðe doðru giriþim yapan akýþ oluþtu.

Parçacýk öncesi evrendeki eylemlik yasalarýný bilmediðimizden o evrende bize göre akýþ ve zaman yoktu. Bu nedenle o döneme ironi bir tekillik diyoruz.

Oysa parçacýklar o evrenden hapsolaný kuantuma dek Planck zamanla makro dünyaya doðru aktardý. Makro dünyada çok daha sýnýrlanan ayný anlý çoklu özellikler kuantum dünyaya göre makro dünyada yasalarý farklýlaþtý.

Makro dünyadaki devimleriyle ölçme biçilmeleriyle patlama öncesinin kuplajýný, kýrpýlan kuantum kuplajýný makro dünyada giriþen eksik eylemlilik; geleceði ortaya koyup, geleceðe akýyordu.

Bu Parçalar dünyasýnýn entegreler makro evrendeki çevresel etkili giriþmeleriyle yeni bir akýl, yeni bir düþünceye evrimdi. Artýk makro dünyada þeyler evrimseldi, öznellik evrimseldi. Evrim bir yasaydý.

Bilinç tarihseldi. Bütünden kopup, bütünden ayrýlmakla bütünü durumu hayal eden, bütünün görüntü kýlýnaný olmakla bütüne imlenen, bütünü tasarlayan bir sanal eylem imgedir. Eylem imge bu tür sanal diyagrama göre bütünü parçalar. baðýntýlarýndan koparýp ölçülebilir. Sanal diyagrama göre ölçülen artý eksi verir. Eylem imge; belirleyen, belirlenendir.