..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bütün sanatlarda insanı şaşırtan bir yan vardır. -Alain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




13 Mart 2020
Mantığını Oluşma 5  
Bayram Kaya
Yaşam ölü (yok) yanda var olup, diri yandan ölüyordu. Bir kuantum durum diğer üslü kuantum eyleme göre yok, zıt yan, biri varken diğerini yok sayan yan olmakla süreç eylemli ve dönüşlüydü.


:IGF:
Yaşam ölü (yok) yanda var olup, diri yandan ölüyordu. Bir kuantum durum diğer üslü kuantum eyleme göre yok, zıt yan, biri varken diğerini yok sayan yan olmakla süreç eylemli ve dönüşlüydü.

Diri yan ölçülür var oluşla ölü yan belirsizle varlıktır. Ölü (yok) yan boşluk eylemi, oyuk hareketi bırakılan çekimlik ise, çekim ve çekilme parçalanma öncesi tekil oluş durumunun oyuk ve parçacık hareketine belirsizle kuplaj olan hologramdı.

Her iki eyleme girişme veren kuplaj bağıntısıydı. Diri yan sürecin bu bağıntısıyla çekileni yani tamam olanın hayaletimsi belirenlerini, tamlayanıydı. Bu nedenle tekillik yansıması düşünme, hayal, aşkın ve sürükleyendi.

Parça oyuk hareketi girişme bağıntısı tekillik değildi tekilliğe öykünen tekillikle sürüklenen imgeydi (sanal eylemlikti), şema, pazıl parçalarının bileşmesi gibi güdenleydi.

Ne olursa olsun girişen birleşen hiçbir zaman tekil durum bağlarla değildi. Eksiği tamamlamayla kararlı olma, eksikliğiyle kararsız olup akışın üst üste durumlarıyla durumsaldı. Bozunandı.

Tekildi durumla parçalanan tekilliğin resmi parçaya kuplaj etkiydi. Parçadaki bindirişle olan tekilliğe ait bilgiyi belirsizle etkin yapıyordu. Parça oyuk bu belirsizle, bağıntı ve bin bir tür devimle kararsız kararlı olmanın süreciydi.

Belirsizle oluş; üst üste kuantum durumlarla aynı anda olanın, makro inşa sınırlaması içinde olan aklın, akla düzenleniş olan mantığın, seçmezliği içinde olan durumlarıyla süredurumun durumsal olmasıdır.

Patlama öncesinin izleği oluşla parça oyuk ve bağıntın girişmede imajı olan; tekildi resim görselli olan imaj; eylemli olanlar da aşkınlaydı. Adeta art alan ışımasıyla pazıl bileşenli bindirişti. Modülasyondu. Kararsızla karardı. Bu durumlar içinde beliren olmamaya yatkındı, olmamak ta olmaya, yatkın oluştu.

Kararsızla karar; eksik yan ile etkiye açık bileşen durumlarla kararlı (dengedeki valans bant dengeleri ile seviye ile) olamayanın diğer durumla, geçici olan süper durumlara sıçrar değerde polar bağlarıyla etkin oluştu. Parçalanma olmayınca bunları; eylemi bağıntı sal bütünü, kopyalanışı, akışı, akış etkiyi vs. durumla durumsal oluşları bilmeyiz.

Özdek kuantum durumlu dalga (oyuk) ve parça hareketleri olmakla; parçanın oyuğu, oyuğun da parça bilgisini taşıyan bir bilinci patlama öncesi bağıntı hal görsele bindirişler kuantumuyla olmasıydı. Parça; kuantum durumlarla bileşici hem tamlayan hem tamlaşan görseli imajlaydı.

Eksikliği tama eremeyen, kesikli sürekliydi. Bileşme dengeydi. O dengeyle yeni dengesizlikti. Kırmızı kalem dendiğinde; kırmızı tamlayan, kalem tamlanandır. Yani kalem kırmızı ile tamlanıyorsa, kalemin rengi nedir? Düşünmesini veren soruya karşılık, renk kaleme bağıntı olmakla eşleşen var olmadır.

Kalem, kendisi ile kırmızı rengi görünür, ölçülür, kırmızıyı üzerinde değerlendirme yapılır bir çöktürme kılar. Bunlar kuantum süredurumlar karşısında bizim sınırlılığımızdan kaynaklanan yeni bir parçalı durumlar silsilesidir.

Kalem, birçok kuantum belirmelerini yitiren ağırlaştırılmış; adeta durgunlaşmış som eylemiyle olan süredurumdur. Renk kalemde kuantum bir ıradır. Oyuk düşülmenin parça düşmenin eyle iken salınımlar kaçınılmazdır.

Salınan süreç ısı, ışık, enerji, renk, dalga vs. biçimle niceliler verilen ölçme ve niceli devimlere göre tanımlamalardır. Kuantum dünyayı bin bir hal evreni olarak düşünemez isek anlamada zorluk çekeriz.

Çamura düşen bilyeyi çamurun kapmasını düşünün. Oyuk çamura kinayeyse bilye parçacık olmakla kapılan, tuzaklanan, düşen vs. girişmeler evrenidir.

Düşme, yuvarlanma durumlu çoklu dünya gerçeği makro düzeyde kimi kuantum özellikleri yitirir. Üst üste duruma beliremeyen eylemi ağırlaşmış, yavaşlamış filim karesi gibi çamura çökme hamurun kapması gibi adeta duruğun eyleme dönüşür.

Çamur veya hamura kapılan bin bir tür eylemin hareketleri yavaşlayıp kısıtlanır. Eylem kısıtlı belirme ile masif görünüştür. Ağırlaştırılmış eylemde kimi kuantum özellikler belirir. Oyuk, çamur, yamru yumru alan da kalem olan nesne parçacıkla bağıntı olmakla vardır.

Evreni varlık (belirsizce olan üst üste durumlar) doldurmadıkça; evrenin çukur veya boşluğu ya da yamru yumru çamur gibi etki veren oyuk alanlarla olması beliremez. Yani çukuru su doldurmadıkça çukurluk beliremez. Çukurun zıddı tümsek ise su da çukurun tümseleni olmakla, çukurun içerileni olmasıyla tümselen; tümselen de düzeyi seviyeyi çukuru, çukurluğu belirleyen seviyeden eksikliktir.

Çukur su ile ölçme değerlendirme yapılan hacim ve oylumdur. Evren varlık ve var oluşla oylumdur. Kaleme rengini veren salınımı veya kaleme rengini veren oyuk alanı kaleme ilişkin soruya verilen cevap kırmızı ise; bu kez de ıra olan renk veya kırmızı, makro dünya yavaşlığında kalemle belirmeye muhtaçtır.

Yani renk; kalemle tamlanan, kaleme ait tamlaşan oluyordu. Yani tamlayan, diğer üst üste yanı ile tamlanıyordu. Eski mantık kalıplarını kırmadan, yeni mantıkla olmadan konu anlaşılır değildir.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölçü 2
Ölçü 1
Ölçü 4
Hemcinslerin Tarihi 11
Hemcinslerin Tarihi 14
Hemcinslerin Tarihi 4
Ölçü 3
Hemcinslerin Tarihi 6
Hemcinslerin Tarihi 12
Hemcinslerin Tarihi 13

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bildin mi? III [Şiir]
Ayrılık Nedir? [Şiir]
Bildin mi? [Şiir]
Bildin mi? II [Şiir]
Bülbülü Öldürmek [Şiir]
Hata Yapmak [Şiir]
Asuman [Şiir]
Ne Devletsun Ne Devletlu [Şiir]
Köle 2 [Şiir]
İçimizdeki Yabancı [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Emekli eğitimci. 1950 Mucur / Kırşehir doğumlu.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.