Üç boyutlu bir yüzeyin üç ayırtı birbirine eşit olan bir a sayısıysa; hacim (a. a. a) olur. Yani hacim a3 olan bir değerdir. Kapalı yüzey gerilimlerine karşı iç oylum gerilmesiydi. Yüzeyler gerilimi hacim gibi bir iç gerilimle zorlanıp genleşiyordu. Yani yüzeyin alan gerilimleri a2 iken iç oylum gerilimi a3 tür.

Böyle olunca iç oylum olan hacim, dış yüzeyi oranında küp farkı kadar fazla bir gerilimle dış yüzeyi gerer. Dış yüzey iki yönlü “yön ve hız farkı” olan vektör gerilmesi hacim gerilmesiyle yüzeyi yırtar, böler.

Yüzeyin parça kısımlarını oluşan en ve boy bir etkileşimdir. Bu etkileşim en ve boy arasında yüzey gerilmesi ile belirlidir. Belirlilik bir ölçme değerlendirme olup belirlenmedirler. En boy etkileşimle alan gerilimi iki kat artarken, en, boy, yükseklik etkileşimli hacim gerilmesi üç kat artıyordu.

Yani bir ayırtı a = 3 birim olan kare bir yüzey üzerinde alan gerilim etkileşimi a. a = 3. 3 = 9 birim alan gerilmesidir. Hacim gerilimi ise a. a. a = 3. 3. 3 = 27 birim hacim gerilmedir. Yani [ a2 / a3 ] = [9/ 27 ] = 0,333… fark gerilimle yüzey alanı yırtılır parçalı bölünmeler oluşur.

Alan ve hacim farklı ölçü birimleridirler. Gerilme yüzeyleri olarak alan ve hacim birbirine eşit olamaz. İki boyutlu etkileşim ile olan belirlenme, üçüncü boyuta tomurcuklu iken; üçüncü boyut hacim iki boyuta etkisiz durumla bir alaka olmalıdır.

Eni ve boyu 1 birim olan bir etkileşmeyle 1'in karesi [ı2] yine 1 olarak kendisini verir. Etkisiz bir durumladır. Beliremeyen ama ikinci boyuta olasılık olan adım ve tomurcuklanmayladır.

Matematik işlemde 1 sayısı etkisiz bir çarpandır. 1 sayısı etkisiz, belirsizle eleman ilişkidir. 1 sayı çarpanı gerilme ortaya koymayan orta bir denge noktasını oluşuyor bir etkileşme olmalıdır. Denge zıt yönlü en az iki durumlu akışa bariyerdir.

Bir birim olan bir boyuta bir birim ikinci bir boyut farklı bir zaman zemin düzlemi oluşamamakla etkisiz olmaktadır. Aralarında etkileşme koyamayan 1 birimlik en boy yükseklik niceliksi girişmemekle bir alan, bir yüzey, bir oylum gerilmesi ortaya koyamamakla yine 1 birimi verirler.

Alan ve hacim ilişkisi faklı ölçme birimleri olmakla eşit değillerdir. Ama her bir boyutun bir birimle birbirine bir girişme ve bir etkileşme olduklarında hiçbir girişme ve etkileşme ortaya koyamıyorlardı.

En, boy ve yükseklik türlü birim boyutları içinde sadece 1 birim durumlarla girişemez, etkileşemez durum belirsiziyleydi. Böyle bir durumla tomurcuklanma gibi geleceğin açılımına bir ön adım olma gibi “olasılıklara etkisizle eksen ve çevrim merkezi olmalıydı”.

Etkisizle; etkileşme, girişme, ölçme, belirleme olmadan bir birim olanlar girişememesi yine belirsizdi. 1. 1 ‘in = 1 olduğu belirsizle durum; 1. 1. 1’in = 1 olduğu belirsiz durumla sadece belirsiz durum olmakla eşittir.

Yani 1 ‘in karesi alan 1 ‘in küpüne bir birim belirsiz durumla ve belirememekle etkileşme olamamakla eşittir. Bu da kuantum belirsizinin bir birim karesi bir birim küpün boyutuna bir açılım bir adım tomurcuklanması için izafedir.

Aslında bir birim demek, bir etkileşme; bir ölçme belirlemesi ortaya koymak gibi olsa da; her düzlemle her boyut içine o boyut kurallarıyla bakan teorinin gözüyle; birbirine geçişen etkisiz bir, bir birim belirlisi, yine belirsizledir.

Bir boyut ikinci boyuta, ikinci boyut üçüncü boyuta olası tomurcuklanması 1’in karesi olan durumla birin küpü olan durumun sadece belirsizle eşit olmasında yatan gizem ve büyüsel ilikle düzlemsel geçişler açılışlar dönüşmeler olsa gerektir. Dönüşmenin geçişlerin başladığı aynı yer eşitsizliğe dönüşen dirençle var olmalıdır. Bunu biraz açalım.

Sürece sondan başa doğru bakan imajla bir bakış yaptığımızda; totem dönemin başlangıcı belirsiz durumla, totem mesleklerini veren süreçle tomurcuklanmaydı. Ya da şöyle diyelim. Totem dönemin başlangıcı içinde totem dönem, totem mesleği olan bir etkileşme değildi.

Ama totem dönem ortaklaşan paydaşlı süreçler nedeniyle tekil kişi eylemine göre tek kişinin sağlama eylemlerinde bir azalma yapmıştı. Yani besin bulma işini gün boyu değil de gün boyundan biraz daha kısa süre içinde yapar olmuştu.

Tekil bir kişi gün boyu, bir günde beş tane zorunlu ve parçalı iş yapıyorsa; bu kişi totem alanda gün boyu bir tane bir parçalı iş yapacaktır. Kişi parçalı işin 1/5 ini (beşte birini) gün boyu yapacaktır.

Bir kişi kendisinin gördüğü 5 parça işe ayırdığı zamanın tümünü tek parçalı işe verecektir. Kişi kolektif alan içinde tek parça işe daha çok zaman ayıracak. Diğer parçalı işin 4/5 ini (beşte dördünü) diğer kişiler üzerinde sağlama yapıyor olacağından, kişimiz diğer zorunlu karşılamalarını diğer kişiler üzerinde beşte beşe tamamlayacaktır.