..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyaya geldiğinden, dünyada bulunduğundan, dünyadan gideceğinden hoşnut olan bir kimse görmedim. -Namık Kemal
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




16 Ekim 2022
İttifaklar Birer Referans Noktasıydılar 64  
Bayram Kaya
Köleci sistem içinde ana baba miraslı köleci anlayışa uygun EYLEM VE SÖYLEM ALANI ortaya konmasaydı; ne aldatan, ne aldanan söylemli “suç eylemleri” de olmayacaktı. Zina söylemi olmayacaktı. Olmayan zina suçuna recmetme cezası da verilmeyecekti.


:BHJ:
64
Köleci sistem içinde ana baba miraslı köleci anlayışa uygun EYLEM VE SÖYLEM ALANI ortaya konmasaydı; ne aldatan, ne aldanan söylemli “suç eylemleri” de olmayacaktı. Zina söylemi olmayacaktı. Olmayan zina suçuna recmetme cezası da verilmeyecekti.

Yani iyi veya kötü olsun, her değişme dönüşmeler akla hayale gelmeyen yeni söylem ve eylemleriyle, işi nerelere kadar vardıracağı bilinemeyen kendi eylem alanı içinde; kendisine yeni yollar açıyordu.

Köleci sistemin şimdisi başlangıcın kolektif üretim hareketi içinde yoktu. Bu nedenle; şimdinin köleci sistemi köleci mantığına göre söylenen Sara anlatımı içindeki kolektif anlatımlı esbabı mucizesini de bilemezdi.

Erken döneme ait hikâyeler ancak köleci dönem içine geçiş yaptıktan sonrası çağlar içinde bilinebilir değildiler.

Eğer şimdiki köleci öğretili kavramlar ilk başlayan kolektif eylemlerin içinde konabilseydi; köleci döneme göre başlatıcı olan bu düzenlemeler; kolektif başlangıç içinde asla üretim ilişkisini başlatamazdı.

Kolektif başlangıç gruba aitlik bilinciyle başlamıştı. Oysa mal sahipliği anlayışı gruba aitlik bilincini, aileye mülk sahibine aitlik olarak özelleştirmişti. Bu anlayış kolektif süreci başlatamazdı. Böyle başlangıç ta hiç yoktu.

Nasıl çocuk kendisini doğurandan önce olamaz ise; köleci sistem de kolektif sistemden önce olamazdı. Köleci sistem kolektif sistemin bilicisi bulucusu değildi.

Aksine köleci mana birikim yapmış bir kolektif sisteme, kolektif yapısını kaybettirmekle adeta kolektif sistem, köleci sistemi ortaya koymanın bilicisi bulucusu oldu!

Oysa biz, bize bahsedilen kolektif yapıları; şimdiki köleci yapının öğretisi içinde anlamaya çalışıyorduk. Kolektif yapıları yine köleci mantıklı, köleci söylemin değer yargılarıyla anlamaya çalışıyorduk.

Dahası köleci mantıkla kolektif yapıları anlayamıyorduk. Böyle olduğu için bizler kolektif sistemi kolay kolay anlayamayacaktık. Ve de bu köleci mantıklı perdelenme nedenle kolektif sistemler hiç aklımıza yatmazlar.

Zaten kolektif sisteme karşı bizi de, “bu yol iblisin yoludur” diye bizi korkuturlar. Bizi kolektif yapıya karşı olumsuz söylemlerle doldururlar. Aynı şekilde "köleci ortam değişmedikçe" köleci ortam içinde "kolektif eylemin olgu ve olaylarını umup beklemek te" pek akıl karı olmasa gerek.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölçü 2
Ölçü 1
Ölçü 4
Hemcinslerin Tarihi 11
Hemcinslerin Tarihi 14
Hemcinslerin Tarihi 4
Ölçü 3
Hemcinslerin Tarihi 6
Hemcinslerin Tarihi 12
Hemcinslerin Tarihi 13

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bildin mi? III [Şiir]
Ayrılık Nedir? [Şiir]
Bildin mi? [Şiir]
Bildin mi? II [Şiir]
Bülbülü Öldürmek [Şiir]
Hata Yapmak [Şiir]
Asuman [Şiir]
Ne Devletsun Ne Devletlu [Şiir]
Köle 2 [Şiir]
İçimizdeki Yabancı [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Emekli eğitimci. 1950 Mucur / Kırşehir doğumlu.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.