..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kendinden daha uyanık insanları işe aldığın zaman, senin onlardan daha uyanık olduğunu kanıtlamış oluyorsun. -R. H. Grant
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




16 Ocak 2024
Hemcinslerin Tarihi 8  
Bayram Kaya
Böylece özel mülkiyetçi alan, kolektif güç ve kolektif sahipliğin muktedir oluş "zımnına atfın" tersi olan söylemle tanımlanacaktı. Neydi kolektif atıf? Üretim ilişkisi bazında ve üretilenleri tüketme bazında ortaklıktı, beraberlikti. Mülk sahibi de bu atıfta hareketle kendine "ortak tanımayan" bir sahip oluş şeklini ilan edecekti.


:BBD:

Böylece özel mülkiyetçi alan tanımı, kolektif güç ve kolektif sahipliğin muktedir oluş "zımnına atıf" olmanın tersi bir söylemle tanımlanacaktı. İyi de neydi bu kolektif atıf?

Kolektif atıf ilkin doğada sağlama bazında paydaşlıktı. İkinci olaraktan da kolektif alan içinde üretim ilişkisi bazında ve üretilenleri tüketme temelinde paydaşlıktı.

Mülk sahibinin de bu ortaklaşma atfından hareketle kendisine yeni bir misyon biçecekti. Bu yeni misyon içinde mülk sahibi kendisine "ortaklar tanımayan" bir misyon oluş şeklini ilan edecekti.

Özel mülkiyet demek; kolektif tasarruflu kolektif iradeyi kullanmak demekti. Kolektif gücün, mülk sahibi eline geçmesi demekti. Kolektif gücün ele geçmesi demek güç zehirlenmesi demekti. Bu zehirlenme içinde mülk sahibinin kendisine ortaklar tanımaması demekti.

Doğadaki yaşam şekli bir türden değildi. Bu bir türden olmayan yaşam içinde gerek bedensel olarak gelişemeyen, gerek dıştan sosyal ilişkiler temelinde gelişemeyen; ölür.

Bir türden olmayan yaşam biçimleri içinde ihtiyacın dıştan ve doğada sağlanır. Doğada belli bir izole bölge içinde yapılır.

İzole alan davranışlarla düşünceyle oluşan enerjiyi izole alan içinde tıtar. Bu nedenle sosyal ilişkiler zamana bağlı gelişmelerin transfer enerji sağlaması üzerinde üreten kolektif alana dönüşür.

Totem dönemin ortak sağlaması, şimdiki üreten ilişkilerde ve günümüzdeki ekonominin temelinde olan transfer emektir.

Gelişmeci eğilim demek kendi üzerine kendi etkimeyle kendisini sürdürecek kesikli sürekliliği olan bileşim ve çözülmelerle ortaya konan sarmal hareketlerdi.

Gelişmeci eğilim gelişmeyi çıkmaz sokağa götürmeyecek olan gelişme düzeyiydi. Enerjinin akışını tıkamayan güç birlikleriydi. Kolektif güç birliği benzer hareketleri ve benzer sonuçları paylaşmayı gerektiriyordu.

Kolektif alanın bazal enerjili kısmı böylesi karşılıklı transfer emekler üzerinde doğuyordu. Bu başlangıç koşulları içinde özel mülkiyet gibi dağıtıcı, ayrıştırıcı tutumun gelişmeci etki düzlemi ortaya koyması pek pek mümkün değildi.

Özel mülkiyetçi alan belli bir kolektif alan birikimi olmadan ve kolektif gücün sömürüsünü ortaya konmadıkça meydana çıkamazdı.

Evrenin dokusu birleşme, çözülme üzerine. Evrenin dokusu (doğanın dokusu) başlangıç için kolektif özellik kazanmış çözümlerle ve yeniden birleşme eğilimleriyle gelişmeci olarak vardı. Aksi halde evrensel dokuya uymamakla gelişemeyen düşünce ve oluşum ölürdü.

Kulluk sistemi kişinin mülk sahipliğini ezelden ebede değişmeyen yazgılar diye tanımlar. Özel mülkiyetçi sistem ideolojisi mülk sahipliğine ezelde yapılan bir takdir demekle buna kader diyor.
Kader söylemi olan anlayış gelişmeci düzlem içinde gelişme, değişme, dönüşme anlayışımızı çıkmaz sokağa saptırır. Ve sistem ister istemez gelişememenin dönüşememenin ölümü ile burun buruna gelir.

Köleci sistem, burun buruna geldiği ölüm sürecini dolanarak, kıvırarak aşmaya çalışır. Böylece kulluk sistemi olan ideoloji hayatiyetini sürdürür.

Örneğin, köleci sistem kendisini devam ettirecek olan kendi faiz kuramına "haram" der. Bu çelişki köleci sistemin feodal unsurlarıyla, burjuva unsurları arasındaki çelişkiden doğar.

Paranın icadıyla feodaller burjuvalarda (bankerlerden) finanse oldular. Burjuvaya faiz verdileri. Faizler toprak sahipleri için dayanılmazdı. Feodaller arasında faize karşı tepkiler yükselmişti.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölçü 4
Ölçü 3
Ölçü 1
Hemcinslerin Tarihi 11
Ölçü 2
Hemcinslerin Tarihi 14
Hemcinslerin Tarihi 4
Hemcinslerin Tarihi 6
Hemcinslerin Tarihi 12
Hemcinslerin Tarihi 13

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bülbülü Öldürmek [Şiir]
Bildin mi? III [Şiir]
Ayrılık Nedir? [Şiir]
Bildin mi? [Şiir]
Bildin mi? II [Şiir]
Hata Yapmak [Şiir]
Asuman [Şiir]
Ne Devletsun Ne Devletlu [Şiir]
Köle 2 [Şiir]
İçimizdeki Yabancı [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Emekli eğitimci. 1950 Mucur / Kırşehir doğumlu.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.