Gerçeğin dili çok yalın. -Euripides |
|
||||||||||
|
Demokrasi zor bir yönetim biçimi değildir. Kuralları gayet basittir. Futbolun dokuz kusurlu hareketini su gibi ezberleyen erkek kesimi ve bu yılın makyaj modasını on beş dakikada öğrenen kadın kesimi için demokrasinin temel kurallarını öğrenmek “çocuk oyuncağı”dır. Demokrasi konusunda çekilen sıkıntı: kurallarını uygulayanların bunları benimsememesinden ve uygulamamasından veya eksik uygulamasından kaynaklanır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, kamuoyunun pek bilmediği ya da medyanın “sansürü” nedeniyle öğrenemediği parti içi anti demokratik uygulamalarını artık genel uygulamalarına da yansıttığını görüyoruz. TCDD Genel Müdürü’nün ve Ulaştırma Bakanı’nın görevden alınması gerekirken, çoğumuza anlamsız görünen bir şekilde savunması, halkın sayın Başbakanımızdaki değişimle en somut biçimde tanışmasını sağladı. Sayın Başbakan demokrasinin “iktidar hastalığına” yakalanmış görünmektedir. Megalomani kökenli baş dönmesi, eleştiri tahammülsüzlüğü, üstün insan vizyonu gibi bir çok belirtisi olan bu hastalığın diğer semptomlarını sayın Başbakanımızda teşhis etmek pratisyen bir seçmen için bile mümkündür. Bu arada hemen hatırlatalım bu hastalığın daha ileri düzeyi ana muhalefet liderimizde mevcuttur. Sayın Deniz Baykal’ın özellikle 1999 seçimlerinden önce “Tarihi bir sonuç alacağız!” şeklindeki açıklamasının CHP’nin gerçekten tarihe geçen bir sonuçla kanıtlaması hala siyaset bilimi fakültelerinde tartışma konusu olmaktadır. Bu hastalığın tedavisi tam ve katıksız demokrasidir. Yirmi dört saat ve üç yüz altmış beş gün. Akıl danıştığı kişilerle beraber sayın Başbakanımız ve diğer parti liderlerimiz demokrasi suyuyla yıkanmalı ve arınmalıdır. Demokrasi basit bir yönetim biçimidir. Futbol gibi kuralları da basittir. Demokrasinin temel kuralı “özgürlüğün sağlanması ve artırılmasıdır.” Her türlü özgürlüğü kısıtlayıcı çaba; kanun , tüzük, genelge, mahkeme kararı vb demokrasi karşıtıdır. Bu nedenle İran özgür bir ülke değildir. Bu nedenle Çin özgür bir ülke değildir. Demokrasinin ikinci temel kuralı “hukukun üstünlüğü ve bundan asla taviz verilmemesidir.” Demokrasiyi savunanlar ne zaman “özgürlükten” bahsetseler demokrasiyi benimseyemeyen acuzeler özgürlüğün kötüye kullanımından bahseder. Yukarda saydığımız ikinci temel kural yokmuş gibi davranırlar. Oysa demokrasi bu iki temel kural çerçevesinde şekillenir. Türkiye bu ikinci temel kuraldaki sorunlar, aksamalar ve eksiklikler nedeniyle demokratik bir ülke olamamakta ve neredeyse yaşadığı tüm sorunlar bu çelişkiden kaynaklanmaktadır. Bu temel kurallara pek çok ek kural eklenebilir. Ancak bir ülkede demokrasinin var olup olmadığını bu iki kuralın ne kadar uygulandığına bakarak söyleyebilirsiniz. Peki, bu kuralları kim uygulayacak? Siyasi partiler! Siyasiler!.. AKP hükümetini son aylara kadar bu açıdan, hiç yoktan biçimsel yaklaşımı nedeniyle dünyada takdir etmeyen demokrasi savunucusu yok gibiydi. Ne var ki mızrak çuvala sığmamış görünüyor. Sayın Başbakan adeta kendisine zorla oynatılan bir role isyan eden oyuncu gibi : “Hayır ben o değilim! Ben o değilim!” diyor. … Ne demek “Biz Türküz!” Bunu tartışan mı var? Sorun biz Türklerin daha çok “demokratlaşıp demokratlaşamayacağı”. Ben de diyorum ki : “Biz Türküz ve demokrasinin ulaştığı en üst seviyedeki uygulamaları hak ediyoruz!” Sayın Başbakanın akıl danıştığı kişilerin ve kendisinin “hesapları” nedir bilemiyorum ama şunu çok iyi biliyorum: Demokrasi kurallar ve değerler üstüne kurulur, en önemli demokratik değer de güvendir. Sayın Başbakan “güvenimizi” sarsmaktadır. Diğer eskimiş liderlerin sömürüp yok ettiği “halkın güvenine” sayın Başbakan sahip çıkmalıdır. Bu değerimizi sarsmak yerine halk için/de daha muteber bir nesne olmayan güveni güçlendirmelidir. … Tarihe kalacak olan odur! … Bu ülke insanlarının daha mutlu ve rahat olmaları için her alanda daha çok özgürlükten, çağdaş, hızlı ve adil bir hukuk sisteminden ve güvenecekleri liderler ve ekiplerinden başka bir şeye ihtiyacı yoktur.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hidayet Ersin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |