..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yanlış sayısız şekillere girebilir, doğru ise yalnız bir türlü olabilir. -Rouesseau
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Bireysel > oldu




18 Mart 2005
Yalnızlık Mezarda Olur  
oldu
İntihar, bir fısıltı bile olmadı aramızda, sözü edilmemesi gereken bir yabancı gibi kitaplardan saklandı.


:BGFI:
Bir gülün solduğu, bir akşamın tükendiği bu kent. Yalnız bir mürekkep sızıyor kağıda. Yok oluş hisleriyle doluyor mevsimler, aynalarda kanıyor yüzlerimiz. Orada bıraktığımız eski şarkılar bırakmıyor peşimizi. Şarkılar, sonunda yakalayıp yere çalacak bizi. Unutmaya gidiyoruz, çocukları gömmeye, tuzlu sularda arındırıp bedenleri, yokoluş düşünde.
     İntihar, bir fısıltı bile olmadı aramızda, sözü edilmemesi gereken bir yabancı gibi kitaplardan saklandı. Yüzümüzü sevdik, hayata tutunduk tutunamayanlar olurken, oysa ne kadar yakındı uçurum, ne zordu var olmak. Yok böyle değil, ölümün sıradanlaştığı bu ülkede ölüme tutunmanın estetiği neydi? Neydi o gizemli ses bizi yakalayıp yok eden. Durduğumuz ve duyduğumuz korku mu? Onu mu aldatma çabasındaydık, her şey olup biterken biz neredeydik? Şarkılarını duydunuz mu müntehirlerin, acılarının kıyısına vardınız mı? İntihardan umut taşıyabiliyor muyuz, gidiş var mı, yok oluş, dönüş?
     Bir sığıntı gibi yaşamın içinde var olma-olamama sorununu nasıl sorun haline getirip günyüzü görmeyen kitaplarda saklanan sözcükleri koyduk masaya. Artık mutsuzluk oyununda çok önceden yenilgiyi tatmış bir suretimiz var. Zaman çalıp götürmekle tehdit ediyor bizi. İçimizde sığınacak damla afyon, ruhunda yitirilen acemi bir sürgün, sılada kalmış bütün ayaklar, hepiniz aynı yargının peşindesiniz. Neden biterken hep ayrı coğrafyalar bilinir? Neden ölüm bir uçuşun perde arkasıdır? Neden yazı bir korkağı alıkoyar? Hepimiz bildiğimiz oyunu güzelce tezgahlıyoruz. Kir-pas içinde, uzak, telaşlı, sıradan aynı sorgucuları tanıyıp içlerinden birine bir cinayet aşkıyla sevdalanıp uykularımızdan kaçıyoruz.
     Var olup acı çekmektense, var olup mutlu olmayı öğretecek ideolojileri çürüyen bedenlerimizi öpecek sevgililer, yaramızı soğutan içkiler, hepsi bizim düşümüzde akışkan bir yalnızlıkla duruyor.
     Abdullah Abi’nin meyhanede söylediği şu sözü çok seviyorum:
     “Yalnızlık mezarda olur!”
     Öyleyse niye hala yalnızım, yalnızsınız, yalnızlar?

.Eleştiriler & Yorumlar

:: ölüm
Gönderen: Fulya Engin / İstanbul/Türkiye
1 Eylül 2005
değildir korkutucu olan, ölümün getirdiği "mutlak yalıtılmışık" duygusudur asıl korktugumuz, ölüm de yalnızlık da kişisel yaşanır, bu yüzden benzerler ikisi bu kadar dostum, geçenlerde anneanneme her gitmediğimde / yalnız bıraktıgımda onu her gün ölümle bir antremana mecbur bıraktığım için kadının üzgün olduğunu fark ettim... sen dostum, tanımıyorum bile ama tanıyorum işte dostum diyecegim, ne kadar aşıksan içinden geliyor bunu sıkışmış saklanmış cümleye uzanmış kelimelerde görüyorum... saygı duyuyorum şimdi sana... aşk önünde eğilenesi, ölünesi bir öğreti aslında... aşkının gerçekliği duruyor bir iki kelimede, ve ne kadar aksi gelse de sana bağımsız sevgiliden, sadece seninle ilgili bir duyguyu iletmesi gibi sana yeniden...

:: Bence de:))
Gönderen: Nilay Aksu / Stuttgart/Almanya
12 Nisan 2005
"Hepimiz bildiğimiz oyunu güzelce tezgahlıyoruz. Kir-pas içinde, uzak, telaşlı, sıradan aynı sorgucuları tanıyıp içlerinden birine bir cinayet aşkıyla sevdalanıp uykularımızdan kaçıyoruz." Iki tümceyle bir "yasam özeti"... Tebrikler, sevgiyle:)




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın bireysel kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ben, Mevsimler, Yağmur ve Hayat
Sen, Mutluluk, Nehir ve Ölüm

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Dön/dün

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Iskalama [Şiir]
Uzletin Son Dansı [Şiir]
Bitmiş Mümkünler Durağı [Şiir]
Vazgeçtim [Şiir]
Hep Aynı Yerdeyiz Denizlerin Nehirlere Taştığı Yerde [Şiir]
Bahar Aslında Kıştır [Şiir]
Silindi İstek [Şiir]
Şair Sedat Umran [Deneme]
Korkunun Bütün Kentleri - 2 [Deneme]
Bitişinden Başlayan [Deneme]


oldu kimdir?

Tanıdığım bütün alçaklar adına konuşuyorum; bütün ezikler, bütün sevgisizler, bütün sarhoşlar, bütün aşıklar, bütün salaklar. . . adına. Kuşkusuz pek çok şeyi abartacağım anlatırken. Biri hariç; biz hep sevgisizdik. Ve hep sevgisiz kalacağız. Kısa sürmesi kuvvetle muhtemel olan ömrümüzde saçlarımız doyasıya okşanamadan (bu arada pek çoğumuz keliz, ama olsun) biz ölmüş olacağız. Hatta tuhaf gelecek size ama çoğumuzun ölüm nedeni “dokunulma eksikliği” olacak. Tıp literatürüne pek çok ölüm nedeni katacağız; dokunulma eksikliği, seni seviyorum noksanlığı, aşk çarpması, az gülümsenme. . . ve bildik bir şey akciğer kanseri (mümkünse). Korkaklığından uzun yaşayanlarımız da olacak (ki bu bir çeşit cezadır).

Etkilendiği Yazarlar:
vüs'at bener, tezer özlü, pavase, celal gözütok, gide...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © oldu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.