Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
O an farkında değilizdir tarih yaptığımızın. Kimimiz padişah, kimimiz vezir, kimimiz başbakan ya da sıradan duvar işçisi, bir asker elinde karavana taşıyan. Her şey gündelik hayatın bir parçasıdır ilk bakışta. Alışkanlık üzere yaşar gideriz saniyeleri ve saliseleri art arda. Bir gün gelir tarih olur o anlar. Bir bakmışın kapkara bir leke olarak çıkar karşımıza ve işlenir sicilimize. Bazen geleceğe ışık tutan koyu bir aydınlık olarak şavkır üzerimize, uzayıp gider uzak ufuklara değin. Tarih olsun, bir yerlere not düşülsün diye değildir edimlerimiz. Günün gereğini, işlerin sonunu ve yarının hazırlığını yapmak içindir tüm çabamız. Eğlencedir, koşuşturmadır, yorgunluktur, bir tatlı nefes alımıdır… Durup dinlenmeden koşuşturmalarımız. Dünyayı yaşanabilir kılmaya adanmış gündelik çabalarımız, eğriler ve doğrular olarak değerlendirilip kayıt altına alınmaktadır belleklerimizde. Hesap tutulmaz aslında ama bakla defteri misali her yaptığımız, söylediğimiz hatta söylemediklerimiz kazınır beynimizin çeperlerine. İyi olsun, iyi geçim olsun, karnımız tok, sırtımız pek olsun diyedir her kımıldanış. Ne var ki aza kanaat etmeyenlerle, gözü başkalarının elinde avucunda olanlarla kuşatılırız. Devletler devletlerle, milletler milletlerle, kurumlar kurumlarla, komşular komşularla kavgalı. Bir türlü dengesini bulamıyor dünyamız.“Hep bana Rabbena” diyenler çoğaldıkça dünyanın dengesi bozulur. Kör kursağı doymak bilmeyenler oturunca suyun başına tarih acılara, savaşlara, yıkımlara ve kan göllerine döner. O an göz yumduğumuz, görmezden ve duymazdan geldiğimiz küçük ayrıntılar kocaman bir karabasan olarak dikilir karşımıza. Kurulalı beri dengesini arıyor dünya. Birileri bozuk düzenden, aksak sistemden besleniyor. Biz umursamadıkça olup biteni, neme lazımdan geldikçe yaşadıklarımıza bugünümüz ve geleceğimiz için hiç de hoş notlar bırakmıyoruz. Ne yazılıyorsa tarih adına iyi ve kötü olarak hepimizin katkısı vardır. Tek tek yaptıklarımız veya yapmadıklarımız toplanınca yaşam havuzunda, ortak mirasımız yığılıverir önümüzde. Nerden çıktı bunca olay diye şaşkınlıkla bakarken kimse payına düşeni görmek istemez. İyinin sahibi olsa da kötüyü yakınına yaklaştırmaz kimse. Bir kez bozulunca dünyanın dengesi, ne yapsak nafiledir, hepimizi etkiler, hepimizden çok şeyler alıp götürür ortaya çıkandan. Murat Mehmet UĞURLU
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Murat Mehmet UĞURLU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |