..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yalnızca sevgiyi öğret, çünkü sen osun. -Anonim
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > BİNNUR EDİSAN




8 Mayıs 2007
Yeşilçam ve Aşk  
BİNNUR EDİSAN
Tenlerin uyumuyla aşkın şiddeti arasında güçlü bir korelasyon var artık.


:BDIA:

Bugün Yeşilçam rüzgarı esti benim odamda.Bulabildiğim tüm eski Türk filmlerini izledim doyasıya. Aşkın en yalın halini yansıtan ve artık günümüzde pek rastlanılamayan o tertemiz ve buram buram sevda kokan filmleri…
Sonra düşündüm de günümüz aşklarına neden uyum sağlayamadığımı ve neden kendimi zaman zaman bir köşede sıkışmış hissettiğimi anladım.Ben o devirde yaşamalıymışım.

Uzaklara giden sevgilimin ardından elimdeki beyaz mendili ‘Sonu ne olursa olsun, seni bekleyeceğim…’diyerek sallamayı, sevgilime kavuşma anında ağır sahne ona doğru koşmayı, kollarında dakikalarca - başım dönse de- savrula savrula döndürülmeyi, dudağıma kondurduğu buseden sonra yüzümün kızarmasını, yan yana uzanıp gökyüzünü kollarımız ensemizde yalnızca birbirimizi düşünerek izlemeyi, o bir dağ başında ben diğer dağ başında –senkronize- seni seviyorum diye birbirimize seslenmeyi isterdim :)))

Tüm bunlar şimdilerde hayal gücümüzü aşsa da geçmişte belli ki yaşanmış. Sanırım çizgi filmlere ve eski Türk filmlerine olan düşkünlüğümün tek açıklaması, hayal dünyasında yaşıyor olmam…Yani ‘şirinler’ çizgi filmini bu yaşımda hala aynı zevkle izliyorsam hatta ‘gargamel’ denilen büyücüye gıcık oluyorsam, ciddi ciddi sinirlerim bozuluyorsa, çocuklara masal anlatmaktan bu kadar keyif alıyorsam, Türk filmlerini izlerken zırıl zırıl ağlıyorsam pek normal olduğum söylenemez…

Mesela; sevgilim bir kazada kolunu kaybetse, beni kendinden soğutmak için seni sevmiyorum bırak peşimi! dese, ilk önce buna inansam sonra gerçekleri öğrensem ona koşsam ve onun bahçesinde bulduğum baltayla kolumu keser miyim Türkan Şoray’ın yaptığı gibi; durumu eşitlemek için? Sadece ona dönsün diye kadın adamın gözlerinin önünde baltayı indirdi koluna! Sonra şartlar eşitlendi ve birbirlerine doğru acıyla ağlaya ağlaya koştular.Şimdi, kavuşmaları filan düşününce kol bacak kesmeyi gerektirecek kadar boyutlu sebepler olmasa da hayatlarımızda; aşkları da erittik sonunda, aşk yaşamayı da…

Tenlerin uyumuyla aşkın şiddeti arasında güçlü bir korelasyon var artık. Yani önce olaya -olay diyorum, bu bir olay ya!- tenden başlayıp aşkı da uyku arasında çağırmak gibi bir şey sanırım! O rehavet arasında aşkın da işi gücü yok koşa koşa yanı başımızda olacak sanki!

Hak edenlerin yüreğinde hala değerli bir broş gibi sakındığı aşklara sözüm yok.Alkışlıyorum ayakta hatta onları…
Bugün Yeşilçam rüzgârı esti benim odamda.

.Eleştiriler & Yorumlar

:: .............
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu/Türkiye
9 Mayıs 2007
Merhaba Sevgili Binnur;Günümüzde sevginin, dostluğun, aşkın geldiği durumları görünce; ben de eski Türk filmlerinden senin kadar etkileniyorum."Nerde o eski aşklar!" diyorum.O filmlerdeki aşkları, dostlukları özlüyorum.Sevgiyle kal.Kâmuran Esen




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mutlu Kal... Hoşça Kal
Silmedim, beyaza boyadım
Anlatıyor Gibiydim
Gidiyor Bu Şehirden
Yokluğun Bir İç Deniz
Yıldızlar Savrulurken
Hep Aynı Erkeği Sevmek İsterdim
Eylül
Tam da Alışıyorken
Serin Bir Ankara Gecesi

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ayrılıklar da Şerefli Olmalı
İş Yeri Kuralları!
Bir Aşk Daha Bitti
İnsan İlişkileri
Çapkın Erkek (Kadın)
Erkek Kalbi
Göl Kuşları ve Hayat
Kadın Çıldırınca
Facebook Çılgınlığı
Bir Tatlı Huzur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ağladığın Gecelerin Hatırına [Şiir]
Merak Et! [Şiir]
Kadın ve Saçları [Öykü]
Sevmeyi Öğretin! [Eleştiri]
Ne Aydın Bir Bilgelik! [Eleştiri]
Teşekkürler Ebru Gündeş [Eleştiri]


BİNNUR EDİSAN kimdir?

Yazarak, konuşarak, öğrenerek, öğreterek ve susarak yaşıyor:) Daktilo şaryosundaki parmak dansına bayılıyor:) Bir yudum insan. Binnur Edisan :)

Etkilendiği Yazarlar:
William Shakespeare, George Orwell, Albert Camus, Henry Miller, Franz Kafka, Borges, Ahmet Arif, Can Yücel, Ahmet Altan...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © BİNNUR EDİSAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.