En tatlı sevinçler, en hiddetli kederler sevgidedir. -Pearl Bailey |
|
||||||||||
|
M.NİHAT MALKOÇ Köprübaşı’nın yetiştirmiş olduğu mümtaz şahsiyetlerden biri de 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde büyük oğlu ve eşiyle birlikte enkaz altında kalarak aramızdan ayrılan Kocaeli Milletvekili Alaattin Kurt’tur. O, küçük ilçemizin değerlerinin başında gelmektedir. Köprübaşı’mızın medar-ı iftiharı Alaattin Kurt, kısa ama dolu dolu yaşadı. O, 1949 yılında Trabzon’un Köprübaşı ilçesinde doğmuştu. İlkokulu Köprübaşı Merkez İlkokulu’nda, ortaokulu Sürmene'de okumuştu. Liseyi Trabzon Lisesi’nde tamamlayan Alaattin Kurt, daha sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi’nden 1973'te Yüksek İnşaat Mühendisi olarak mezun olmuştu. Üniversite yıllarında ata sporumuz olan güreşle ciddi olarak ilgilenmiş, başarılı neticeler almıştı. Okul hayatından sonra çalışmaya İller Bankası’nda Kontrol Mühendisi olarak başlamıştı. 1976 yılında askerliğini kısa dönem olarak yapmış, askerlik dönüşünde devlet memurluğundan istifa ederek İzmir Aliağa'da kurulmakta olan PETKİM projesinin altyapı inşaatlarında Şantiye Şefi olarak çalışmaya başlamıştır. Buradaki inşaatların tamamlanmasından sonra Kocaeli’nin Gebze İlçesinde özel bir İnşaat firması kurarak serbest taahhüt işleri yapmaya başladı. Kurt, evli ve beş çocuk babasıydı. Merhum Alaattin Kurt; konuşmasını bilen, bulunduğu ortamlarda varlığını belli eden saygın bir insandı. O, bugünkü siyasetçilere benzemeyen, az konuşan, çok iş yapan müstesna bir insandı. Kurt, milletine daha çok hizmet etmek gayesiyle siyasete girmeye karar verdi. 1984’te Gebze DYP’den Belediye Meclis Üyeliğine seçildi. 1985’te aynı siyasi partiden Gebze İlçe Başkanı oldu. 1987’te yapılan ön seçimlerde liste başı adayı gösterildi; genel seçimlerde de DYP Kocaeli milletvekili seçildi. 1991’deki milletvekilliği seçimlerinde 2. bölge adayı olarak, halkın tercih oyları ile yeniden milletvekili seçildi; 18 ve 19. dönem milletvekili olarak TBMM'de iki dönem görev yaptı. 1991-1995 tarihleri arası TBMM’de Plan Bütçe Komisyonu Üyeliği ve aynı zamanda kurumun sözcülüğünü yapmıştı. Merhum Alaattin Kurt, bundan 11 yıl evvel aramızdan ayrıldı. TBMM’de iki dönem hizmet yaparak başta Kocaeli, Gebze olmak üzere yurt genelinde yüzlerce önemli projeye katkıda bulundu. Sadece Gebze’de 350 projede onun katkısı ve imzası vardır. Trabzon milletvekili olmamasına rağmen onun, doğduğu topraklar olan Köprübaşı’na da katkısı az değildir. Sürmene Köprübaşı Karayolu, Köprübaşı Hükümet Konağı, 50 yataklı Vali Recep Yazıcıoğlu Devlet Hastanesi, Çok Programlı Lise Binası, Köprübaşı Arpalı Yolu, PTT Binası, Köprübaşı Merkez İlkokulu binası restorasyonu gibi önemli projelerin tamamlanmasında büyük katkıları olmuştur. Köprübaşılılar da ona vefa görevini yerine getirerek ilçedeki bir caddeye onun adını vermişlerdir. Fakat Gebze’de yüzlerce projede emeği olmasına rağmen Gebzeliler ona layık olduğu vefayı göstermemiş, birkaç basit yer dışında “Alaattin Kurt” adı ciddi yerlere verilmemiştir. Fakat bunun asıl suçlusu halk değil, bu büyük ilçeyi idare edenlerdir. Kendisi güreşle aktif olarak ilgilenen Kurt’un adı bir spor salonuna veya Gebze Stadına verilemez miydi? Bu, yöneticilerin bir yazışmayla yapabileceği basit bir iştir. Fakat hayata siyasi pencereden bakanlar vefayı bir semt veya boza adı olarak algılıyorlar. Alaattin Kurt, Gebze’de büyük bir hizmet hamlesi başlattı. Onun Gebze’ye kazandırdığı eserler arasında Darıca Farabi Devlet Hastanesi, Gebze Fatih Devlet Hastanesi, Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Gebze Öğretmenevi, Milli Eğitim Müdürlüğü, Adliye Sarayı, Vergi Dairesi, Gebze Stadı, Gebze Kültür Merkezi ve daha niceleri yer alıyor. Merhum Alaattin Kurt elli yıldan ibaret olan kısa hayatına çok önemli hizmetler sığdırdı. Sanki erken öleceğini biliyormuş gibi, milletine hizmette bir acelesi vardı. O daima hırslı, güçlü ve kararlı bir insan portresi çizdi. Onun adının ve fikirlerinin unutulmaması için “Gebze Alaattin Kurt Hizmet Derneği” kurulmuştur. Bu dernek Kurt’u yaşatmak için gayret ediyor. Aslında biz Köprübaşılılar Alaattin Kurt’un adının ebedileşmesi için seferber olmalıyız. Zira böyle değerler çok az geliyor dünyaya. Ona Allah’tan rahmet diliyorum.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |