..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir deliyle başederken, yapılacak en mantıklı şey normal rolü yapmak. -Herman Hesse
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Adsız




13 Aralık 2010
Sevgili Hattat  
Adsız
İnsanız Hattat. Yaşama dair, birbiri ardına birçok hayaller sıralayabiliyoruz. Birçok planlar yapıp birçok düşler sıralayabiliyoruz peşi sıra. Her bir düş için, ümit ediyoruz, gerçekleşmesi için dua ediyoruz, hatta bazen, hayallerin gerçekleşeceğine dair yeni hayaller bile kurmaya başlıyoruz.


:AEDC:


Bugün burada hava güzeldi. Gökyüzünün, yeryüzüne tebessüm edeceği, daha sabahın ilk saatlerinden belliydi.
Sabah uyandım yapacaklarımı sıraladım, amacım işlerimi bir an önce bitirip sevgili Hocam Elif'in ebru atölyesine gitmekti.
Ne kadar erken gitsem o kadar iyi olur diye düşünüyordum ki; babam bir yakınımızın, nişan törenine gitmemiz gerektiğini söyledi, tabii benim surat hemen asıldı.
Babamı kırmak olmazdı elbet, kırmadım da zaten, hazırlandık hep birlikte gittik.

Sevgili Hattat; İnsanın kendini, bulunduğu yere ait hissettiği yerler vardır mutlaka. 'Evet burası benim yerim, bulunmak istediğim ortam, zaman geçirmekten zevk aldığım mekan, gittiğimde kendimi mutlu hissettiğim alan' dediği yerler... Orada şöyle bir etrafıma baktım; benim burada ne işim var ya dedim kendi kendime. Şu an öd kokusunu içime çektiğim ebru atölyesinde Elif'imle oturmak, sohbet etmek varken, benim burada ne işim var?

Zaman çok kısa Hattat.
Bugün düşündüm de insan kendini nereye ait hissediyorsa veya nerede mutlu olduğuna inanıyorsa orada bulunmalı. Buna hakkı olmalı ve bu hakkı insan kendine tanımalı..

Elbette hayatı yaşamak, özellikle, istediğimiz gibi yaşamak bizim tekelimizde değil, mecburiyetlerimiz var, önceliklerimiz var vs...
Ama Hattat, işte bu mecburiyetlerimizi daha katlanılır hale getirmek için hiç olmazsa yaşamımızın bir bölümünü, istediğimiz bir alan içinde yaşama dahil etmeliyiz. Bu kadar hakkımız olmalı, bence bu şansı herkes kendine tanımalı.

Orada çok fazla durmanın manası yoktu. Hayırlı olsun temennilerimi ilettim oradan ayrıldım.
Bu yaşam benim ise eğer, hiç olmazsa elimde olan dahilinde kendim için zorlaştırmamalıydım...

Sevgili Hattat
Gelelim diğer meseleye.

İnsanız Hattat. Yaşama dair, birbiri ardına birçok hayaller sıralayabiliyoruz. Birçok planlar yapıp birçok düşler sıralayabiliyoruz peşi sıra.
Her bir düş için, ümit ediyoruz, gerçekleşmesi için dua ediyoruz, hatta bazen, hayallerin gerçekleşeceğine dair yeni hayaller bile kurmaya başlıyoruz.

Ve yaşadığımız süre içinde hayatın her bir yüzü ile, her an karşı karşıya kalabiliyoruz.

Aslına bakarsan Sevgili Hattat, hepimiz bir cam fanus içindeyiz diye düşünüyorum.
Fanus içinden bakınca, etrafı olabildiğince geniş görebiliyoruz.
Çünkü, fanus içinde iken, fanus dışında her şeye dokunmak, elde etmek çok kolay gibi görünür, elimizi uzatıp, dokunmak için doğrulmaya yeltendiğimizde kafamız bir anda cam fanusa çarpıveriyor, işte o vakit anlıyoruz ki aslında içinde bulunduğumuz alan o kadar da geniş değil, ulaşmak istediğimiz, dokunmak istediğimiz, elde etmek istediğimiz şey bize o kadar da yakın değil. O vakit anlıyoruz ki aslında hiç bir şey içeriden bakıldığı kadar kolay da değil.

İşte o an, yaşam denilen gerçekle yüzyüze kaldığımız an, işte o an kendimizle didişme anı, işte o an kendimizi yiyip biritme anı. İşte o an kendimizi tüketme anı. İşte o an bittiğimiz an...

Sevgili Hattat.
Sevgili Hacer , bahsettiğim bu yaşamın bir yüzü ile daha tanışmış. Bu sebeple,
Hacer'in elleri üşüyor, düşleri üşüyor, gerçekleri üşüyor, hayalleri üşüyor, Hacer'in yüreği üşüyor Hattat.
Hacer'in yüreği üşüyor...

Adsız



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gülüşün Aklımda Saklı Kaldı
Seni Hep Çok Çok Seveceğim...
Yalnız Kalmak İstiyorum
Konuşma Vaktim Gelmiş Hemen Yetişmeliyim
Sevgili Leyla
Bir Şeyin Yerine Diğerini Koy (Ama) Mak
Kış Mevsimimide Sen Anlat Bana
Seni Yine Hep Çok Çok Seveceğim
Kozada Bir Kelebek
Annem

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kelimeler Biriktirdim Sana İlmek İlmek D/okuman İçin
Ne Bilmek İstersin Ey Yar?
Hayalden Hilale
Aşkta Yarın Kimin Umurunda
Sevgili Günlük
Sinemde Bir Yaradır (Bu Şehir)
Sevgili Günlük
Küçük Not Büyük Hayal
Sevgili Günlük

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Seni Düşünürken [Şiir]
Aslında Ağlamayacaktım [Şiir]
Yanılıyor Muyum? [Şiir]
[Şiir]
Sessizce Veda Son Bölüm [Öykü]
Sessizce Veda 8. Bölüm [Öykü]
Sessizce Veda 7. Bölüm [Öykü]
Sevgilicilik Oyunu [Öykü]
Sessizce Veda 6. Bölüm [Öykü]
Sessizce Veda 3. Bölüm [Öykü]


Adsız kimdir?

Hiç bir özelliği olmayan, sıradan biriyim.

Etkilendiği Yazarlar:
Emile Zola, Beethoven, Mina Urgan, Necip Fazıl


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Adsız, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.