“Hani Evi (Kâ’be’yi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kýlmýþtýk. "Ýbrahim’in makamýný namaz yeri edinin…”(Bakara Suresi, 125)

Yüce Allah’ýn hoþnutluðunu, sevgisini ve yakýnlýðýný kazanabilmek ve sonsuz yaþamda O’nun cennetine, sunduðu güzelliklere ulaþabilmek için tüm kulluk ve ibadet görevlerini samimiyetle yerine getirmek gerekir.

Bütün inananlara farz kýlýnan namaz da, titizlikle korunmasý ve samimiyetle yerine getirilmesi gereken bir ibadettir. Ýnsan, namaz vesilesiyle, huzurunda Rabb’i ile güçlü bir manevi bað kurar. Namaz her gün düzenli olarak yapýlan bir ibadet olduðundan, bu bað kesintisizdir, hep diridir.

Kur’an’da, ibadetlerin Allah’a karþý gönülden boyun eðerek yerine getirilmesi buyrulur. ’Gönülden katýksýz baðlýlar’ olarak, O’na yönelin ve O’ndan korkup-sakýnýn, dosdoðru namazý kýlýn ve müþriklerden olmayýn." (Rum Suresi, 31) ayetiyle Allah, iman sahiplerine ibadetlerinde samimiyet ve teslimiyete çaðrýda bulunur.

Birçok Kur’an ayetinde, Allah’ýn hoþnutluðu amacýyla, katýksýzca O’na yönelerek, dosdoðru kýlýnan namazýn deðeri hatýrlatýlýr. Bilinçsizce, düþünmeden, samimiyetle Allah’a yönelmeden yapýlan ibadetin Allah Katýnda deðeri olmayabilir. Yapýlan ibadet kiþinin takvasýný artýrýyor, ahlakýný güzelleþtiriyor, onu Allah’a yakýnlaþtýrýyor ve kötülüklerden uzaklaþtýrýyorsa o zaman deðerlidir.

Kýlýnan namaz, "Sana Kitap’tan vahyedileni oku ve namazý dosdoðru kýl. Gerçekten namaz, çirkin utanmazlýklar (fahþa)dan ve kötülüklerden alýkoyar. .." (Ankebut Suresi, 45) ayetiyle bildirilen özellikleri taþýmýyor, kiþiyi çirkin utanmazlýklardan engellemiyorsa, Allah’ýn beðendiði ve emrettiði ‘dosdoðru namaz’ özelliðini taþýmayabilir. Yüce Allah, “Ýþte (þu) namaz kýlanlarýn vay haline” (Ma’un Suresi, 4) ayetiyle bu gerçeðe dikkat çeker.

Kur’an’da da bildirildiði üzere namaza isteksizce gelmek münafýk özelliðidir. Müminler namaza karþý isteksizlik ve üþenme gibi duygulardan titizlikle sakýnýrlar. Namazlarýný zamanýnda þevk ve özenle kýlar, aksatmaz ve ertelemezler. “…Ne ticaret, ne alýþ-veriþ onlarý Allah’ý zikretmekten, dosdoðru namazý kýlmaktan ve zekatý vermekten ’tutkuya kaptýrýp alýkoymaz’; onlar, kalplerin ve gözlerin inkýlaba uðrayacaðý (dehþetten allak bullak olacaðý) günden korkarlar. (Nur Suresi, 37)

Namaz müminin Rabb’ine yakýnlaþmasý, herþeyden kendini çekerek O’na boyun eðiciliðini göstermesi, huþû içinde O’nu düþünebilmesi için vesiledir. Peygamberimiz’in(sav) namazlarý da, her konuda olduðu gibi inananlar için güzel bir örnektir. Onun da buyurduðu gibi " Bu dinin baþý Ýslâm’dýr, direði namazdýr. " (Kütüb-ü Sitte, 4627)

Her gün düzenli olarak ayný ibadetleri yerine getiriyor olmak, müminlerde alýþkanlýkla yapýlan uygulamalara dönüþmez. Çünkü mümin bu ibadeti Rabb’ini zikretmek için yaptýðýnýn bilincindedir ve bu onun içini her defasýnda yeni bir heyecan ve yeni bir þevkle doldurur. “Müminler gerçekten felah bulmuþtur. Onlar namazlarýnda hûþû içinde olanlardýr.” (Müminun Suresi, 1-2)

Namaz, müminin Allah’a yakýnlaþmasý, O’na boyun eðmesi, dünyevi her þeyden sýyrýlarak Rabb’ini düþünebilmesi için bir yöneliþtir. Namaz gafleti kaldýrýr, insanýn bilincini ve þuurunu canlý tutar. Namazla imaný derinleþen, samimiyeti artan müminin ahlaký güzelleþir, nefsani tutkularýndan ve kötü düþüncelerinden arýnýr. Mümin, secdelerinin ardýndan ettiði dua ile de her isteðini Rabb’ine iletir, O’na yakýnlaþýr.

Allah’ý zikretmek, O’nu yüceltmek amacýyla kýldýðýmýzý düþünerek her namazýmýza titizlik gösterelim… Kýyama durduðumuz anýn, Allah’ýn huzuruna çýkacaðýmýz an olduðunu þeytanýn unutturmasýna fýrsat vermeyelim… Þeytan insaný sarýp-kuþatýr ve Allah’ýn zikrini unutturur. Biz namazýmýzý kararlýlýkla ve hep huþû içinde kýlabilmek için O’na sýðýnýp dua edelim.

"Rabbim, beni namazý(nda) sürekli kýl, soyumdan olanlarý da. Rabbimiz, duamý kabul buyur." (Ýbrahim Suresi, 40)