 • İzEdebiyat > İnceleme > Din |
1
|
|
|
|
Eski Mısır'da yaşamış bize anlatılanlardan farklı bir Firavun var. Bu yazıda onunla ilgili küçük bir derleme bulacaksınız. |
|
2
|
|
|
|
Bilindiği üzere Arif Nihat Asya, bundan tam yüz yıl önce 1904 senesinde dünyaya gelmişti.Şu anda 2004 yılını idrak ediyoruz.Yani bu yıl Arif Nihat’ın yüzüncü doğum yılı… |
|
3
|
|
|
|
Peygamberimiz (sav)’in Ahir Zamana dair söylediği hadislere baktığımızda tümünün bugün birebir gerçekleştiğini ve yaşandığını görmek mümkün. O halde Resulullah’ın söz ettiği o "zaman" gelmiştir. |
|
4
|
|
|
|
Orta Asya’dan göç eden Selçuk Bey liderliğinde yaklaşık 12 Türk Aşireti, Müslümanlaşarak miladi 1030 yıllarında Büyük Selçuklu, 1177’de Anadolu Selçuklu ve 1299’da Osmanlı adlarıyla devlet kurmuşlardır. Ancak bunların hiçbirisine Türk devleti denilemezÇünkü devletin resmi dili Farsça ve Arapça olurken, din kültürü ise Arap İslam kurallarına göre şekillenmiştir. Türklükle ilgili herhengi bir bağları söz konusu değildir. |
|
5
|
|
|
|
Kur’an adına konuşmak kolay ve zahmetsizdir. Asıl önemli olan ve doğru olan da Kur’an’dan konuşmaktır. Eleştirmeyi bilmeli, eleştirilmeye de açık olmalıyız. Olay ve olgulara tabiri caizse at gözlüklerini çıkarmadan yaklaşmak, sadece tahribatlara sebep olur. Kim veya ne adına eleştirdiğimiz ve eleştirildiğimiz de çok büyük önem arz etmektedir. Hiçkimse bu dünyaya referansla ve referanslı olarak gelmemiştir. Peygamber’e bile olsa kimseye kefillik hakkı verilmemiştir. Bütün bunların bilincinde olarak putlaştırılmış zihniyetlerin izindeki yaşantılara Kur’an’ı ışık tutmak, boynumuzun borcudur. Zalimlerin kalemini kırmakla düşüncelerini yok edemeyiz; lakin düşüncelerini Vahiyle öldürerek kalemlerini fikirsiz kılabiliriz.
|
|
6
|
|
|
|
Takva sahipleri de Allah’a ortak koşmayan, Allah için yaşayan, güzel ahlak ile hayatını idame eden, kulluğun yalnızca O’na olması gerektiğinin bilincinde olan aklı selim sahibi kimselerdir. |
|
7
|
|
|
|
Tevrat ve İncil tek bir Şeytan’dan söz eder. Oysa, Kuran hem Şeytan, hem de Şeytanlardan söz eder. Çeşitli şeytanlara inanış Afrika ve Uzakdoğu dinlerinde de görülür. Hristiyanlık'ta tek Şeytan inancı olmasına karşın, Müslümanlıkta Büyük, Ortanca ve Küçük Şeytan olmak üzere üçlü bir Şeytan inancı vardır. Hristiyanlık'taki üç tanrı/tek şeytan inancı ile Müslümanlık'taki tek tanrı/üç şeytan inancı asimetrik bir denklem oluşturur. |
|
8
|
|
|
|
Aynı gelenek ve görenekleri paylaştığımız,dinî ve içtimaî değerlerle adeta etle kemik gibi bütünleştiğimiz toprak parçasına “vatan” diyoruz.Vatan,alelâde bir toprak parçası değildir. |
|
9
|
|
|
|
Akıl, vahiyle malumdur. Vahiysiz aklın yokluğuna hükmetmek, varlığıyla pasif kalmaktan evladır. Ruhu arındırmanın temel şartı sağlıklı ve düşünebilen bir iradenin olmasıdır. Çünkü asıl komut iradeden gelir ve ruha işler. Ruhun kirli kalması insanın psikolojik hastalığa yakalanmasına sebebiyettir. Bütün bunlar ise uydurmalardan uzak tamamen saf bir vahiyle çözüme kavuşur. |
|
10
|
|
|
|
Prof. Dr. Ayhan Songar, İslam kültüründeki cinsel patolojiyi incelerken Divan şiirinden örnekler verir ve Osmanlı Sarayındaki “içoğlanı” kurumunun eşcinsellik ve oğlancılığa en somut örneklerden biri olduğuna değinir. Songar'ın verdiği bilgiye göre Osmanlı Sarayının oğlan gereksinimini karşılamak üzere Sakız adasında edilgen eşcinseller yetiştirilirmiş. |
|
11
|
|
|
|
Orta Asya`dan gelen Şamanist Türkler ile İran ve Mezopotamya`da yaşayan Zerdüşt Manici Kürtler, İnançlarının birbirine benzemesi ve ortak dinsel kültürel özellik taşıması sonucunda, birleşip Kızılbaş Aleviliği oluşturmuşlardır. |
|
12
|
|
|
|
Temel gayemiz, kadınların karşı karşıya kaldığı ve toplumun temel problemlerinin başını çektiği şeytani zihniyetleri bertaraf etmek, aynı zamanda kadınların parçası haline getirilmeye çalışıldığı senaryoların asıl gerçeklerine ve gerekçelerine dikkat çekmektir. Aksi takdirde beyinsiz kuklalarının çorap söküğü gibi gelen asılsız iddialarını dile getirmeye mecal bırakmaksızın hayalleri dahi aşan çokluktadır |
|
13
|
|
|
|
Arap-İslam mitolojisi ve masallarında, Kuran Surelerinde insanlara yardım eden iyi Müslüman cinler olduğu gibi kafir kötü cinler de vardır. Oysa, gerek Yahudilik, gerek Hristiyanlık tüm cinleri murdar varlıklar olarak niteleyip cinciliği (demonoloji) çok sert bir şekilde mahkum eder. Murdar varlıklarla ilişkiye girmek Şeytan'ın tarafında yer almak anlamına gelir ve en büyük günahtır. Kuşkusuz burada çok büyük , önemli, etik ve teolojik bir sorunla karşı karşıyayız. Çünkü bu durumda hem Allah, hem Muhammet cinlerle işbirliği yapmış oluyor: Nasıl olur da İslamın tanrısı Allah ile Muhammet murdar varlıklarla ve cinlerle işbirliği yapar bir konuma girerler? |
|
14
|
|
|
|
Allah uğruna savaş ve fetih düşüncesi temelde Musevilikten kaynaklanır. İsrail "vaat edilen diyarı" fethetmeye çalışırken çok önemli bir sorun baş gösterdi: Savaşta elde edilen ganimetlerin şeriata göre paylaşımı. Bu işlemin nasıl yapılacağı çapul mala tahakkuk ettirilecek vergiye kadar Tevrat’ta çok ayrıntılı bir şekilde anlatılır. |
|
15
|
|
|
|
Yunan mitolojisindeki hiç yaşlanmayan ve hep genç kalan nemfler kendilerini şehvet dolu insan başlı atların (Satirler) taciz ve saldırısından korumak durumundadırlar. Ancak, huriler için böyle bir tecavüz tehdidi yoktur. Çünkü, insan başlı atın İslam mitolojisindeki karşılığı El Borak dişi bir attır. Kanatları olduğundan Pegasus’a da benzer, yüzü insan (kadın) yüzüdür. Başında da taç vardır; Satir ile Pegasus’un birleşimden oluşmuştur. O halde, El Borak kısrak olduğundan hurilere saldırması söz konusu olamaz |
|
16
|
|
|
|
Ecdadımız: “Sabrın sonu selâmettir” demiş.
Bu sabra açık bir davettir.
Fakat bu öyle sanıldığı kadar kolay bir iş değildir.
Önceden bunun terbiyesini almış olmak gerekir.
İmanı güçlü olanlar ancak sabrederler.
|
|
17
|
|
|
|
..lambalar eğri, aynalar akrep meleği zaman çarpılmış atın son.....
|
|
18
|
|
|
|
Kaynaklardan ziyade okuyucunun İslami bilinç seviyesinin yüksek olduğu kabul edilerek mümkün olduğunca siyasi bir bakış oluşturulmaya çalışılmıştır. Yer yer kinayelere, kimi yerlerde de alegorik metaforlardan oluşan paragraflara rastlamak mümkündür |
|
19
|
|
|
|
Kadını bu dünyada salt bir seks ve doğurma aracı olarak görüp onu kara çarşafların altına gizleyerek cinselliği yok saymaya karşılık, öbür dünyada abartılı bir seks patlamasını müminlere armağan olarak sunmaya kalkışmak psikotik bir çelişkidir. Ancak, Adler kuramına göre bu bir çelişki olmayıp, önceki durumun "telafi edilmesi" veya dengelenmesi olarak yorumlanabilir. |
|
20
|
|
|
|
Biz Müslümanlar geçen zamanla birlikte değerlerimizden çok uzaklaştık. Kendi değerlerimizi bir kenara bırakarak Batı dünyasının değerlerine dört elle sarılır olduk. Bu durum kültür, sanat ve edebiyatta ağırlıklı olarak kendini gösterdi. Radyo, televizyon ve yazılı basın gece gün demeden bize yabancı değerleri şirin ve sevimli göstermek için uğraşıyor. |
|