Umudu Sağıyorum Nasırlı Bakışlarından
Unutma !... Çizdiğin her resim, sendeki çığlığı sana taşıyacak bir devinimin kınında umut saklı kılıcın gücü ve keskinliğindeki özeti olacak…
"Bütün iyi kitaplar, okunmayanlara göre daha kısadır." - Oscar Wilde"
"Bütün iyi kitaplar, okunmayanlara göre daha kısadır." - Oscar Wilde"
Unutma !... Çizdiğin her resim, sendeki çığlığı sana taşıyacak bir devinimin kınında umut saklı kılıcın gücü ve keskinliğindeki özeti olacak…
"Günler eskiyecek. Mevsimler, seneler, dakikalar yitecek suya bırakılan bir kâğıt gibi. Ve yüzün, yüzümden içte kalacak, bakmış olanın,bakıp göremeyeceği bir gölge gibi. “Acı zamanla tesirini yitirir” tesellisi verilse de, hatırda kalan her acı tazedir."
Sürekli tartışıyorsunuz! Hatta o kadar ki, ara ara ayrılıklarınız ve sonrasında yeniden birliktelikleriniz devam ediyor. Peki neden? Aşık mısınız, alışık mısınız ya da ihtiraslı ve tutkulu musunuz?
Dicle nehri dökülen kanlar ile al rengine döndü. Geriye ise halkın ağzında bir atasözü kaldı: "Sana öyle bir kötülük edeyim ki, Timur etmemiş ola"
Nesine yar nesine nesine sine sine yar sine sine yardı bana yar olan yar gitti kaldım yarım
Sarsıcı bir uzun öykü. Gerçekçi gözlemler, abartısız ama hayal gücüne hitap eden bir alegori. İnsana okurken tamamen farklı duygular uyandıran bir kitap.
Cümle dolaplarını açtım. Naftalin kokmaktaydı. Düş kırıklarım eski bir Anfora içerisinde köşede duruyordu."Tozlanmış" dedim, içimle dışım arası bir fısıltıyla.Eskiden ayakkabı tamircileri olurdu, sokak aralarında minicik dükkanları. Bizimde komşumuz Feride teyzenin kocası Adem amca, ayakkabı tamir eder dururdu bütün gün.İki oğlu vardı babayiğit..İkisini de okuttu nasır tutan ellerinin, kösele
Anladım ki insan en çok sesinde taşıyormuş kendini. Kelimelerin dizgisi bir yana, duyguların sedaları yıllanmış. Belirgin bir bezginlik var sesimde. Yenik bir sızlanma, umutsuz bir sitem dizgilerimde. öfkemde dahi ihtiyar bir anlayış İçimdeki hırlak köpek, kavrayışım, dillendirişim, “çüş eşeğim çüş” diye haykırışım bile yaşlanmış.
Bir varmış bir yokmuş diye başlar bütün masallar.. Masalın sonunu başından haber verir bu söz aslında.. Önce vardır sonra yok.. Masallar güzel ve yardıma ihtiyacı olan temiz kalpli kızların etrafında anlatılmaya başlanır ama masalın sonunu kötü cadılar,kara prensler belirler.. Eğer iyi yürekli bir kahraman çıkar kızı kurtarırsa masal
Korkuyorum… Ölümden, sensiz ömrümü geçirmek fikrinden ve başkalarıyla seni sevmekten; ne olur kızma! En az benim kadar sende biliyorsun sensizliğimi…
Tevbe Suresi’nde, “Allah’ın bizim için yazdıkları dışında, bize kesinlikle hiçbir şey isabet etmez” buyrulur. O halde musibet geldiğinde feryat etmek yerine, Allah’a tevekkül etmeli. Ardındaki hayır ve hikmetleri görmeye çalışmalı.