Bu gece de her gece gibi seninleyim
Seni bu gece de her gece ki gibi seviyorum. Delice, körü körüne...
Seni bu gece de her gece ki gibi seviyorum. Delice, körü körüne...
Özür dileyemiyorsam da senden, son bir nefes ve hayat dileniyorum bir şairden ödün(Ç)alınmış “umut ikliminde” harflerle.
Hayat kadrajında gelememiştik yanyana. Aynı kadrajda yer bulup, hayat deklanşörüne basarak, ölümsüzleştirememiştik bir fotoğrafla. Şimdi aynı kadrajdaydık o hayat köprüsü üzerinde. Ama ne zaman deklanşöre basmaya kalksam; fotoğrafın arka fonuna ya onun yakası yansıyordu, ya da benim. Fotoğraftaki tüm fonların bize ait olduğu bir manzarayı arkamıza alıp, defalarca
Kim sessizliği yığıp gitti üzerime?
Beni paçavralaşmış düşlerimden uyandırıyor, tüm ağırlığıyla bastırıyor bedenime bu küflü hava olanca kimsesizliğiyle. Sen utangaç bakışlarını gizli ihtiraslarını saklamak için takınırken gözlerine, soluyor tüm renkleri doğanın
İşte AŞK da öyle sarar yüreği. Tıpkı sarmaşık gibi var olan en özel duyguyu emer ve güçlenir. Sevgidir bu duygu. İnsanın doğasında ruhunu besleyen tek kutsal duygudur. Aşk onu emer de emer. Beslendikce büyür girdiği yürekte.
“Hani bana sık sık sorardın ya.?. Yeniden dünyaya gelsen ne olmak isterdin “ diye o zamanlar susar cevap vermezdim.
İşte yıllar sonra cevabım : Ben aslında sen olmak isterdim….
NAZAN BEKİROĞLU KALEMİNDEN YÜREĞİMİZDEKİ ÇELİŞKİLERE GÜZEL BİR ÖYKÜ DÖKMÜŞ PAYLAŞMAK İSTEDİM...
Bilmiyorum ne vakit ruha can veren sesini duyacağım
İncin içimde saklı hala gelince pamuk avuçlarına koyacağım
Sen ben ol, ben sen olayım...
Aydınlatalım birbirimizi, sen benim yolum ol, ben senin yolun olayım...
! Yaşanacak güzel günlerin yeminini etmişken; aşk eksikleri tamamlayacakken şimdi dur gitme nasıl denir ki? En güçsüz anlarda yaşamda olman beklenirken gitmen gerekir senin aşk gibi...
Adadım kendimi sevdalara, erkekçe. Hayatımı sundum sana canıma- kalbimi söke söke delice, benim olmayacağını bile bile senin oldum. Mektuplar yazdım anlamayacağını bile bile hayalce, şiirler yazdım ölümüne savaşa gidiyormuşçasına, şairce. Adadım sevdana kendimi erkekçe.
Sana yazılar yazmak bir mayına basmak gibiydi ruhumla sen arasında. Kalsam olmuyor, gitsem çıldıracağım. Bir tek şunu biliyorum bir ömür seni bekleyip sana yazacağım.
"yaşam bir oyuna benzer,istediğimiz kartları elde etmek elimizde değildir;ama iyi oynamak elimizdedir!" (Terence)
İki tane ben oluştu benden o gün. Biri 'ben', diğeri bana düşman olan 'ben'. O gece sabaha kadar gözlerimden dökülen kristal parçacıklarnı toplamaya çalıştım. Ve bu, günler-geceler boyu sürdü... Hızla tükeniyor, eriyor, bitiyordum. Her gün aynaya bakıp tü