Zor Yılar -16-
Şimdinin mega marketlerini hayal edememiş olmaktan dolayı akılsız sayarım kendimi...
"Yarınlar, bugünün henüz kahvesini içmemiş halidir." - Douglas Adams"
"Yarınlar, bugünün henüz kahvesini içmemiş halidir." - Douglas Adams"
Şimdinin mega marketlerini hayal edememiş olmaktan dolayı akılsız sayarım kendimi...
Gözüm uzaklara daldı, gönlüm uzaklara uçtu. “Ah” dedim, “bir kuş olsaydım şimdi, bende uçup gitseydim.”
Bazen bir masalın ardında kaf dağını aşarım,
Genişler ülkem!
Bazen kırk haramiler çalar düşlerimi,
Kalakalırım!...
Sen benim güneşimsin diyen dilinin nasıl bu kadar kolayca dönüverdiğini anlamağa çalışıyorum şimdi. Aylarca konuşacak mı diye yüreğim ağzımda bekledikten sonra şimdi söylediklerin,yüreğimi ağzımın kıyısına getirip duruyor.
Ama kimse bir daha, Nurulhak`a kelepçe takmayacak/takamayacak…
Çünkü Nurulhak Hak`k`a yürüdü
Sevgili Kızım,
Yazını aldım. Okuduktan sonra, cüzdanımda(n) daha sakin duran sana baktım...
Onun senin kucağına, seninde onun yanağına yabancı olduğun; kötü tasarlanmış bir parkta bir kereliğine ve sadece on beş dakikalığına iki buçuk yaşında bir kız çocuğunu öpüp koklamaktır aşk. Bir on beş dakika daha kokusunu alabilmek için kalan ömrünü verme
Okumak bir ruhu teslim almaktır meleğim.
İyi bak emi.
Herşeyi ile sana adanmıştır…
‘Gözlerim Assos benim..’..Bulutlara uzatıyorum ellerimi../Ufukta incelen çizgiyle../ Lesbos (Midilli) geceden yazılan şiirini okuyor gökyüzüne../Güneş parıltısında sevişiyor deniz../
Kuş gribinden nasiplenmiş iliklerle alakalı, gayet bilimsel bir yazı
Yalan dünyada,insanoğlu yaşadıkça gerçek,yaşadığı sürece de gerçeklerden asla sapmamalı düşüncesindeyim,İnşallah da hep aynı düşüncede olacağımdır.Yüce Allahın izni ile.Amin.
Evet sen “.........”’ sun bizim okuldaydın ilkokulda, hatta bir gün gözüme kum atmıştın teneffüste hiç unutmam...
Okulda kız öğrenciler yatılı kalıyordu. Onları yatağa şiirlerimle uğurlayacaktım. Benim için olduğu kadar, onlar için de farklı bir deneyim olacaktı. Doğrusu heyecanlıydım. Elime mikrofonu aldığımda ilk aklıma gelen, benim de bir zamanlar onlar gibi bir
Bu konuda yazmak nereden aklıma geldi ise?Yazdım,umarım,iyi etmişimdir.
Henüz sekiz -dokuz yaşımdaydım. Köyümüze gelen çerçiciden iki tane bilezik , bir çift de küpe almıştım bir gün. Ama kulaklarım delik değildi. Oysa ben, küpeleri takmaya can atıyordum. O halde, kulaklarımın delinmesi gerekiyordu. Bunun
Bu buhranlı güne bu yağmurlu havaya rağmen neşelerinden hiçbir şey kaybetmemiş bu çocuklar en güzel en cici kıyafetleriyle ıslandıklarına aldırmadan kapımıza şeker almaya gelirken aslında bizlere mutluluk getirdiklerinin farkında bile değiller...
Ahmet Ümit