Anlamsız Düşünceler, Cevapsız Sorular!
Gecenin bi yarısı aklıma geldiği için yazıyorum.. İçimdeki şair çocuk serbestsin !
"Yazarlık, kelimelerle uğraşmak değil; kelimelerin sizi delirtmesine izin vermektir." – Franz Kafka"
"Yazarlık, kelimelerle uğraşmak değil; kelimelerin sizi delirtmesine izin vermektir." – Franz Kafka"
Gecenin bi yarısı aklıma geldiği için yazıyorum.. İçimdeki şair çocuk serbestsin !
Gelişen olaylar karşısında bazen nefesimin daraldığını hissediyordum.
Kimseye söyleyemezdim.
Bunu sızısıyla sıkıca yaşamaya çalışıyordum.
Kestane ağaçları, Ağustos böcekleri ve yıldız şekerlerinin hatırlattıkları...
Kaç şişe şaraptan sonra akmayı bırakırsın damarlarımdan, bir günde tüketilmiş kaç paket sigara seni unutturacak dertler verir başıma, kaç yüzden sonra silinir yüzün aklımdan?
Şöyle bir bakın, sadece bakın onlara…
Hesapsızlıklarına, çıkarsızlıklarına ve yüreklerinde göstermeye, vermeye hazır oldukları ürkek sevgilerine…
Bugün mutlu olmalıydım, gün mutlu olma günüydü. Hüzne yer yoktu planımda:)) Derin derin nefesler alıp, temiz havayı depoladım ciğerlerime. Buydu işte yaşamak. Buydu işte aşk!
Kalbinin tertemiz olduğunu iddia edenler..
işte onlar içten içe zifle kaplanmış olanlardır..
Hayatımızdaki anların önemi çok büyüktür, o anları acı ve sıkıntılarımızla harmanlayıp üzülmek yerine o anları değerlendirmek en akıllıca olanıdır
Kendimle sohbet etmemiştim uzun zamandır. Sorular sormamıştım. Peki bu soruların cevaplarını biliyor muydum ben? Ya da cevapları var mıydı?
Bir an kendimizi, hiç, ama hiçbir şeyle (kişiler- kurumlar ) kıyaslamadığımız bir günde yaşadığımızı hayal edelim. Üzerimizden tonlarca yükün kalktığını, adeta kuş gibi hafiflediğimizi hissedeceğiz. İşte o zaman gerçek özgürlüğü tadacağız
Şimdi dilimde mutasyona uğradı her şey, ve zihnimde… Güzel günler görecektik çocuklar, size biz sunacaktık ellerimizle... biz sandık ki, sizin için düşler kurmak yeterli… biz sandık ki yüreğimizin ortasına oturtunca sizin çıplak ayaklarınızı çözüm kendiliğinden gelecek… biz sandık ki şiirler bize cesaret verecek… olmadı elbet ama ne var
Şimdiye kadar, hayata verdiğimiz saatleri geri alabilme lüksümüz yoksa madem, geri kalan ömrümüzü kendimiz için kullanmalıyız derim!
Alçak gönüllü özür sözcükleriyle kendine bağlamayı düşünme beni.. Eğer bu olsaydı aşkın bedeli, aşk, hiç bir zaman yaşanamazdı özgürce..
Ben galiba onun ölümsüz olduğunu düşünüyordum.
Anadolu'yu bu kadar seven, Troya için sağlığını ve tüm yaşamını, hatta akademik kariyerini bile ortaya koyan bu adam ölmezdi canım. Ölemezdi. YOK!
gitmek...Alıp başını gitmek..Kimseye hesap vermeden,kimseyi üzmeden,incitmeden gitmek...