Liyakat / İşinde Ehil Olmak ve Gerçekler
Merhaba.. Liyakat / İşinde Ehil Olmak Ve Gerçekler , başlıklı yazımda bazı gerçeklere dikkat çekmeye çalıştım.. Yorumlarınızı beklerim ..
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Merhaba.. Liyakat / İşinde Ehil Olmak Ve Gerçekler , başlıklı yazımda bazı gerçeklere dikkat çekmeye çalıştım.. Yorumlarınızı beklerim ..
Eskişehir, Çifteler Köy Enstitüsü, 1944-45 Ders-yılı çıkışlı bir köylü çocuğuyum. Bu güne değin bastırabildiğim 7 kitabım oldu. Daha bastırılmaya hazır 30 kitaplık birikmiş yazılarım var. Dar olanaklarımı da bu 7 kitabımın basımı işine harcayıp tükettiğim için, bekleyenleri bastıramıyorum. Şu an sıfır-dayım.
Ülkemiz kendi kabuğunu kırmada ne yazık ki, Doğu Avrupa ülkeleri kadar başarılı olamadı. Sürekli devekuşu gibi kafamızı kuma sokup, “EN BÜYÜK TÜRKİYE!” sloganlarıyla yıllarca kendimizi avuttuk durduk. Dışarda ne olup bittiğini, hakkımızda ne tür planlar kotarıldığını, bunlara karşı ne tür önlemler alınması gerektiğini bir türlü göremedik ya da
Sinemanın kitle iletişim aracı ve bir sanat olarak karşılaştığı iletişim engelleri nelerdir? Bu yazıda film ve seyirci arasındaki sinemasal iletişim engelleri tanımlanmaya ve bunların nasıl aşılacağı üzere fikirler geliştirilmeye çalışılmıştır.
Merhaba. Demokratik Cumhuriyet Hareketi başlıklı yazımı görüşlerinize sunuyorum, yorumlarınızı beklerim.
Kavram ve tanım olarak pek çok yerde karşımıza çıkan bir olgu, emperyalizm. (1) Emperyalizm Latince: İmperium, imparatorluk kelimesinden türemiştir. Gerçektende, imparatorluğunu genişletmek ya da kendi hegemonyasını bağımsız olan başka ülkelere zorla kabul ettirmek isteyen bir devletin güttüğü politikaya denir. Başka kaynaklarda, sömürgecilik, yeni sömürgecilik olarak da ifade bulur...
Yöneticilik, hüner gerektiren meşakkatli bir iştir. Çünkü insanları memnun etmek, doğru yönlendirmek, verimli çalışmalarını sağlamak sanıldığı kadar kolay bir şey değildir. Bu sadece okumakla, yani eğitimle gerçekleştirilemez. Kişinin şahsiyeti ve olaylara yaklaşımı çok önemlidir. Sert mizaçlı olmak her zaman otoriteyi sağlamaya yetmez. Hatta çok kere iticiliğe zemin hazırlar.
Ölüm bin bir çeşidi var, değişik, parça parça, hafif ve korkutucu...
Kimisi evinde ölürken, kimisi savaşta ölüyor; kimisi trafik kazasında ölürken, kimi ameliyat masasında;
kimi eğlenirken , kimi ise alın teri daha kurumamışken...
Konuşmacıların üzerinde durdukları noktalardan biri, toplantıya genç kuşaktan pek az kişinin katıldığı yönündeydi. Aynı benzer durumun Ödemiş ADD toplantısında da dile getirilmesi gösteriyor ki, 12 Eylülcü Paşalar amaçlarına ulaşmışlar! Gençliği siyasetten uzaklaştırmışlar. Ya bizim kuşak da giderse ne olacak, bir bilen varsa çıksın ortaya.
Yazarlık adı konulmamış bir işçiliktir. Mesaisi olan, çalışanı yoran, bunaltan, stresi olan, zevk veren, emek isteyen ve sorumlulukları olan bir işçiliktir. Her iş gibi kuralları ve şartları vardır. Başarılı olmak içinde hassasiyet gerekir. Her iş gibi yazarlıkta da başarı ve başarısızlık vardır. İşini en iyi yapan başarıyı göğüsleyendir.
OĞUZ ATAY 'ın TUTUNAMAYANLAR romanı hakkında
Kişiliğin oluşumu hangi faktörlere bağlıdır, direkt ailenin katkısı tartışılamaz ise, o zaman dolaylı olarak çevrenin etkisi hangi ölçüde etkilidir.