Omega
Omega; ne en güçlü bi alfaya boyun eğer, ne de en güçsüz alfacığa katılıp kendini güvende hissetmeyi tercih eder.
"Yarın 30 Ekim olacak ve ben hâlâ 'yarın yaparım' diyenler arasında olacağım. En azından tutarlıyım." - Franz Kafka"
"Yarın 30 Ekim olacak ve ben hâlâ 'yarın yaparım' diyenler arasında olacağım. En azından tutarlıyım." - Franz Kafka"
Omega; ne en güçlü bi alfaya boyun eğer, ne de en güçsüz alfacığa katılıp kendini güvende hissetmeyi tercih eder.
Sempozyumun açılış konuşmasını Yrd Do. Dr Zeki Akçam yaptı. Akçam konuşmasında: " Düzenledikleri sempozyumun amacının Kıbrısta, Osmanlı Döneminden önce Türk varlığının olup olmadığını tartışmak, gerek sivil, gerekse askeri bakımından adada Türk varlığından söz edilip edilmeyeceğini konuşmak olduğunu söyledi.
YZ
Suriyede yeni bir süreç başlayacak ve bu süreçte olacaklar hakkında dilerim ben yanılırım, Suriye halkı da çok mutlu olur fakat öyle olmayacak gibi görünüyor demeden de edemeyeceğim.
Kerem Eksen
Koyun gibi ya bu salakları tekrar tekrar destekler, bir şeylerin değişeceğine inanırsınız bu bir seçenek Ya da...
AKP toplum gözünde itibar yitirdikçe muhalefet harekete geçiyor ve son derece akıllıca saçmalayacak AKP'ye destek oluyor. Sanırım halkın "Danışıklı dövüş" dediği tam da bu.
Vatandaş gariban, vatandaş perişan, derdine dert katıyor,
Zenginler, zenginliğini ona katlıyor, elense yapıp öylesine yatıyor.
Fakir, fukara ekmek derdinde, işsiz, aşsız yetim kalıyor.
Bilmiyorum artık milletin bu vebalini kimler alıyor?
Çok hazindir ki, kendisini devlet zanneden ve devletin başına çöreklenen çoğunluğu cahil, sözde politikacı ve devlet adamları, Platon’un adını bile duymamışlardır…
İlden ile telefon sohbetleri de öyle, aynı şekil de sürüp gidiyor. Adam bir yakınını arıyor cep telefonundan ya da sabit telefondan. O anlatıyor öbürü anlatıyor. Dedemgil nasıl? İyi işte ne olsun? Sen nasılsın, hanım nasıl? O da iyi yanımda selam eder sana ve yengeye... Tamam, sohbet gayet güzel
Muhalif-muvafık, yerli-yabancı her seviye ve kademeden, konuya ilişen herkesin müşterek düşünce, tespit ve kanaatine göre, Türkiyede; Ekonomi, eğitim ve adalet ağır bir buhran veya kriz içindedir. Bütün alametlerini hepimizin gördüğü, bu kriz artık milli çap ve seviyeye gelmiştir. Bu durumu görmeyenlere ne sözümüz olabilir? Ya da görmek istemeyen
Sadece milletimizin evlatlarını birbirlerine düşürmekle kalmadılar, kadim kelimelerimize ve kavramlarımıza da hiç acımadan kastettiler.
Oldum olası hatıra türündeki kitapları sever, büyük bir keyifle ve iştahla okurum. Çünkü onlar roman ve hikâye gibi kurgu değiller. Hayatın ta kendisidirler. Perihan Akçay Hanımefendi tarafından kaleme alınan "Bir Nihan Heybe" de bunlardan birisi.
Memet Amcam nasıl mı diyon? Eh işte, orta şekerli. Biletlerine amorti bile vurmadı Memet Amca’nın. “Fukara gece hırsızlığa çıkacakmış, Ay akşamdan doğmuş.” hesabı, şans mı var bizde? Belki çıkar diye umutla bekliyodu, ordan da havasını aldı. “Aman, boşver! İyi ki çıkmamış para. Milli piyango harammış, günahmış; zaten senin
Sema Kaygusuz