O Parti
Takip edilmesi ve desteklenmesi gereken şey fikirlerdir... Eğer ki inatla fikirleri bırakanın sadece mirasları takip ediliyorsa bu yolun sonu hep hüsrandır.
"“Yazarlık, camdan bir kale inşa etmektir: Kırılgan ama kimse nazik olmaya yeminli değil.” – Franz Kafka"
"“Yazarlık, camdan bir kale inşa etmektir: Kırılgan ama kimse nazik olmaya yeminli değil.” – Franz Kafka"
Takip edilmesi ve desteklenmesi gereken şey fikirlerdir... Eğer ki inatla fikirleri bırakanın sadece mirasları takip ediliyorsa bu yolun sonu hep hüsrandır.
Gelin kaynana ve de görümce muhabbetlerinden artık gına geldi Bir taraftan da doyum olmuyor bu tarz muhabbetlere
Siyaset kendi gibi düşünmeyeni eleştirme ve çamur atma sanatı değil, aksine suçu biraz da kendi desteklediklerinde arama sanatıdır.
Düşünce üretmenin dost-düşman kodifikasyonu altına konulması, düşünce üretilmesini çok kısıtlamakta, hatta çok kereler engellemektedir. Bunun günümüzdeki en büyük örneği, Atatürk ismi etrafında oluşturulan cepheleşmedir. Türkiyenin siyasi şartları, Atatürk üzerinde zihinsel egzersizler yapılmasını cidden son derece çok zorlaştırmaktadır. Bunun, normal ve sıhhatli bir durum olduğunu söylemek mümkün olamaz.
Amaçlarımızdan biri de ülkemizdeki başarılı sporcuları ikinci veya üçüncü ülkelerde yapılan yarışmalara katılmalarını sağlamak ve onların ülkemizi en iyi şekilde temsil etmelerini sağlamaktır.
Fakat bir fikri çalışma için imla asgariden bir durum iken, bir makale için tüm hücceti ile belirecek bir imla o makale için asıl olan hedef değildir.
Görmüyor muyuz sitelerde edebiyat parçalayanları, edebiyat yapıyoruz ya da şiir yazıyoruz diye her şeyi birbirine karıştıranları... Adı sanı çok büyük gibi görünen, gösterilmeye çalışılan bir sürü sanatçı müsveddesi diyebileceğimiz bayan ya da erkek yıllardır televizyonlarda, sosyal medya da edebiyatın içine etmeye çalışarak edebiyat parçalamıyor mu?
Sayın Cumhurbaşkanımızın eğitimde altmış yıllık özleminden bahsediyor bakan. Bu ülkenin son yirmi yılını kimin yönettiğini sormak istiyorum.
Sadece milletimizin evlatlarını birbirlerine düşürmekle kalmadılar, kadim kelimelerimize ve kavramlarımıza da hiç acımadan kastettiler.
Tarihte birçok filozof, bütün kötülüklerin anasının cehalet olduğunun altını çiziyorlar. Ferdî cehalet, kişinin kendisini ve yakın çevresini felâkete sürükler. Toplumsal cehalet ise askerî savaşlara, yıkımlara ve on binlerin ölümüne sebep olur.
Oldum olası hatıra türündeki kitapları sever, büyük bir keyifle ve iştahla okurum. Çünkü onlar roman ve hikâye gibi kurgu değiller. Hayatın ta kendisidirler. Perihan Akçay Hanımefendi tarafından kaleme alınan "Bir Nihan Heybe" de bunlardan birisi.
Yazmaya Dai̇r Temel Şeyler