Sanatçılar ve Ölümlüler
Zeus' a şükürler olsun ki , Onlar biz ölümlüleri hoşgörmeyi çoktan öğrendiler....
Zeus' a şükürler olsun ki , Onlar biz ölümlüleri hoşgörmeyi çoktan öğrendiler....
O geldi...
Ne olduysa ondan sonra oldu...
Türk toplumu bir sınıf toplumu değildir!
Toplumun katmanları arasında çok dinamik bir dikine hareket vardır.
Toplumdaki farklılıklar ise sınıfsal değil de, kişilerin görgü seviyesine bağlı olarak oluşmaktadır.
Acaba insanlar neden bu hali aldılar..
Neden duygusuz ve sevgisizler
gülmek için neden bir neden ararlar
sevgileri neden eksik tir
aşkları bitik...
Toprak kokar Karadeniz kadınının elleri… Kınalı parmakları aş ve iş’te yara bere olmuştur hayatla mücadele eden bu yiğit savaşçıların. Odun kesip taşımak, çay toplamak, tarla kazıp biçmek, inek sağmak, fındık toplamak, evin işlerini görmek…. Bunlar Karadeniz’de kadının bitmek tükenmek bilmeyen işleridir. O eli öpülesi kadınların bu işlerden emekli
Belki sizin bizim haberimiz yok, kim bilir o paralarla ne okullar yapıp, kaç binlerce çocuk okutuyor. Kıl olduğu, çorabı kaçmış, kimlere çorap alıyor kim bilir? Az gelişmiş bölgelerimizi gizli saklı ziyaret edip, kız çocuklarının maruz kaldığı onca açlık, onca cahillik, onca tecavüz, onca töre cinayeti, dağlarca haksızlık, derinlerce
Hep şikayet ederiz şehir hayatından ama tatillerde bile kalabalık şehirleri tercih ederiz.
Mahallendeki güzel kızların adını, nerde oturduklarını bilirsin belki ya da okulundaki kızları nasıl baştan çıkarabilirimi belki de derslerinden, sorumluluklarından daha fazla düşünmüşsündür.
Ah bayanlar, makyaj malzemesi çeşitleri, bu yılın moda çizgileri ve renkleri sorulsaydı duraksamadan cevaplayabilirdin belki,ama aynı apartmandaki komşularını bilmeyen sen elbet ortadoğu ülkesi olarak
Hep derim: İnsan ilişkileri zor. Narsist yanımız peşimizi bırakmadığı sürece belli ki daha çok üzüleceğiz. Soğukkanlı, sağ duyulu, sabırlı, hoşgörülü olmak işin en can alıcı noktası. Ölümcül olmayan her şeyin çözümü var. Yeter ki çözmek isteyelim.
Gözler, eller, yüzler, bakışlar sürü sürü... Hiçbirinde yok bir anlam ve bütünlük. Hepsi bütünüyle masal kitaplarındaki yaratıklar gibi. Sürü sürü yüzler başıma üşüşen gagaları kocaman kuşlar gibi. Yırtık bir gömlek kalır geride bana hediye edilen. Bağrımı açtıklarım, göğsüme indirir bir yumruk.
‘’Kadınlar çiçektir.’’ derler. ‘’Kanla sulanmasın, yalanla oyalanmasın bu çiçekler.’’
Kimdir bu çevreciler? Ne yer ne içerler? Nelere karşı, nasıl mücadele verirler? Bu bahsi düşünürken Avrupanın çevreye bakış açısını ve Türkiyenin nükleer santral yapmak için çırpındığı şu dönemleri kafamdan film şeridi gibi geçirirken aniden kelimelerin de boğazıma dizim dizim dizildiğini sizlere bilmecburiye söylemek zorundayım
Günlük yaşamımızda ne kadar çok gereksiz, haksız, durumlarlarla karşılaşırız da; acaba kaçımız bu yanlışlığı düzeltmek için girişimde bulunuruz?
... insanda biyolojik olarak eşcinsel eğilim yoktur ve eşcinsel kimlik, olması gereken cinsel kimlikten sapmadır. Bu sebeple eşcinsellik, toplumsal olarak onaylanmamalıdır."
Sizlere sunulan hayat çizgisinde yürümek zor geliyorsa, üzerinize bol duran kişiliklere büründürülmeye çalışılıyorsanız ve aklınız doğru ile yanlışı ayırt edebiliyorsa, içinizde ukdeleriniz kalmaması adına HAYIR demeyi bilmelisiniz…
Genler ve davranışlar arasında bağlantı iddiası bilimsel değildir. İnsanı, ipleri genlerinin elinde olan bir "kukla" gibi tanımlayan bilim dışı yaklaşım, materyalizmin insanlık için ne denli yıkıcı olabileceğinin göstergesidir.
ÖrtmNim sEn Bize oKuMA YzMa ÖretTİN. S.s by XD”
“Hay öğretmez olaydım. Kiiim ben mi! İyi de yavrum ben senin okuyup yazdığın dili bilmiyorum ki! Sonra parmak kaldırmadan ulu orta feyzbOkıma niye yazıyorsun çocuğum? Velilerinize söyleyin beni arkadaş listelerine eklesinler. Tüm “Gayret ederse başarabilir”lerimle, “Aslında çok
Bir palto kaç para? Üşüyorum, değerim buz olmak... Arkadaşlarım nerede? Mangal yürekli insanlar nerede, sıcak ellerini uzatsınlar bana. Üşüyorum. Herkes neşeli şarkılar eşliğinde çayını yudumlamakta. Simit satsam, züppelerin ite kediye benzeyen çocukları dalaşmakta bana. Herkes gücünün yettiğine aslan ya da paşa. Tüm krallıkları yıkmak istiyorum şu an şu
Ülkemizde pek çok okulun değişik periyotlarda çıkardığı okul dergileri vardır. Bu dergiler okulların dışarıya açılan penceresidir. Bu dergilerde ilk yazılarını ve ilk şiirlerini yayınlama imkânı bulanlar arasında geleceğin şair ve yazarları da vardır şüphesiz. Bunu düşünerek her okulun bir dergi çıkarmasının elzem olduğuna inanıyorum. Hatta Milli Eğitim Bakanlığı,