|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katılımı |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Sonra Bir Gün
Ahmet Zeytinci
Öykü > Gülmece (Mizah)
Bir varmış, iki yokmuş, üç varmış dört yokmuş, beşin bu işler ile hiç alakası yokmuş, beş o sırada senelik izindeymiş. Develer tellal, pireler berber iken, yavru pireler berber çırağı iken, hem develerin tellallığına hem pirelerin berberliğine, hem de yavru pirelerin berber çıraklığına itiraz çokmuş. İtiraz çoksa da hem develer, hem pireler, hem de yavru pireler hiç mi hiç umursamamışlar bunu. Masal bu ya, adı üstünde işte masal, sen de oku bakalı
[DEVAMI]
|
|
|
• İzEdebiyat > Eleştiri > Türkiye |
221
|
|
|
|
Bunların tek derdi senden benden kazandıkları paraları korumak, vergi müfettişlerinden uzak durmak, reklam gelirlerini muhafaza etmek, sponsorları ürkütmemek olmuş. Ye babam ye. |
|
222
|
|
|
|
yönetenlerin bazen öfkeyle konuştuklarını,kızdıklarını,birilerini suçladıklarını görünce, naçizane bu saptamayı yaptım! |
|
223
|
|
|
|
“SELAMIN HELLO” bende on nokta şiddetinde deprem etkisi yaratan konuşmayı aynen size aktarıyorum.Tarzan’ım kızmasın ama; tarzanca kelimelerle başlayan selamlaşma şöle devam ediyor. “ Selamın hello,ayyy…!! sen bukün ne dadlusun şegerim.Wayy bende seni sefiorum şegerim…. |
|
224
|
|
|
|
İMF bu güne kadar kriz yaşayan ülkelerin ekonomilerine müdahale ederken,ekonominin sosyo-ekonomik yönünü göz ardı ederek,kendince tespit etmiş olduğu kriz politikasını her ülkede aynı şekilde uygulamıştır |
|
225
|
|
|
|
Hilmi Yavuz'un Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti kültürleri arasındaki ilişki, etkileşim ve önerilerini içeren önemli bir kitabı şimdilerde okumanın tam zamanı. |
|
226
|
|
|
|
Ne utanmaz yaratıkmış bunlar!
Hayadan, ardan ,namustan nasipsiz yaratıklar!
Bir de bunların siyasi uzantıları var elbette.
Onlar da şehit kanları üzerinden siyaset yapmanın
hesabında olanlar.
|
|
227
|
|
|
|
Günümüzde futbol bir heyecan ve göz zevki olmaktan öte bir endüstriye dönüştü. Futbol artık sadece futbol değil. Bu piyasada büyük paralar dönüyor. Dünyanın gözü kulağı futbolda artık… Futbolla yatıp futbolla kalkıyoruz. Dünyanın büyük takımları büyük şirketler kadar kazanıyor. Günümüzde futbol kulüpleri de borsaya açılıyor. Özellikle transfer dönemlerinde futbol piyasasında 200 milyar dolarlık para akışı gerçekleşiyor. Bazı ülkelerin bütçesinden daha büyük bütçeye sahip dünya kulüpleri var. Dünyanın en zengin futbol takımı olan İngilizlerin efsanevi Manchester United’ının bugünkü değeri bir milyar sterlin, yani yaklaşık 982 trilyon TL’yi buluyor. Fabrikalar gibi, onların da çalışanları, tesisleri, ihracat ve ithalat işleri var. Büyük rakamlar dönüyor futbol piyasasında. Futbol bulunduğu yeri kalkındırıyor. Büyük paralarla yapılamayacak reklâmlar futbol aracılığıyla çok daha etkili olarak yapılabiliyor. Dünya Kupası ve Avrupa Kupası organizasyonlarında büyük paralar dönüyor. Reklâm gelirleri, bilet satış paraları, televizyon yayın ücretleri toplanınca futbolun büyük şirketlerden daha fazla kazandırdığı açıkça görülüyor. Futbol bacasız fabrika gibi…
|
|
228
|
|
|
|
Genel af tartışması ve bunun götürecekleri lütfen mantıklı düşünelim... |
|
229
|
|
|
|
“Biliyor musun Ayçe Hanım, birbirini hiç tanımayan sanata eğilimli gençler, aynı şairi ya da yazarı sevmenin sonucu dostluk kurarlar, saygı dolu sevgilerle başlardı birliktelik.” dedi Haldun Taner. Doğruydu bu. Çok tanık olmuştum bu denli başlayan birlikteliklere. |
|
230
|
|
|
|
Efendim “çok söz yalansız, çok para haramsız olmaz.”diye bir atalar sözümüz var. Belki buna hemen itiraz gelebilir ;ama bilindiği üzere atasözleri binlerce yıllık tecrübelerden doğan kristalize sözlerdir. Birilerine dokunsa da bu sözü yadsıyamayız. Bu yazıda insanların zenginliğini, çok mal sahibi, olmasını eleştirmeyeceğiz.
|
|
231
|
|
|
|
Günümüz Türkiyesinde, bu gün de referandumda “Hayır” denilecek mi, denilmeyecek mi tartışması yaşanıyor.
-Bir yanda “Hayırcılar”,
-Diğer yanda “Hayıra Hayır” diyenler var.
Kılıçlar çekilmiş, söylenmesi gerekenler söylenmiş ya da söylenecek…
Kıyasıya bir mücadele.
Her şey unutulmuş, referandumla yatılıp referandumla kalkılır olmuş.
Gariban vatandaş, sonuç ne çıkacak diye düşünmekten açlığını bile unutmuş.
İşsiz vatandaş, iş aramayı referandum sonrasına bırakmış,
|
|
232
|
|
|
|
Kanaatimce bir göz ucuyla da olsa tepeden aşağı doğru bakmak lazım mevcut duruma. İkibinsekiz yılının ilk ayının sonuna yaklaşırken hala deniz politikası olmayan bir zoraki deniz ülkesinde yaşıyoruz. Deniz politikası, deniz stratejisi ya da daha da önemlisi denize dair bir vizyonu olmayan iktidarlar zinciri sayesinde hala Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti için levrekle patlıcan arasında ya da denizle toprak arasında hiçbir fark yok. Patlıcanın bakanı levreğin de bakanı. Çit sürenin de, gırgır çekenin de bakanı. Oysa, Kadından ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı, Sporun Bakanı, Avrupa Birliği’nin Bakanı… her şeyin bir bakanı olduğu düşünülürse pek imkansız görünmüyor bir de Denize Bakan Bakan olması… |
|
233
|
|
|
|
“Doğru olan “ı yapmayan “susmayı” tercih eden aileler kara bir kadercilik anlayışıyla hareket ettiklerinde zannediyorlar ki bu olayın vebalinden kurtulacaklar. |
|
234
|
|
|
|
Gezi Parkı eylemlerinde protestoculara müdahale eden Çevik Kuvvet polisi ilk kez konuştu. |
|
235
|
|
|
|
Direnişini , fikrini , sesini , sadece karşı olmak için tüketme . Bu seni tüketir . Üret . Ne olursa olsun , üret ....
Durmadan isteyen , durmadan tüketen canlılar olmadan yani insan olarak yaşamak da mümkün . Aşk , fikir , emek , üret . Bunları paylaş . Yapıp da mutsuz olursan , bana küfret ama lütfen güzel bir Küfür üret . |
|
236
|
|
|
|
Gerçi bu yazı asılıncaya kadar gündem çok ilerleyecek, zaten daha ben yeni bitirmiştim ki, gelişme oldu ama inanın bu hikaye bitmeyecek.
|
|
237
|
|
|
|
Avrupa'nın bizi neden sevmediği Türk halkı tarafından sürekli
sorgulanmıştır.Ama, bu konuda en ilginç ve gerçekçi yaklaşım ülkemizde
uzun yıllar yaşayan bir Avrupalı tarafından ortaya konulmuştur |
|
238
|
|
|
|
Burası Türkiye,burada her şey olur,diyelim mi?
Demeyelim,Burası Türkiye,burada böyle şeyler olmaz diyeceğimiz günler
çok uzak değildir umarım.
|
|
239
|
|
|
|
merhamet ve vicdan sömürücüleri |
|
240
|
|
|
|
güneş doğmuş ülkemin üzerinde.......
bulutların arasından çıkarak. Ya Rab! bu bizmiyiz... bu ağlayışlar bu kin bu öfke de ne..
yoksa bu mutluluk gözyaşlarımız mı bizi sınayan... |
|
|
|