"Yazmak, düşüncelerimle dövüştüğüm tek ring; ve evet, bazen düşünceler ağır siklet, ben ise boksör çırak." – Franz Kafka"

Yûşa Irmak

Kıskanmak

Boş lafları satın alan ve ne konuştuğu hakkında en küçük bir fikri olmayan geveze insanları oldu bitti sevmem. Yani bana yapılacak en büyük işkence, herhalde çenesinin şirazesi kaçmış birini uzun süre dinletmek olurdu. Böyle birine katlanmaya mecbur kaldığımda ruhum daralır ve üstüme garip bir fenalık çöker. Daha da

Caz Müziği ve Hüzün

Behçet Necatigil (Mehmet Behçet Gönül)den ilhamla söyleyeyim bazı aşklar nasıl bazı yaşları beklerse kimi dizeler de anlaşılmak için bazı zamanları bekler imiş

Cahit Sıtkı Bugün de Yarın da Okunacaktır

Geçen gün Cluphouseda benden üç yaş büyük Özgür kardeşimle biraz gevezelik ettik. Kendisi öyle yazıp çizemez ama iyi bir okurdur. Özellikle edebiyat alanında yeni çıkan eserleri, eserlerin sahiplerini hem tanır hem de takip eder. Hatta yeni kalemşörlerden birkaç isim söyleyip sonra güzel bir dille de savundu. -ben kimseyi

Kendi (M) ile Tanışmak

Bir varmış bir yokmuş diye başlardı masallar İlk önce var olması gerekenler anlatılır, arkasından olmaması gerekenler sıralanır, sonra büyük sevinçle dolan minik yürekler anlatılan masalın huzur verici içtenliği ile gözlerini kapatır tatlı hayallerle uyurlardı

Sistematik Yalnızlık

Hitler Almanyasının yaptığı canavarca katliamların bir diğeri de Yahudilerin Holokost dediği: Engellilerin Öldürülmesi hadisesiydi Üstün Alman ırkı için; fiziksel, zihinsel açıdan bir takım özelliklerini yitirmiş insanlar ve özellikle de yaşlılar, yararsız oldukları düşünülerek Nazilerce yaşama hakkı tanınmamıştı. Bu yüzden üstün Alman ırkı için tüm kurbanların cesetlerini krematoryum denilen

14 Şubat + 14 Şubat = 28 Şubat

Bu ülkede canım medyanın 14 Şubat Sevgililer Günü hassasiyetini ve konunun ne kadar popüler oluşunu artık hepimiz biliyoruz 2021 yılı Sevgililer Gününün pazar gününe denk gelişi, pandemi münasebetiyle sokağa çıkma yasağı hem yurdum medyasında malzeme eksikliğine hem de tüm sevgililerin canını sıkmış olabilir. Aslında 14 Şubat değil de

Dr. Fıratın Haşiyesine Haşiye

Sanıyorum şubat ayının 1. gününde İman, Şüphe Götürür Mü Dr. Fırata Yanıt? başlığı altında hafta sonu büyüklerimizle sosyalleşme işini Zoomdan gerçekleştirdiğimizi, burada Dr. Fırat hocamızın, Erol Güngöre atfederek öne sürdüğü bilim şüphedir ilkesi üzerinden Hayatın içinde yaşadıklarımızdan, alışkanlıklarımızdan, inançlarımızdan, hatta iman ettiklerimizden şüphe duyarak bakmak etrafa, sorgulamak, sorgulamak

Sevgili Arkadaşlar Dersimizin Adı; Sekülerleşme

Efendim bendeniz hala bir felsefe öğrencisiyim. Bu alanda okumalarımı da kendimi geliştirmek ve doğru olanı tercih etmemde bana ışık tutması için yapıyorum. Bu nedenle Felsefe bölümünü bitirmeyi hiç düşünmedim. Zira kendimi öğrenci görmek ve hissetmek daha özgür düşünmemi ve daha özgür ifade etmemi sağlıyor.

Bir Cumartesi Akşamı,

Bu hayatta iki şeyi çok severim, birincisi; ruhum, özüm, kelamım, hitabım, canım, cananım, nigar yüzlü, Bestemin dudaklarından dökülen herhangi bir şiiri dinlemek, ikincisi kitaplığımdan elime aldığım o kitabı okumak

Bir Yurdu Sevmek

İlkokul çağlarımızda sevdirilmişti bu yurt bize Hem de siyah önlüklü, beyaz yakalı, kafalarımız üç numara asker traşlı, tüm okul öğrencilerinin ip gibi dizilip hep bir ağızdan gür bir sesle: Yurdumu özümden çok sevmektir diye
Öğretmenimiz sesi gür bir öğrenciyi yüksek bir yere çıkartır, ona başla diye

İman, Şüphe Götürür Mü? Dr. Fırat'a Yanıt

Pandemi münasebetiyle her hafta sonu sosyalleşme işini biz de birçok insan gibi Zoomdan gerçekleştiriyoruz. Bu görüşmeler kısa da olsa hem hal hatır soruyor, hem de arkadaşlarla fikir teatisinde bulunuyoruz.
Bu görüşmelerin bize kattığı çok şey olduğunu düşünüyorum. Hem bağlarımız kopmuyor, hem de cidden yeni ve güzel

Acı Aş

2020 yılında yaşanılan birçok olumsuzluk ve ilahi ikaz milletçe hepimizi perişan etmişken, 2021 yılında güzel günler göreceğiz diye düşünenleri 2021 yılının daha ilk aylarında ters köşe yaparak en iyi savunma hücumdur taktiği gereğince toplum en hassas sinir uçlarına basmaya, ipleri germeye çabalıyorlar Ve korkarım ki bu çabalarından da

Osmanlının Son Paşası: Enver Paşa

Asya Türklerinin fetihlerle kazanılan topraklarda ve adaletli hükümlerle elde edilen insan toplulukları üzerinde kurdukları tarihinin en uzun ömürlü devletinin son günlerinde genç bir asker dikkatleri çekiyor
Enver Paşa
Osmanlı Devletinin son Harbiye Nazırı yani şimdiki karşılığı ile Milli Savunma Bakanı Enver Paşa

"Acemoğlu Köprüsünü Bir Melek Beklermiş"

Zaman denen girift bilmecenin bir dönemecinde Sancak Merkezi olan Kemahtan Erzincana doğru giderken, hemen yanınızda size vefalı bir dost gibi Fırat Nehri refakat eder. Bu ahbaplık; mevsimine göre kabına sığmayan acele ve köpüklü sularındaki ürperti veren korkuyla olabildiği gibi, yorgun ve durgun akışındaki kemaliyle ömrünün hazanını yaşayan bir

Atatürk Üzerine Bir Kaç Kelam

Düşünce üretmenin dost-düşman kodifikasyonu altına konulması, düşünce üretilmesini çok kısıtlamakta, hatta çok kereler engellemektedir. Bunun günümüzdeki en büyük örneği, Atatürk ismi etrafında oluşturulan cepheleşmedir. Türkiyenin siyasi şartları, Atatürk üzerinde zihinsel egzersizler yapılmasını cidden son derece çok zorlaştırmaktadır. Bunun, normal ve sıhhatli bir durum olduğunu söylemek mümkün olamaz.

Cem Yılmaz Neyimiz Olur?

Bu yazımdaki fikirlerimden dolayı birçok arkadaşım olayı teknik açıdan incelemeyip duygusal olarak ele alıp direk üstüme gelip beni de Cem Yılmaz gibi linç etmeye çalışacaktır diye düşünüyorum. Ancak doğru doğrudur, yanlış da yanlış. Bunun ötesi yok baştan söylemiş olayım.
O halde şimdi doğruları yazma vakti. Kimdir

Bilgeler ve Balıklar Kitabı Üzerine

20li yaşlarımda kitaba olan ilgimin artması yüzünden çok sıkıntılar çektim. Gerek kitap almaktaki imkansızlıklarım gerek bahşirelerle satın aldığım kitapları vakitsizliğim ve uğraşılarım yüzünden okuyamamışlığım beni hep hüzünlendirmiştir. Hatta çoğu kez satın aldığım ama okuyamadığım kitaplarımla özellikle geceleri göz göze geldiğimde seni okuyacağım az sabırlı ol dediğimi, kitabımın da

Başa Dön