Pazartesi günü haber merkezinde arkadaşlarla birlikte çay sigara muhabbeti yaparken bir arkadaş zamanında Kenan Işıkla yapılan bir röportajın giriş yazısında, (sanırım Kenan beye genç kızların gözdesi olduğunu söylemiş olmalılar) ben emin değilim diye yazdığını, genç kızlar Tarkana yaptıkları gibi bana dokunmak için üzerime atlamıyorlar filan diye demeç verdiğini söyledi
Arkadaş bir magazin haberi olan bu durumu konu ile bütünleştirip kadın erkek analizi yaparken gözümün önüne Kenan Beyin şu an ki hasta hali gelince hem üzüldüm, hem de gülümseyiverdim
Tarkanın Tarkan olduğu o yıllarda çıplak göğsüne yakın çekim yapılan klibi hatırladım sonra. Tarkanı medyanın cilaladığı o dönemlerde sanıyorum ben de yirmili yaşlarımda filandım. Tabii o zamanlar da şimdi de çoğu müziği hala bana hitap etmiyordu Bir türlü abimizin tarzını sevmemiştim. Üniversiteden çok yakın arkadaşlarımızdan Özlem ve sevdiği oğlan Kerem de Tarkanı benim gibi sevmiyor hatta sevenlerden bile nefret ediyorlardı. Nasıl denk geldi tam olarak hatırlamıyor olsam da Özlemin olduğu fakat Keremin olmadığı Beşiktaşta bir kafenin bekleme salonunda televizyonda Kral TV seyretmek zorunda kaldığımızda Özlem bana dönüp:
-Yuşa sana bir şey itiraf edeyim mi?- dedi.
Hayır olsun Özlem eğer çok özel bir konuysa etme sonra pişman olursun- dedim.
-Biliyor musun şu saatten sonra Tarkanı bende seviyorum- demez mi?
-Nasıl yani! Anlamadım bu sevginin sebebini- diye sorduğumda:
-Bizim öküz Kerem dün televizyonda Ayşegül Aldinçin klibinde dans ederken kadının iç çamaşırının görüldüğü sahneyi bana da gösterip sonra ne kadar muhteşem bir kadın olduğunu söyledi. Ve sanırım bu durum benim ayarlarımı bozdu. İşte bu hasetlik yüzünden sırf siz erkek milletinin gönlü kırılmasın diye susuyordum amma artık hiç susmayacağım.- demişti.
Önce Özlemin içi yanıyor da böyle konuşuyor filan diye düşündüm. Fakat hayatımda kadın erkek ilişkilerinde bir kadının kıskınma duygusunun en ince ve kırılma anlarını ilk o zaman anlama, tartma şansı elde ettim
Özlem isyanının devamında:
Bizim hanımefendi olmamız gerekiyor Yuşa! Biz kimseye donumuzu göstermemeliyiz biliyorsun! Ama nefis kadın bunu yapar ve ondan cazip olmanın yolu yoktur. Seçimini yapman gerekir ya hanımefendi olursun ya kötü kız. Ya saygısını talep edersin erkeğin ya arzusunu. Ve saygısızlığı arzusuzluğundan daha kırıcı olabildiği için seçim çoktan yapılmıştır.
Özlem bunları çatır çatır söylerken o esnada Tarkan efendinin klibi de değişip hadi hemen sevişelim moduna geçmişti. Kumandayı elinde bulunduran başka bir arkadaşım zapping yapmıştı ki, sevgilisi Seda, kumandayı kaptığı gibi tekrar Tarkana geri döndü! Ve bayılıyorum bu adama dedi. Ortamdaki erkeklerin çoğunun yüzündeki o haseti ben de diğer kızlarda fark etmiştik. Hatta Özlemin bu durum o kadar hoşuna gitmişti ki, hiç tarzı olmadığı halde Sedanın bu tavrına katıldığını söyledi: Nefis bir adam ya. Şu karnın düzlüğüne bak. Bakışları da ne kadar çekici ve etkileyici. Bu adamla bir gece geçirmek için neler vermezdim diye söyleyince herkes bu performans karşısında şaşkına dönmüştü.
Klip bitinceye kadar bu iki kafadar az önce ki burukluğun intikamını almışlardı. Elit mesleklerinin en iyisi olma adayı olan ve bunu cazip olmaya yeter sanan erkek arkadaşlarım da büyüyen göbekleri ve dökülen saçlarını düşünmek zorunda kalmışlardı birkaç dakika Evet! Sayın beyler hadi arzu nesnesi olmak konusunda eksik olmanın tadına bakın. demişlerdi aslında bu tavırlarıyla. ..
Tabii benim o dönem bir kız arkadaşım veya bir sevgilim olmadığı için bu duyguyu tam olarak hissedemezsem de tadının çok kötü olduğunu bugünkü aklımla üzülerek belirtebilirim naçizane. Yani, hoş bir kadın olsa da sevdiği kadından daha uzun bacaklı ince belli iri göğüslü çıtır bir mankene gözleri parlayarak bakan bir erkek arkadaş bir kadın için çok can sıkıcı oluyordu. Evet Tarkanı hiç beğenmeyen Özlem o günden sonra hemen her platformda Tarkan fanı olup çıkmıştı. Hele azıcık daha aklı başında erkek popçularımız arasında Ben soyunurum. Yok ben soyunmam tartışmalarının yaşandığı Türk TVlerinde bizim ekibin kafe ortamlarında Özlem öne atılarak bu tarz tartışmalarda en çok konuşan kişi olmaya başlamıştı. Sadece cinsel nesne olarak kendi değerini sorgulamak, her yaşta her konumda kadının başına gelen ve can sıkan bir şeydi ve Tarkan erkeklerin başına da aynı laneti getirmeye başlamıştı. E tabii ki bu da bir adalet değil de neydi?
Aslında başka bir şeyi anlatmak için oturmuştum ben. Konu biçimcilik ya da erkeğin de cinsel nesne haline gelmeye başlaması değildi. O başka bir güzel konu. Erkeklerin, erkek egemen dünyada kadının bir cinsel nesne olarak neler yaşadığına eş duyum yapmasını sağlayabileceği umudu beni sevindiren bir durum. Ama ben hafif ve ağır erkekleri işte ilk o yıllarda ve yaşlarda tanımaya başlamıştım
Baştaki çay muhabbetine tekrar dönüp Kenan Beyin gerçekten kızların kendisin üzerine neden atlamadığını anlayıp anlamadığını ben de tam olarak kestiremiyorum. Ancak şu bir gerçek ki o zamanlarda bir erkek olarak Kenan Bey çok hoş, etkileyici bir adamdı Tarkan kadar çok sayıda genç kızı büyülemiyorsa da pek çok genç kızın gözdesi olabileceğine hiç kuşkusuz inanıyordum. Fakat kendisini Tarkandan daha çekici bulan yüz genç kızın arasından yürüyüp gitmesi gerekse; evet kimse üzerine atlamaz diye düşünüyorum. Bunun nedeni kır saçlı bir adamı genç bir adam kadar cazip bulan genç kız popülasyonun daha farklı yapıda bir örneklem oluşturması ile de açıklanabilir elbet. Ama, fakat ve lakin daha önemli olan, davranışı davrananın olduğu kadar davranışın yöneldiği nesnenin de belirliyor olması aslında. Yani gerçekten hafif erkekler ve ağır erkekler var ve siz onlara aynı şekilde davranamazsınız
İşte konu aslında çok basit fakat konu ancak erkekler söz konusu olunca bu toplumda her nedense anlaşılması bir hayli zor oluyor Bu ülkede erkeklerin yüzde doksanın, bir kadın kendileri ile sevişebileceğini ima ettiğinde, bunu yapmamanın, çapkınlık tanrısının gazabını üzerine çekebileceğini düşünüp, kadınla birlikte olacaklarını bilirken, hangi erkeğe zor, erkek hangisine kolay erkek diyeceğiz bir istatiksel bilgi vermek oldukça güç
Yani kadın isteyince bütün erkekler kötü erkek olabiliyorsa, iyi erkek yoksa, hafif/ağır, iyi/kötü, kolay/zor erkek tanımlarını kadınlar için kullanıldığı anlamları ile kullanmak da öyle kolay olmamalı diye düşünüyorum
Fırsat bulsa bile tek gecelik bir ilişkiye girmeyecek yüzde 10luk (bu ülkede çok iyimser bir tahmin olabilir) erkek grubunu örneklemi hiçbir şekilde temsil etmeyecekleri gerekçesi ile hemen dışlayıp geri kalanları düşünecek olursak, çapkın bilinen adamlara kolay, çapkın olamayanlara zor diyelim. Hatta popüler çapkınlara da zor diyelim, bazen çevrelerinde ki halkayı yarıp yanlarına ulaşmak zor olduğu için. Bu çok daha somut bir şey. Bir adamı bir gece yatağınızda görmek için harcayacağınız enerjiyle ilişkili olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Ama hafif ve ağır olmak çok daha illüzyon içeren bir imaj meselesi. İşte orda kişi yani nesne dış koşullar ve davranandan/özneden da çok etkiliyor davranışı ve kimse Kenan beyin poposunu ellemeye çalışmayacaktır. Ağır adam, yakışıklı olsa bile hafif adamdan daha az cazip hissediyor kendini. Sanıyorum çoğu kadının ruhuna haz veren de işte tam olarak bu durum olsa gerek.
Öte taraftan tam tersi bu durumu kadın örneğinde anlatıp açıklamaya çalışsak çok daha anlaşılır bir şey karşımıza çıkıyor. Şöyle ki, bir spice girl kızı, ekranda yatakta adama nasıl bakacağı ve nasıl davranacağı konusunda, net mesajlar verirken aslında seyreden pek çok erkeği yatağına biraz da almıştır. Onu düşleyen bir erkek gözgöze geldikten birkaç dakika sonra onu bir duvarla gövdesinin arasında sıkıştırabileceğini düşleyebilir. Ama Nicole Kidmana önce kendinizi beğendirmeniz gerekir. Birincisi seksi severim mesajı verir ve ikincisi gibi Sen kimsin? Bana uygun musun? diye sormaz.
Evet bu ülkede hafif ve ağır erkekler var. Aradaki fark gittikçe belirginleşmekte ve erkekler hafif/ağır olmak yanı saygı ile arzu arasında hangisini talep edeceklerine yine özgür iradeleriyle kendileri bizzat karar vermek zorundadırlar.
Ve bu erkeklerin bir kısmı arzusuzluğun nedenini (doğru ya da yanlış) biçimlerinde arıyorlarsa, yaşasın adalet, yaşasın hafif erkekler diyen hatunları da yadırgamamaları gerekir diye düşünüyorum
Son söz olarak: Evet kadın istemeyince hiçbir şey olmuyor, yürümüyor, gitmiyor olsa da erkek de ağırlığınca altın olmak istiyorsa hafif olmaktan yana tercihini kullanmaması gerekiyor
Çünkü hafif kadını nasıl hiçbir erkek ciddi düşünemiyorsa, hafif erkeği bir kadın asla ciddi manada bir elmanın yarısı gibi düşünmüyor
Olay bu kadar açık ve net!