Bir şişeyim sensiz. İçimde aşk tadında bir şarap seni damla damla biriktirir. Boğazımın en dar yerinde hıçkırıklarım bir ip gibi olur, içmek ister misin beni böyle demek isterim sana; fakat ağzımda bir mantar, tıkar tüm sözcüklerimi. İçimi açamam sana, dökemem yalnızlığımı dudaklarına. Bir şişeyim mahzenlerde. Yıllanmış acılar var içimde. Kadehine alsan beni, sarhoş ederim seni. Kaldırımlara düşersin. O zaman anlarsın aşka düşmenin ne olduğunu. O zaman anlarsın düşkünlüğün ne olduğunu. Bir şişeyim ben. Dünya işlerinden anlamam. Çakallık yok içimde. Aşk var sadece bende. Kimse sevmez beni. Şarap sözcüğünden dolayı değil; ruhumun kuyulara düşmüş halinde bile kırk kez yıkanmaya rağmen temizlenememe durumu olmasından dolayı kimse sevmez beni. Kokum korkutur, kokuşmuş kişilikleri. Temiz değilim belki, yıkanmamış eller tutar beni. Bir şişeyim ben. İçim dışım şarap kokar. İnsanlar hiç sevmemiş halleriyle benden kaçar. Bir şişeyim ben. Senin dudaklarına muhtaç. Dökme içimi kadehlere. Boydan boya sen kadeh ol. Dökeyim tüm aşkımı içine. Bir şişeyim ben. Dünyanın tüm halleri sıkıştırılmış dar şeklime. Ey sevgili iç beni. Yüreğin ferahlasın, gönlün genişlesin. En özgür şarkılar dudaklarında raks etsin. Bedeninin dansı sadece bana kalsın. Hafiflesin omuzlarındaki dünya yükü. Boynuna sarılan dostluk eli, bana dokundurduğun ellerin olsun. Kendine sarılışların, sana sarılışlarım olsun. En yalnız halinde bile sana sarılışlarım, kendine sarılışların olsun. Bir şişeyim ben. Sana hayaller kurdurmak markam olsun. Seni hayalsiz bırakanlara, kırık camlarım saplansın. Tut beni boğazımın en dar yerinden. Beni boğarken aşka, sen aşk sarhoşluğundan yalpala. Her düşüsün bana olsun. Hayatta dik durmaya çalışanlara inat, sen boyun eğ aşka. Boynundan öpeyim her an böylece. Bir şişeyim ben. El Bari aşkıyla sarhoş eden. Sıkıntıları gideren, genişlik veren. Dudaklarından dökülsün aşk tadında El Bari şarabı. Boğazımın en dar yerindeki ip kopsun, açılsın dudaklarımdaki mantar. Dökülsün damla damla El Bari şarabı dudaklarına. Sen zikret bu en güzel lafzı, gör bak ey sevgili nasıl da genişmiş dünya. Daralma ve sıkılma. El Bari şarabından içen içindeki tüm atları salıverince düzlüklere; bir daha sokamayacaktır seni kimse insan beyninin ve yüreğinin ahırlarına ve yenilmeyeceksin insanların zorbalığına.