İnsanlığın hangi filizi köreltilmek istenmişse, tersine o filiz daha gür büyümüştür. -Freud |
|
||||||||||
|
Peki nedir öyleyse Hz. Muhammet düşmanlığı ve tahammülsüzlüğü.Yok neymiş şu kadar karısı varmış yok bilmem çocuk yaşta bir kızla evlenmiş.Aklıma o an sayın Perihan Savaş’ın bir sözü geliyor.Önemli olan bir erkeğin kaç kadınla evlendiği ya da kaç kadınla beraber olduğu değil önemli olan o erkeğin kadına bakış açısı ve ne verdiğidir.Eğer kadınlar mutluysa ve ortada bir şiddet bir zulüm bir ihanet bir sevgisizlik ve saygısızlık yoksa o insanların mağduriyetinden söz edilemez ve ilişkileri bizleri hiç ilgilendirmez. Dünyada en tehlikeli insanlar zeki olmadıkları halde kendilerini zeki sayan ya da zekasına dehasına tapan insanlardır.Bu insanlar dinlerini yaymak ve putlarını, heykellerini dikmek istediklerinde karşılarında her zaman Hz. Muhammet’i bulmuşlar ve bundan çok rahatsızlık duymuşlardır.Çünkü insanlığı köleleştiren çıplaklığa karşı çıkan bu dinden ve Allah’tan başka kimseye boyun eğmeyen Müslümanlardan kendilerine tapacak kimseleri bulamadıklarından dolayı nefret etmişlerdir. Kadınları güzelliğe mahkum eden ve kozmetik çılgınlığının girdabına sokmak isteyen güçler İslam’ın gücünden dolayı bu emellerine ulaşamamışlardır.Bu yüzden işte sırf bu yüzden kirli ellerini Müslüman kadınların üzerine uzatmışlar onu soyup soğana çevirmeye çalışmışlardır. İslam kültürü sömürü kültürünün hep karşısında olmuştur.Çünkü Batılı güçler maddeye tapan bir millet yaratılmadıkça kendilerine kulluk edecek kimseleri bulamayacaklarını bildikleri için İslam’ı yok etmeye karar vermişlerdir.İslam’ın manevi havasının sağanak sağanak yağmurlaştığı ve umudun her zaman yeşerdiği Müslüman coğrafyasına kaya gölgeleri düşürerek korku yaymaya çalışmışlarsa da İslam topraklarında her zaman gül kokmaya devam etmiştir. Umut Müslüman’ın yüzenden hiç eksik olmamıştır. Sözün ve duyguların bittiği yerde onun felsefesi onun ışığı doğmuştur. Konuşanlar boşuna konuşmaktadır.Çünkü bilgi ağacının meyveleri olgunlaşmış insanlar o meyvenin tadını almış ve mutluluğun zevkine ulaşmıştır.Konuşan o meyveden tadamayandır ya da çöpü elinde kalandır.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © osman demircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |