..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Uygarlık, gereksiz gereksinimlerin, sonsuz sayıda artmasıdır -Mark Twain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Toplum ve Birey > Burcu Özdamar




30 Ekim 2011
Acımasız Yargılar  
Neden bilmeden değer yargıları ve ahlak varsayımları yakıştırıyoruz insanların üzerine? Neden bu acıtma isteği, acımasızca lekeleme gayesi?

Burcu Özdamar


İnsanoğlu garip, insanoğlu tutarsız, insanoğlu bencil ve acımasız...


:AHGH:
İnsanoğlu garip, insanoğlu tutarsız, insanoğlu bencil ve acımasız...

Kendisini en mükemmel sanan ama bir o kadar da zavallı yaratıklarız aslında. Her şeyin en iyisini en doğrusunu yaptığımız zannıyla kandırırız yalnızca kendimizi. Nerede bir yanlış görsek atlarız balıklama değerlendirmek ve yargılamak için. Özümüzde yüksek hakimler var ya hani, ya da adalet temsilcileri..

Bizler asla hata yapmayız çünkü, “başkaları”dır yanlışları olan. Unutmayız hiç bir zaman onların yaptıklarını, birilerinin canını acıtmak için sunarız her seferinde önlerine ısıtarak. Yenilensin diye, ilk günki gibi acıtsın diye, her bir detayı sil baştan önüne serilsin diye. Zevk alacağını mı sanır insan bunu yaparken bilmem ama birisi bana şu “başkaları”nı tanıtsın da artık ben de bir göreyim neymişiz biz ?

Değer yargılarımız mükemmel de ben mi bilmiyorum ? Benim dünyamda herkesin doğrusu, yargısı, özü, yaşayışı kendine de neden şu insanlarda hep bir başkasını ezerek yaşama hırsı var anlayabilmiş değilim. Ne birilerinin kriterlerine uymak zorundayız ne de başkalarının doğrularına göre yaşamak. Ne senin acımasızca vardığın kanıların beni değiştirir ne de tutarsız atıp tutmaların. Hepimiz farklıyız ve hepimiz hata yapıyoruz da sizdeki bu mükemmelliyetçilik neden ?

Sanırım bir gün kendimizin de hata yapabilecek olma ihtimalinin yargıladığımız insanlarla aynı olduğunu unutuyoruz. Bu yüzden bu kadar gevşek ağızlılar var etrafımızda. Yadırgamamak lazım oysa, ne de olsa insanoğlu işte çabuk aldanıyoruz...

Zaman birbirimizi yerme, yerden yere vurma zamanı mı da ben yanlış biliyorum ?
Affınıza sığınarak bu yaşımda büyüklerimi yadırgıyorum, derdiniz yok mu da hiç oturup insanların hayatını irdelersiniz ?
Bizler birbirimize destek olup, hatalarımızı örtüp birlik olmamız gerekirken neden bu ayrımları yapıyoruz?
Neden bilmeden değer yargıları ve ahlak varsayımları yakıştırıyoruz insanların üzerine?
Neden bu acıtma isteği, acımasızca lekeleme gayesi?

Ya ben yanlış bir dünyada yaşıyorum, ya da bana bu dünya yanlış anlatılmış..
Henüz bu kadar çirkinleşmiş olmamalıydık..erken, çok erken...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Cem Adrian ve "Yalnızlık" Klibi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Varlık [Şiir]
Öğreniyorum [Şiir]
Eylül'ün Gidişi [Şiir]
Ben... [Şiir]
Yarımlarımız [Şiir]
Umut... [Şiir]
Kaçışım... [Şiir]
İnsanlık [Şiir]
Tanımsız Hüzün [Şiir]
Arayış [Şiir]


Burcu Özdamar kimdir?

Susarız çoğu zaman bildiklerimize, haykırır hislerimiz de biz adlandırıp anlamlandıramayız. . Böyle anlarda kelimelerime sarılırım hep, can yoldaşlarıma, sırdaşlarıma. . Ve bilirim ki aslında satırlarımdan çıkan her bir anlam pek çok sessiz yüreğin sesidir, ve isterim ki o sessizliklere ulaşıp ses olayım yüreklerine. . İşte bu yüzden yazıyorum, bu yüzden susuyorum, sustukça kelimelerimi canlandırıyorum. . Canlanan her bir kelimemi benim gibi olan ve beni anlayan herkese sunuyorum. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Fyodor Dostoyevski, Elif Şafak, İskender Pala, Ahmet Ümit, Hz.Mevlana, Hz.Şems, Ümit Yaşar Oğuzcan, Can Yücel, Can Dündar, Özdemir Asaf, Yılmaz Özdil, Hakkı Devrim


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Burcu Özdamar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.