..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsan gülümsemeyle gözyaþý arasýnda gidip gelen bir sarkaçtýr. -Byron
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Türkiye > Hakan Yozcu




4 Mart 2015
Ýstanbul'da Bir Gün  
Hakan Yozcu
Neler yok ki burada ki maketlerde? Anýtkabir, Topkapý Sarayý, Mevlana, Erzurum Çifteminare, Pamukkale, Efes harebeleri, Boðaziçi Köprüsü, Yerebatan sarayý... Türkiye'nin her yerindeki en önemli yapýlarýn hepsi de burada boy gösteriyor. Saatlerce gezmekle bitiremiyorsunuz.


:ACCG:


Haydarpaþa tren garýndan çýkýyoruz. Bir gemiye binip Karaköy'e çýkacaðýz.
Haydarpaþa Tren garý tarihi bir yapý. Adeta Ýstanbul'un simgelerinden olmuþ. Barok Alman mimari tarzýnda 1906 yýlýnda yapýlmýþ. Muhteþem bir yapý. Merdivenlerden inip hemen sahile ulaþýyoruz.
Þimdi gemideyiz. Karþýya geçeceðiz. Yani Avrupa yakasýna.
Muhteþem bir manzara sizi karþýlýyor. Ýþte Ýstanbul'un en güzel görüntüsü bu deniz yolculuðunda kendini gösteriyor. Her tarafýn ayrý bir güzelliði var. etrafý seyretmeye doyamýyorsunuz.
Az ilerde Üsküdar önlerinde Kýz Kulesi sizi selamlýyor. Denizin ortasýnda küçük bir kule. Rivayete göre dönemin padiþahý kýzýný yýlanlardan korumak için bu kuleyi yaptýrmýþ. Falcý, kýzýnýn ölümünün bir yýlan sokmasý neticesi gerçekleþeceðini söylemiþ. Baba da bunun üzerine burayý yaptýrýrsam yýlan gelemez diye düþünmüþ. Kýzýný buraya yerleþtirmiþ. Fakat kýzýna, bir gün bir sepet dolusu üzüm hediye gelmiþ. Bu sepetin içine de bir tane zehirli yýlan girmiþ. Kýz elini sepete uzattýðýnda yýlan tarafýndan sokulmuþ ve kýz ölmüþ. Bundan dolayý buraya Kýz Kulesi denmiþ. Þimdilerde restaurant olarak kullanýlýyor.
Biraz daha ilerliyorsunuz. Kýyýlardaki camiler büyük bir ihtiþamla sizlere el sallýyor. Sol tarafta Topkapý Sarayý sizi bekliyor. Tam karþýda görünen kule ise Galata Kulesi. Sað tarafýnýza baktýðýnýzda ise Ýstanbul Boðaz Köprüsü'nü görüyorsunuz. Ýþte Avrupa ile Asya'yý birbirine baðlayan dünyanýn en önemli kemeri, köprüsü size selama durmuþ. Bu güzellik karþýsýnda etkilenmemek mümkün deðil.
Karaköy'e yaklaþýyorsunuz. Hemen solunda meþhur tarihi Galata Köprüsü var. Burasý her zamanki gibi dopdolu. Cývýl cývýl. Ýnsan kaynýyor. Köprünün eteklerine dubalarla balýkçý restaurauntlarý kurulmuþ. Kalabalýk. Altýndan gemiler geçiyor. Bu köprünün en büyük özelliði açýlýr kapanabilir olmasý. Geceleri büyük gemilerin geçebilmeleri için açýlýyormuþ. Köprü geçen yýllarda yanmýþ. Yeniden onarýlarak modern bir þekilde hizmete açýlmýþ.
Karaköy'de iniyoruz. Etrafý kýsa bir turladýktan sonra, Galata Köprüsü'nü yürüyerek Eminönü'ne geçiyoruz. Köprü üzerinde balýk avlamaya çalýþan yüzlerce kiþi var. Oltalarýný köprüden aþaðý býrakýyorlar. Bu arada önümüzden kendi kendine konuþan, söverek giden biri geçiyor. Belliki iyi saatlilerden. Kimileri adama bakýp gülerken, kimileri de ilgilenmiyor bile.
Biz de ilgilenmeyenlerden oluyoruz. Kýsa bir yürüyüþten sonra Eminönü'ne geçiyoruz. Burasý da adeta Ýstanbul'un merkezi. ÝETT otobüsleri buradan Ýstanbul'un her tarafýna gidiyor. Biz, Haliç tarafýnda bulunan Miniatürk Parký'na gideceðiz. Ama Eminönü'ndesiniz. Burada ekmek arasý balýk yemeden olmaz. Köprünün hemen bittiði yerdeki sahile varýyoruz. Burada balýkçýlar var. Önceden tekne içinde satarlardý. Þimdi ise büfe açmýþlar. Ekmek arasý balýk 3 YTL. Balýk almanýz için kuyrukta bir kaç dakika beklemeniz gerekiyor. Balýklarý alýyoruz. Afiyetle yemeye baþlýyoruz. Gerçekten çok nefis. Buraya gelirseniz mutlaka ekmek arasý balýk yemeden gitmeyiniz.
Yürüyerek sað taraftaki alt geçite geliyoruz. Burada küçük bir olaya þahit oluyoruz. Alt geçitte WC'ler var. Modern, iyi giyimli bir bayan, elinden tuttuðu çocuklarýyla kapýda görevli kadýnla tartýþýyor.
Ýyi giyimli kadýnýn elinden tuttuðu küçük çocuk belliki çok sýkýþmýþ. Elleriyle önünü tutuyor. Ýçeri girecekler; ama görevli kadýn býrakmýyor. "Ücret peþin" diyor. Tuvalet deðeri 750 yenikuruþ. Fakat iyi giyimli kadýnýn cebinden sadece 500 yenikuruþ çýkýyor. Görevli olmaz, giremezsiniz, diyor. Kadýn "Çantamý arabada unutmuþum. Çocuk çok sýkýþtý. Eþim hemen geliyor. Þu büfeden bir þey alýyor. Gelince veririz." diyor. Görevli kadýn kesinlikle býrakmýyor. Ýyi giyimli kadýn orada bulunanlara "ya Allah rýzasý için 250 kuruþ verin çocuk çatlayacak, eþim gelirse veririm" diyor. Baþka bir bayan uzatýyor. Görevli kadýn bu sefer diðer çocuðu girdirme. O burada kalsýn, diyor. Ýyi giyimli kadýn bu kadarý da fazla deyip iki çocuðunun ellerinden çekerek tuvalate dalýyor.
Bizler de belediye otobüslerine doðru yürüyoruz. ÝETT bilet satýþ giþesinden abonman bileti alýyoruz. Her ihtimale karþý dönüþ biletlerini de alýyorum. Görevliye Miniatürk'e hangi araçlarýn gittiðini soruyorum. 47, 47 E, 47 Ç otobüslerinden birine binin, diyor. 47 nolu otobüse biniyoruz. Haliç'e doðru hareket ediyoruz.
Hasköy'ü geçtikten kýsa bir süre sonra, otobüstekiler bize duraðý söylüyorlar. Durakta iniyoruz. Mutlaka sormak gerekiyor. Çünkü, buralarý bilmediðiniz için duraðý geçebilirsiniz.
Ýþte Miniatürk. Ön kýsýmda bulunan merdivenlerden çýkýyorsunuz. Giriþ ücretli. Tam bilet 5 YTL. Ýndirimli 3 YTL. Biz indirimden faydalanýyoruz.
Burasý Haliç'in kenarýnda yeþil bir alana kurulmuþ bir park. Türkiye'de bulunan en önemli eserlerin minyatür yapýlarý burada sergileniyor. Bana göre mutlaka görülmesi gereken bir yer.
Merdivenlerden hemen iniþte yýlan gibi kývrýlan yuvarlak ince yollar kenarýna konulmuþ maketler var. önce sizi Ulu Önderimiz Atatürk'ün Anýtkabir'i karþýlýyor. Hemen yanýnda TBMM bulunuyor. Bu arada elinizdeki biletleri kesinlikle atmayýn. Çünkü her maketin önünde bir ses cihazý var. Biletinizi bu ses cihazýna yerleþtirdiðinizde size o yapýnýn hakkýnda bilgiler veriyor. Böylece neyin, ne zaman ve nasýl yapýldýðýný iyice öðrenmiþ oluyorsunuz.
Neler yok ki burada ki maketlerde? Anýtkabir, Topkapý Sarayý, Mevlana, Erzurum Çifteminare, Pamukkale, Efes harebeleri, Boðaziçi Köprüsü, Yerebatan sarayý... Türkiye'nin her yerindeki en önemli yapýlarýn hepsi de burada boy gösteriyor. Saatlerce gezmekle bitiremiyorsunuz.
Her taraf alabildiðince rengarenk çiçeklerle bezenmiþ. Bizim dikkatimizi çekenlerden biri de kýpkýrmýzý çiçeklerle Türk bayraðýnýn yapýlmýþ olmasýydý. Tam ortasýna da beyaz çiçeklerle ay ve yýldýz yerleþtirilmiþti. Doðrusu görülmeye deðerdi. Dayanamadýk defalarca fotoðrafýný çektik.
Parkta her þey düþünülmüþ. WC, Kafeterya, restaurant, dinlenme yeri hatta çocuklar için park dahi yapýlmýþ. Sonlara doðru müze göze çarpýyor.
Eðer Miniatürk'e gelmiþseniz bu müzeye mutlaka girin. Çünkü sizden sadece giriþte ücret alýnýyor. Burasý için ayrý bir ücret ödemiyorsunuz.
Müze de bizi bir baþka etkiliyor. Burasý Zafer Müzesi olarak adlandýrýlmýþ. Sol taraftan itibaren yürüyerek ilerliyorsunuz. Küçük küçük maketlerle Kurtuluþ Savaþý anlatýlmýþ. Ses efektleri ile de bir canlýlýk saðlanmýþ. Kendinizi adeta o savaþ ortamýnýn içinde hissediyorsunuz. Savaþýn bütün yanlarý burada figürlerle anlatýlmýþ. Cepheye öküzlerle cephane taþýyan köylü kadýnlar, yaralýlara bakan gönüllü hemþireler, askere ayran veya su veren yaþlý analar, cephede yaralanan veya þehit düþen askerler, askere yardým eden köylüler, camilerde halka vaaz veren imamlar, çocuklarýný askere yollayan analar, babalar... daha neler neler düþünülmemiþ ki?
Baktýkça duygulanýyorsunuz. Bu memleketin, bu memleket üzerinde yaþayan bu milletin tarih içinde neler yaþadýðýna bir de siz þahit oluyorsunuz. Ve bu milletin
nereden nereye geldiðini aklýnýzda muhakeme ediyorsunuz.
Müze çýkýþýna doðru da Ulu Önder Atatürk'ün resimleri konulmuþ. O'nun bilinmeyen yönlerini de bu resimlerden öðreniyorsunuz.
Kýsaca mutlaka görülmesi gereken bir yer diyorum ben. Hele de çocuklarýnýzla gitmiþseniz, onlarý bu zevkten kesinlikle mahrum etmeyin. Hem bir güzel eðlenecekler, hem de kültürlerini ve tarihi bilgilerini zenginleþtirecekler.
Bu güzellikleri görünce kafamda þu oluþuyor. Kýbrýs Türkü'nün mücadelesi de böyle bir müzede, böyle gerçekçi maketlerle sergilenemez mi?
Kýbrýs Türkü'nün çektiði eza, cefa böyle minyatür maketlerle anlatýlamaz mý? Gerek 74 öncesi ve gerekse 74 mutlu barýþ Harekatý böyle bir þekilde dile getirilemez mi?
Kýbrýs Türkü de tarihte az acý çekmedi doðrusu. Nereden nereye, nasýl geldiði pekala da böyle bir yöntemle anlatýlabilinir.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn türkiye kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
6. Türkoloji Buluþmasý
bir Güneþin Yeniden Doðduðu Yer: Samsun
Ara Çayhaneler
Ýki VIzdan, Bir Bizden
Bir Uzungöl Hatýrasý
Çay ve Þenlikler Diyarý Rize
dýþarýda Deli Dalgalar: Sinop
Maçka Yollarý Artýk Taþlý Deðil
Trabzon’da Bir Gün
Cennet ve Cehennem

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
"Gün Olur Asra Bedel" Üzerine Bir Ýnceleme
Yozcularýn Kökeni ve Çangaza Köyü
Bir Þiir Emekçisi: Ýhsan Tevfik Kýrca
yaþar Kemal’in Ölüm Yýldönümü Münasebetiyle
Çeþitli Yönleriyle Prof. Dr. Erhan Arýklý
Öykü Tiyatro ve Sanat Üzerine
"48 Saat" Üzerine
Çakýrcalý Efe Üzerine
Benim Gözümden "Tutunamayanlar"
Âþýk Osman Akçay Ýle Tanýþtýk

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yüreðimde Ýhtilal Var [Þiir]
Hayat Seni Çözemedim [Þiir]
Helallik Ýstiyorum [Þiir]
Yörük Kýzý [Þiir]
Nasihat 2 [Þiir]
Seninle Olayým [Þiir]
Geliyoruz [Þiir]
Nasihat [Þiir]
Aþk Var mý? [Þiir]
Minik Bir Þaire Rastladým [Þiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doðumluyum. Kuzey Kýbrýs'ta yaþýyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatý Bölümünden mezun oldum. 20 yýl çeþitli okullarda edebiyat öðretmenliði yaptým. Uzun yýllar Yenivolkan ve Güneþ Gazetelerinde köþe yazarlýðý yaptým. Þu an Habearkýbrýslý ve Güncelmersin Gazetelerinde yazýyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazýlarým yayýnlanýyor. Þiir, öykü ve tiyatro oyunlarý yazýyorum. Bu alanlarda çeþitli ödüllerim var. Kendime ait basýlmýþ "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Baþka" isimli iki adet öykü kitabým var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yýl Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý Genel Müdürlüðü görevinde bulundum. Halen Baþbakan Yardýmcýlýðý Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlýðý'na baðlý Müþavirim.

Etkilendiði Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.