..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İste, sana verilecektir; Ara, bulacaksındır; Çal ve kapı sana açılacaktır -İncil
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar > Ahmet Zeytinci




28 Temmuz 2019
Elmanın Beni Sevmesi Şart  
Ahmet Zeytinci
O kadar tatlı, o kadar güzel bir meyvedir ki hemen hemen her mevsim yersiniz elmayı ama dalında taze olarak, ama buzhanede saklanmışını. En başta cildi güzelleştiriyor. Yani bu demek ki buluğ çağında ki gençler fazla elma yerlerse, yüzlerinde daha az sivilce çıkacak, ciltleri pürüzsüze yakın olacak. Bu da gençlere sağlam bir tüyo olsun benim tarafımdan. Ayrıca pek çok mineral ve vitamin de içeren elma, kişide ki bağırsak kanserine yakalanma riskini de minimuma indiriyor...


:HDH:
Hani Nazım Hikmet'in bir şiirinde de var ya ''Sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı?'' Ne diyebilirim böyle bir mısraya, önce bir şapka çıkartayım, sonra da söyleyeceklerimi söyleyeyim. Nazım Hikmet bile bir şiirinde elmayı ele aldıysa, çok ciddi bir mesele demek ki bu...



O kadar tatlı, o kadar güzel bir meyvedir ki hemen hemen her mevsim yersiniz elmayı ama dalında taze olarak, ama buzhanede saklanmışını. En başta cildi güzelleştiriyor. Yani bu demek ki buluğ çağında ki gençler fazla elma yerlerse, yüzlerinde daha az sivilce çıkacak, ciltleri pürüzsüze yakın olacak. Bu da gençlere sağlam bir tüyo olsun benim tarafımdan. Ayrıca pek çok mineral ve vitamin de içeren elma, kişide ki bağırsak kanserine yakalanma riskini de minimuma indiriyor...



Her ne kadar Kutsal Kitabımız Kur'an-ı Kerim'e göre Hazreti Adem ile Hazreti Havva anamız bir elma yüzünden Cennetten kovuldular ise de bildiğiniz gibi daha sonra yüce yaratıcımız Allah cc. tarafından af edilmişlerdir, ama Cennetten de Dünya'ya sürgün edilmişlerdir, o yasak elmayı yemelerinin sonucunda...



Buradan yeşil elmalara, kırmızı elmalara, sarı elmalara ve diğer renklerde ki bilumum elmalara sesleniyorum. Ben sizi seviyorum diğer bir çok insan gibi ey elmalar, siz de beni ve biz insanları sevin. Nazım'ın dizelerinde ki gibi ''Elmanın bizi sevmesi şart'' değilse de her ne kadar, bu seferlik Nazım'a kulak asmayalım sevsin bizi elma ya, ne olur sevsin. Şarkısı bile var değil mi ''Elmayı toop top yapalım kızlara bahşiş atalım.'' diye devam eder gider hani...



Ayrıca yararlarını saymaya devam edersek, zayıflamak için birebir, içinde sadece elli kalori var bilesiniz. Kabızlığı önlemekte büyük fayda sağlıyor. Diş sağlığı konusunda da faydalı, yemeklerden
sonra yenilen bir elmanın diş sağlığına büyük faydası var. Kolesterole, kalp sağlığına, yine faydası inkar edilemez, demir eksikliğini gidermeye de yardımcı büyük ölçüde. Astım tedavisinde ve Alzhaymır hastalığının engellenmesinde de büyük fonksiyonu olduğu belirtiliyor uzmanlar tarafından...



Böyle güzel bir meyvenin az da olsa zararları da var tabi ki bunlara da dikkat etmek gerekli tüketenler tarafından onlarda aşağı da belirtildiği şekildedir...



'' Elmanın tohumları eğer çok miktarda yenirse toksin (zehir) etki yapabilir. Elmayı kabuğuyla yemek çok faydalıdır fakat ne yazık ki elma, ilaçlamada kullanılan zararlı maddeleri (pestisit) en çok barındıran meyvelerden biridir. Elma ilaçlandığında bu zararlı maddeler elma tarafından emilebilir ve en çok da kabukta birikir. Bunun için kabuğunu soymak isteyebilirsiniz. Satın alacağınız elmalar sert olmalıdır. Parmağınızla üzerine bastırarak göçük olup olmadığını kontrol edin. Kolayca göçüyor ise satın almayın. Elmaları buzdolabında saklayın çünkü elma çok çabuk çürüyen bir meyvedir.''



Güzel çocuklara elma yanaklı deriz. Yine bir atasözümüz ''Elmayı soy da ye armudu say da ye'' der. Birbirine çok benzeyen insanlara ''Bir elmanın iki yarısı gibi'' deriz. Elmaları ile meşhur bir de ilimiz var çoğunuz bilirsiniz, Osmanlı'da şehzadeler şehri diye nam salmış Amasya. Araya da bir şiir sıkıştıralım konu ile ilgili...



AMASYA'NIN ELMASI

Amasya'nın elması
Elmaların en hası
Sen dururken neyleyim
Pırlantayı elması

Elmalıkta buluşak
Ak elleri yumuşak
Görünme gel annene
Gizli gizli konuşak

Elmaları soyarım
Ben gönlüne kayarım
Beni kabul etmezsen
Gençliğime kıyarım

Elma dalında kızarır
Bekar oğlanlar kız alır
Seni nasıl alayım
Baban başlığı yüz alır


ANONİM ŞİİR



İşte böyle elma muhabbetleri. Armutta kaç kalori var bilmeseniz de olur, ama elmanınkini mutlaka bilin, aşağı yukarı elli kalori. Hepinize en derin sevgi ve saygılar yine...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın günlük olaylar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Alman Emeklileri - Türk Emeklileri
Dilinizi Eşek Arısı Sokabilir mi
Karıştırma Tekniklerinin İncelenmesi İrdelenmesi Parçapinçik Yapılması
Küresel Isırma
Nimet İle Şaka Olmaz
Magandalara Üzücü Haberler
Onbir Ayın Sultanı Ramazanı Uğurlarken
Sizde Gidici Misiniz
Tedavi Amaçlı
Ne İlginç Günler Var Dünyada Bir Bilseniz

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Maraş Dondurmacıları ile Baş Etmenin İncelikleri
Bir Bardak Suda Fırtına Kopartmanın İncelikleri
Erken Boş Alma Sorunları
Vergi Yüzsüzlerini Açıklıyorum
Gaziler Günü Kutlu Olsun
Ön Yargılarımızı Biraz Ortaya veya Arkaya Alabilseydik
Büyük Aşk Nasıl Yaşanır
Bir Türk Neden Emniyet Kemeri Takmaz
Saman Altından Su Yürütme Teknikleri
Sıfırlar Arası Muhabbet

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Papatyaya [Şiir]
Babam Eve Her Döndüğünde [Şiir]
O Zamanda Bir Leştiniz [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.