Başka dillerle ilgili hiçbir şey bilmeyenler, kendi dilleriyle ilgili de hiçbir şey bilmiyorlar. -Goethe |
|
||||||||||
|
Allah, insanları bazen zorluklarla sınar. Bir kuyuya düşmüş gibi hissedebiliriz, ancak unutmamalıyız ki, o karanlıklar içinde olan bizleriz ve yalnızca Allah bizi oradan kurtarabilir. Enbiyâ Suresi’nde, Elçi Yunus’un karanlıklara düştüğü zaman yaptığı dua örnek gösterilir: "Karanlıklar içinde: 'Senden başka ilah yoktur, sen yücesin, gerçekten ben zulmedenlerden oldum.'" (Enbiyâ, 87). Bu dua, Allah’a olan teslimiyetin ve sadece O'ndan yardım dilemenin bir ifadesidir. Şirk karanlıklarını bilmeyen, nurun değerini de bilemez. Karanlıkların içinde sıkışmışsan, yalnızca Allah’a yönelmek seni o karanlıklardan çıkarabilir. Karanlıklar içinde kaybolduğumuzda, yapmamız gereken ilk şey, Allah’ın ipine sarılmaktır. Âl-i İmrân Suresi’nde, "Hepiniz Allah'ın ipine sımsıkı sarılın" (Âl-i İmrân, 103) denir. Allah’ın ipine sarılmak, O’na teslim olmak ve tüm kalbimizle yönelmek demektir. Bu, bize karanlıkta kaybolmamamız için bir rehberlik sunar. Çünkü Allah’a sımsıkı sarıldığımızda, kuyuya düşmekten korunan bizler oluruz. Hac Suresi’nde de yine Allah’a sarılmanın önemine değinilir: "Allah'a sarılın" (Hac, 78). Bu, dünyadaki tüm sıkıntılardan kurtulmanın, sadece Allah’a yönelmekle mümkün olacağını hatırlatır. Dünyanın yükünden kurtulmak ve Allah’a yönelmek, her zaman kurtuluşun bir yoludur. Zâriyât Suresi'nde Allah, insanları şirkten ve bozulmalardan kaçmaya çağırır: "Öyleyse, Allah'a doğru (yönelip, şirkten ve bozulmalardan) kaçın." (Zâriyât, 50). Allah’a doğru yönelmek, dünyadaki her şeyden sıyrılmak ve gerçek huzuru yalnızca O'nda aramaktır. Bu, bir hicret, bir dönüş işlemidir. Ankebût Suresi’nde ise, bir kişinin Allah’a hicret etme kararı verdiğinde, şöyle der: "Gerçekten ben, Rabbime hicret edeceğim. Çünkü şüphesiz O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir." (Ankebût, 26). Hicret, sadece fiziksel bir yer değiştirme değil, aynı zamanda kalp ve niyetin Allah’a yönelmesidir. İnsan, zaman zaman hata yapar ve bu hatalar insanı karanlık bir kuyuya düşürebilir. Ancak Zümer Suresi'nde, Allah’ın rahmetinden ümidini kesmemenin ne kadar önemli olduğu vurgulanır: "De ki: 'Ey kendi aleyhlerinde olmak üzere ölçüyü aşan kullarım. Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, esirgeyendir.'" (Zümer, 53). Bu ayet, Allah’ın affediciliğini ve rahmetinin sınırsız olduğunu hatırlatır. Kışın ortasında bahar yaratmak, Allah’ın kudretinin bir göstergesidir. İnsan ne kadar düşse de, Allah her zaman ona yeniden umut verebilir. Karanlıklar içinde bir çıkış yolu ararken, Allah’a yönelmek en doğru adımdır. Allah’a sarılmak, O’nun ipine tutunmak, ve her zaman O’na umutla yönelmek, insanı karanlıklardan kurtarır. Karanlıkların içinde kaybolan insan, Allah’a kaçarsa, O’nun rahmetiyle nura kavuşur. Dünyanın yüklerinden sıyrılıp Rabbine hicret eden kişi, huzura kavuşur. Allah’ın rahmetinden ümidini kesme, çünkü O, her türlü karanlıktan kurtaracak kudrete sahiptir. Bismillah diyerek çık kuyudan, İnşaAllah, her şey düzelecektir.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Muhammed Rıdvan Kaya , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |