Öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile mesela zeytin dikeceksin. -Nâzım Hikmet |
|
||||||||||
|
Geleneksel olarak bazı yorumcular, Meryem’e gelen yiyeceklerin gökten indirildiğini öne sürmüşlerdir. Ancak bu yorumlar, ayetin derin anlamından sapmaktadır. Meryem’in cevabı aslında rızık anlayışımıza dair önemli bir dersi bizlere sunmaktadır. Meryem, gelen yiyeceklerin Allah’tan olduğunu belirtirken, insanların Allah’tan başka bir kaynağa yönelmemeleri gerektiğini vurgulamaktadır. Rızık, yalnızca Allah’tan gelir ve O, dilediğine hesapsız şekilde rızık verir. Bu gerçeği günlük hayatımıza da taşıdığımızda, sabah kahvaltımıza oturduğumuzda sofrada bulunan yiyeceklerin aslında birer görüntü olduğunu hatırlamamız gerekir. Sofrada bulunan her şeyin varlığı, Allah’ın kudretiyle mümkündür. İnsanın bu dünyadaki rızkı, sadece ona vesile olan aracıların eliyle değil, doğrudan Allah’ın iradesiyle şekillenir. Annemiz, babamız ya da herhangi bir üretici, aslında Allah’ın yarattığı sebeplerin birer aracısıdır. Yiyecekleri babamız kazanmadı, onları Allah yarattı. Bunu kavrayabilmek, insanın şükür bilincini de derinleştirir. Şu'arâ Suresi'nin 79. ayetinde de belirtildiği gibi: “Bana yediren ve içiren O'dur.” Burada vurgulanan nokta, rızkın kaynağının yalnızca Allah olduğudur. İnsanlar, bazen rızkı kazanan kişiler olarak görülse de, gerçekte her şeyin sahibi ve gerçek rızık verici olan Allah’tır. Allah, yarattığı her şeyin sebeplerini de bizlere sunarak, onları Allah’a yönelmemiz için birer hatırlatıcı kılar. Rızık, sadece yemek ve içeceklerden ibaret değildir. Sağlık, güven, aile huzuru gibi hayatın her yönü de Allah’ın lütfudur. Bu nimetler, O’nun sonsuz rahmetinin tezahürleridir. İnsan, bu nimetleri doğru bir şekilde değerlendirmeli ve her şeyin sahibi olan Allah’a şükretmelidir. Allah’ın bu dünyadaki her nimetinin bir anlamı ve amacı vardır. İnsan, bu nimetlerin gerçek sahibini hatırlayarak, sadece ona yönelmelidir. Sonuç olarak, İslam dini rızık anlayışını doğru kavrayabilmemiz için bize Kuran'dan pek çok örnek sunmaktadır. Meryem’in hikayesi ve Şu'arâ Suresi’nin 79. ayeti, rızkın Allah’tan geldiğini ve yalnızca O’na şükredilmesi gerektiğini bizlere açıkça gösterir. İnsan, her şeyin aslında Allah’ın takdiriyle ve kudretiyle var olduğunu idrak ederse, rızıkla olan ilişkisi daha derin ve anlamlı hale gelir. Bu da insanın hayatta karşılaştığı her nimete karşı şükür duygusunu geliştirmesine yardımcı olur.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Muhammed Rıdvan Kaya , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |