..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Geçmiş ölmedi. Henüz geçmedi bile. -William Faulkner
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Düşler > Sarper SAĞLAM




18 Ekim 2004
Gitsin "Park"lar, "Cafe"ler...  
Sarper SAĞLAM
Günün yorgunluğuymuş, derslermiş, çekler-senetlermiş.. Hepsi portmantoya. “Şimdi biraz huzur” der, avludan kapıya yönelirsiniz. Kapıdaki sanat size hoş geldin der. Hoş ve safa geldin ey stresli kul!


:BDAI:
Parklarda şelale, hüzün ve çiçekler var. Nedendir bilinmez, câmilerin (özelliklede o eski şadırvanlı câmilerin) tadını vermiyor parklar. Yeni yüzyılın insanlarına lazım olan şey şu bu değil, “huzur” olsa gerek.

Sevgili belediyelerimiz, bahsi geçen acil ihtiyacımızı karşılamak uğruna boş bulduğu arazilere park konduradursun; insanlar koşturmacalarının bir köşesinde “şöyle rahat bir nefes almak için bile” bu parkları tercih etmiyorlar. Yoksa yüzlerindeki tebessümü, gözlerindeki sevinç pırıltılarını kaybetmiş bu zavallıcıkları ne ile izâh edebiliriz ki?!

Her yere bir câmi kondurmalı. Ama içinde şadırvanı, güvercinlikleri, sadaka taşı olanından. Caminin sadece namaz kılınan bir mekân oluşuna bu devirde rastlıyoruz. Ne namaz, ne namaz !!! Huzur veren bir yer değil ki artık camilerimiz. Halbûki ne hoştur Bursa Ulu Camii. Mekâna daha adımınızı yeni atmışsınızdır ki, güvercinlerin üzerinize doğru uçuşları ve size temennâ çekişi ile vücut kimyanızın değiştiğini hissedersiniz. Günün yorgunluğuymuş, derslermiş, çekler-senetlermiş.. Hepsi portmantoya. “Şimdi biraz huzur” der, avludan kapıya yönelirsiniz. Kapıdaki sanat size hoş geldin der. Hoş ve safa geldin ey stresli kul! Selâmı alır, bir tüy hafifliği ve rahatlığında sese doğru yönlenirsiniz. Ses.. Su sesi. Aman Yârabbi! Su ile tedavi.. Su seansları.. Suyun geometrisi.. Akışın fizyolojisi vs. vs. hepsi aklınıza konup kalkar bir bir. Şadırvanın hikâyesini de biliyorsanız değmen keyfinize. Hani şu Yahudi kadının arsasını hibe etmeyişi ile başlayan hikâye. Ne ki, hayret ve hasretinizi tâ Osmanlının burçlarından, Selçuklu Beylerinin otağlarından gelmişçesine içinize içinize çekiverirsiniz. Ortaçağa burjuvazisi, “deli”lerini yakadursun; medeniyetin beşiği güzel yurdumda su sesiyle/musîkî ile tedavi alıp başını gitmiştir. Şadırvandan akan suyun sesi iliklerinize can katarken, içeride bu bezme dem tutma telaşında koşuşan çocukları fark edersiniz. Annelerinin ellerinden kopuveren çocukları... Koşuşurlar. Koşuşurlar biteviye. Öyle rahattır, öyle seyirliktir işte.

Mihrâba göz gezdirirsiniz. Güneş sistemine benzeyen şekiller dikkatinizi celbeder. Hani mucizevî bişeyler hissedersiniz, belli etmezsiniz. Şaşkınlığınızı alıp, duvarlara yansıtırsınız. Duvarlara.. Taşın işlenişindeki zarafeti alkışlarısınız içinizden. Nice nice sanatlara şahit olursunuz da adını koyamazsınız bunun. Hele bir “VAV” hattına gözünüz kayıverir, aman Allah’ım! Simetrinin bizcesi böyle oluyor der, kendinizi namaz koridorunda boşluğa bırakıverirsiniz. ( not:burada boşluktan kasıt “hiçlik” ve onun ardından gelen fenâfillah-bekâbillah-seyrillallah ufkunu yakalamak noktasında atılan ilk adımdır-SSS ).

Âşıkın vuslatı çabuk bitermiş. Sizinki de o misâl, erir zaman elinizde. Ve hiç istemediğiniz hâlde ayrılırsınız “cafe”den (!) Hiçbir parkta huzur bulamadığınız bu asırda, yorgunluğunuza mesken olacak şöyle “içi şadırvanlı dışı güvercinli” bir câmiye yolunuz düşer mi bilinmez ama eğer ki muzdaripseniz siz de benim gibi gelin şu duaya hep birlikte âmin diyelim:

Gitsin parklar, “cafe”ler..
Gelsin şadırvanlı câmiler.
Gelsin de huzur girsin hücrelerimize.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
"Sana Zorsa Bırak Yanayım... ""
Yaşamak Gibi Birşey Seni Sevmek
Efendiniz Kim?
Dondurma Üstü Salep Çek!
Komşu Duydun Mu: Huşû Tedavülden Kaldırılmış!
Elimizden Tutan Biri Var (!)
Yüksek Sesle Susuyorum.
Akşam Vakti
Gebe Kalalım Merhamete
Lord Of The Rings' E Tasavvufî Bakış.

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kimliği Belirsiz Bir Aşk Bulacaklar [Şiir]
Şiir Düzmek Zamanı [Şiir]
Lütfen Seni Sevebilir Miyim? [Şiir]
Kılpayı [Şiir]
Ruhun Bedenle İmtihanı - 1 [Şiir]
gözyaşı'na.. [Şiir]
Huzur mu Dediniz ?! [Şiir]
aynalara bakamamak [Şiir]
Ney' le hasbihâl [Şiir]
Ver elini pişmanlık [Şiir]


Sarper SAĞLAM kimdir?

1980'lerde doğmuşum. Şu anda Ankara'da ikamet ediyorum. Yazarlık çok zor bir iş. . Bense çok ciddiyetsiz bir adamım. . E nasıl bağdaşır bu iki olgu ?! Ne ise karalamalarımı sizinle paylaşmak istedim. . Umarım yeni ufuklara yelken açarsınız "okuma" larınızla.

Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl, İskender Pala, Cahit Zarifoğlu, Ali Çolak


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Sarper SAĞLAM, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.