..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Mermere sıkışmış bir melek gördüm ve onu özgürlüğüne kavuştuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Erotik > Mehmet Ulaş ORAL




12 Şubat 2002
Mabrahar -I-  
there is no fantasy... there is a real fuckgame!!!

Mehmet Ulaş ORAL



:BHIE:
Fısıltılarıyla dokunur kulaklarına, yıkanmış
bedenine; kimsesiz ve soğuk bir duşun inlemelerine
ulaşır. Kim bilir hangi astrolojide kaç fal açtın düş’engiz
kadın: Mabrahar
kırmızı yaftasıyla uzanıyor yatağıma,
parmaklarında derinden işlenmiş menteşeler..
“Bir kapıyım yalnızca ben” diyor, sokuluyor daha da
“Senin duvarlarında kapı delikleri,
bir kapı yaptırmıyorsun açılmak için okyanusa!”
Dudaklarında binlerce zerrem,
Her satırbaşında sessizce bana dönüp bakan
Yıllar... Diyorum,
“Yalnızca elli sene seçebilirim yalnızlığı”
Mabrahar,
Parmaklarında kalın menteşeler,
Etrafımda etsiz ve beton duvarlar...

Bahar geliyor, bu kez olmadık şiddetle.
Taş taş üstünde kalmamış, parmaklarda
Sökülen yaftalar,
Acılar,
Hüsranlar...
Kaç rakı şişesine sığar ki sevişmek için
Gelen bir kadın?
Kaç bahar bir ders verebilirsin ki insanlara
Mabrahar? Yıllar öncesi...
Aşkı tattırabilirdi tek gecede kapılar,
Aşkı anlatabilirdi kurtarıp beni yalnızlıktan
Baharlar!
Bıraktığım yerlerin, eskimemiş sözler
Ve vadesi dolmuş sabahlar...
Unutalım artık bunları,
Ne sözler kalsın, ne geçmiş,
Ne yalanlar, ne de yıkıntılar...
Geçmişi unutalım değil mi? Evet unutalım.
Böyle mi öğrettiler sana o adamlar?
Taş ocağının üstünde boğulan,
Çilek aromalı jelibon sevişmelerinin kadını...
Bir imparatorum ben şimdi kendi çağımda,
Bir imparatorum ben
Ve yalnızım... Dünyayı sat ucuza,
Ona acıma, aşka da acıma... Bırak aşkı Mabrahar!
Kalsın bir yerlerde, ben bileyim,
Keselim biletini ve konuşkan bir kadın olarak kal,
Öyle bilsin seni uzaklar.

Bahar geliyor, tren yaklaşıyor...
Boynumdasın hâlâ,
Bir otelin yalnızlığını bozuyoruz
Sen, ben ve duvarlar.
Sana sorduğum sorular vardı Mabrahar,
Ölümcül yanıtları ve affedemediklerimiz vardı.
Dönme diyorum işte,
Kırma kendini benim safsatalarımla.
Bilmez misin uçkurumdan tutup bir gün
Dağlara çivileyecekler beni çılgın bir huzurla.


Sıyrılır mı bir kadın kilometrelerce
orospunun arasından?
Sana soruyorum Mabrahar!
Yedi mevsim geçse de sen söyleyemezsin,
Çalarsın ve kendininmiş gibi kullanırsın aşkı.
Jiletlerin derin izler bıraktığı zamanlar vardır,
-     Geniş zamanlar – yırtınan, şımaran ve gitgide
orospulaşan bir kedi gibi
Kafesinin içine gömüldüğün zamanlar!
Seni sevdiğim, çıngıraklı hayallerim,
Şehvet ve kahkaha dolu bir gecede
Muska bağlayıp koynuna
Beni koyup gittiğin zamanlar...
Unuttun değil mi Mabrahar!
Hiç ciddiye almadın ki hayatı sen...
Küçük dişlerinin arasında geveleyip
Bir sakız gibi fırlattın;
Ama saltanatım... Saltanatımı sürüyorum şu an,
Yedi tepe, yedi mevsim, yedi harika
Pamuk prensim ben, etrafımda yedi orospular...
Mabrahar, sevmiyorsun artık masalları değil mi?
Evet, büyüdün, serpildin ve serildin yollara.
Aramızda çarpışacak kimsecikler yok,
Kimsecikler yok aramızda,
Yalnız sen ve ben... Yalan!
Ben varım Mabrahar!
Ben ve benim tibet yaylasında oturan imparatorluğum...
Her şeyin sonu geliyor,
Kana susuyor sokaklar.
Duvarlardan atlamaya kalkıyorsun.
Bahar geliyor, tren gidiyor...
Yetişemiyorsun sonunda, muskan düşüyor koynundan.
Göğüslerin ortada, sutyenin ve külotlu yalnızlığın...
Bahar geldi, tren kaçtı Mabrahar!
Kırılır mı bir kur-an elinde,
Binlerce arapça söz, sureler?
Unutmuştun hani? Unutamazsın geçmişini,
Unutamazsın, sarhoş yollarda
kuşluk vakti uyandırırlar seni zabıtalar.

Bahar gitti, başka bir bahara kaldı tren.
Bak, söylüyorum sana;
Son sözcüklerim, kelepçelerin
Ve benim bıraktığım gemici düğümü...
Orospulaşan bir kedi gibi kıvrıldın yatağıma,
Yatağımdasın ve sevişiyoruz hâlâ.
Mabrahar, gün gelecek
Sorular ve yanıtlar olmayacak inan bana.
Sarılacağız okyanuslara,
     Kapılarım olmayacak,
Duvarlarımla birlikte yerleşeceğim senin kamarana.
Bir kedi seyredecek karşı kıyıdan,
El ele tutuşacak güneşle,
verecek yedi tepeli şehri dudağına,
ve geçmişini unutacaksın! seni
lanetli bir bozuk paranın hayat boyu süren
krallığına taşıyacak saltanat hırsın!




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın erotik kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mabrahar -IV-
Mabrahar -II-
Mabrahar -III-

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yalnızlık Resimleri
Orta Kat - Peri Masaları
Peri II
Şehirlik Rubai
"Peri"
l y d i a
Dantes
Ara Nağmeler Çarşısı
Tek Kişilik bir Aşk İçin Düş Markizine Gece Fanzinleri
Ayarı Düşük Yalnızlıklar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
kardiyoloji [Öykü]
Ağır Roman(tik) – 2001 [Öykü]
Sigara - 2 [Öykü]
(Gar)dolap [Öykü]
Şifreli Konuşkan [Öykü]
Yalnızlığın Aleni Tarihi [Öykü]
Uzun İnce Bir Yol Gibi [Öykü]
Aziz [Öykü]
Ölümsek [Öykü]
Zamansız Pencereler [Öykü]


Mehmet Ulaş ORAL kimdir?

garip bir adamdır. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Cemal Süreya, Küçük İskender, Murathan Mungan, Edip Cansever, Can Yücel, Ferhan Şensoy, Ece Ayhan vs vs vs...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Mehmet Ulaş ORAL, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.