..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Her şey ancak sevgiyle satın alınabilmelidir. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Anılar > Simten K. Ataç




10 Mayıs 2007
Benim Küçük Kadınım  
Küçücük yüreğinde bir sürü heyecan ile bembeyaz gelinliği üstüne giyip, kapısını çalan beyaz atlı prensine koşan bir minik kadından bahsetmek ne kadar zormuş meğer.

Simten K. Ataç


Kelime bulmak, cümle yaratmak ve hissettiğim sevgiyi harflere bindirip sayfaya yüklemek çok zormuş, sevgi büyüdükçe anlatılması imkansıza dönüyormuş meğer. Yazdığım her şeyi siliyor ve düşünmeye çalışıyorum, en uygun en yüce kelimeyi seçmeye çalışıyorum, olmuyor. Yetmiyor…


:BIIF:
Küçücük yüreğinde bir sürü heyecan ile bembeyaz gelinliği üstüne giyip, kapısını çalan beyaz atlı prensine koşan bir minik kadından bahsetmek ne kadar zormuş meğer.

Kelime bulmak, cümle yaratmak ve hissettiğim sevgiyi harflere bindirip sayfaya yüklemek çok zormuş, sevgi büyüdükçe anlatılması imkansıza dönüyormuş meğer. Yazdığım her şeyi siliyor ve düşünmeye çalışıyorum, en uygun en yüce kelimeyi seçmeye çalışıyorum, olmuyor. Yetmiyor…

Canım benim, küçük kadınım… Minicik bedeni, kocaman yüreği ile çocuk temizliğinde ama ergin sorumluluğunda iken beni; kanından yaratıp bedeninden ayıran, kucağına alıp, gönlüne basan annem. Canım benim, küçük kadınım. Her türlü yükü sanki bir dağmış gibi sırtlamasını benim, bizim için erkenden öğrenen; mücadelesinde gözyaşlarına boğulmadan ayakta kalmayı başaran annem. Küçücük elleri ile soğuktan titreye titreye bezlerimi yıkayan, evimizi ısıtmak için belki kovalarca kömür kırıp yüklenip taşıyan, huzuru bozulmasın diye tüm büyüklerine boyun eğen. Canım benim, küçük kadınım…. Anne, gelin ve büyük olmaya çalışırken ne çocuk olabilen ne de kadın olmak için fırsatı olan minicik yürek. Allah’tan sonra ki yaradanım, sebebim ve minicik bedenli küçük kadınım.

Ruhunda solan çiçekleri diriltmenin zorluğunu o kadar iyi biliyorum ki ama bildiğimi bir türlü anlatamıyorum. Yüzüne düşen her gölgede kendimi sorguluyor ve bazen de “keşke” diyorum, “ keşke ayağına bağ olmasaydım”, “keşke hiç olmasaydım”. İşte isyanım o yüzden boyumu aşıyor, canım benim, küçük kadınım.Gülen gözlerine bakmaya doyamıyorum, hep gülsün bana bakarken parlasın, hiç sönmesin istiyorum. Belki bencilce, bunu da biliyorum ama ne yapayım ben hala bir çocuğum.

Küçük kadının küçük bebeğiyim ben. Bebeğinim senin hala, senden başka hiç kimsenin kapatamayacağı yaralarım oluyor, kanıyor ve acıtıyorlar.Öpersen geçecek biliyorum, öpmeni bekliyorum. Ama öpersen tüm acılarımın geçeceğine hem sen hem de ben inanmalıyız, küçük kadınım. Sadece ben inanınca olmuyor. Ne kan duruyor ne de kabuk tutuyor.

Şimdi birlikte yeni bir can yaşatıyoruz yüreklerimizde. Bizimle var olan, hayata tutunması için bir süre daha mutlaka yanında olmamız gereken. Uflarını öptüğümüz zaman geçirebileceğimiz bir küçük adam.Bana Anne, sana Anneanne diyen.

Beni var ettiğin için, babama tüm şanslarını kullandırdığın ve iyi baktığın için, kardeşimi bana verdiğin ve sonrasında karısı ve oğlu ile ödüllendirilmeme sebep olduğun için, kocamı evladın gibi gördüğün için ve oğluma sahip olmama yani benimde bir anne olmama neden olduğun için en önemlisi de bence annem olduğun için Teşekkür ederim küçük kadınıma.

Annemsin sen küçük kadınım, her ikimiz birlikte büyüyoruz seninle. Bazen koyun koyuna bazen boğaz boğaza. Ama hep yan yana, sevgi ile. Sesini duymak, yerini bilmek bir zorunluluk bana. Yanımda olmanın verdiği huzuru kaybetmeme izin verme, kendine iyi bakmak borcun var bana…Sakın unutma!

SENİ SEVİYORUM



.Eleştiriler & Yorumlar

:: NE ONUR LU BİR YAZI
Gönderen: A.OZAN / ISTANBUL/
11 Şubat 2008
İçine küçük kadınlardan tut da Onurlu bir cümleye kadar herşey var. En önemlisi , yazan hakikaten çok büyük yürekli bir küçük kadın . Louisa May Alcott yaşamalıydı ..

:: ...
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu/Türkiye
26 Ocak 2008
" Hani bir kavak ağacı vardır. Günün en durgun anlarında bile kıpırdar durur yaprakları. İşte Türk Folklörü, kavak yaprakları ile ana yüreği arasında bir ilişki kurmuş. Ve –ana yüreği- demiş kavak yapraklarına."( alıntı)....Anne için söylenen her söz, yazılan her yazı güzeldir...Küçük bir çocukken iki günlüğüne annemden ayrılmak bana çok acı vermişti. Oysa, bir annenin yavrusundan ayrılmasının daha büyük acı verdiğini , ancak anne olunca anladım....Taaa nerelere götürdü beni yazınız....Zevkle okudum, anılara daldım.Teşekkür ederim....Sevgiyle.

:: Anneniz ve anneliğiniz hiç eksilmesin yaşamınızdan
Gönderen: Funda Bilgili / İZMİR/Türkiye
1 Temmuz 2007
Anne olunca daha bir anlıyor insan anneciğinin değerini. Böyle derdi benim canım annem. Haklıymış. Annelik kavramı öyle yeri doldurulamaz birr değer ki insan yaşamında. Hele ki kadınsa. Kaybedince anneciğimi, anneliğim bile ilaç olmadı yarama. Ne güzel küçük kadınınız yanınızda. Sıkı, sımsıkı sarılın ona. Ki yaptığınız çok açık satırlarınızda. Ben de sevgimi ve saygımı yolluyorum aracılığınızla... İçten, duygusal ve her kelimesi içimi sımsıcak eden bir yazı okudum. Anneniz ve anneliğiniz hiç eksilmesin yaşamınızdan... ************** Çok teşekkür ederim sevgili Funda,insan kaybetmeden sarılmalı sevdiklerine her ne kadar her zaman mümkün olmasa dahi...İyi bir evlat ve iyi bir anne olma çabasındayım :) ****************




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Otogar Hikayeleri
Önyargıların Gölgesinde
Gönülsüz Gidişler
Mutluluk Kaçınılmaz
Dostluk Gönüldedir
Kar Tanesi
Nereye Kadar?
Kaybolan Yıllar
Yalan
19 Ocak 2007 - Hrant Dink Cinayeti

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Lanet [Şiir]
Bazı Anlarımdayım [Şiir]
Dönme Dolap [Şiir]
Hoyrat [Şiir]
Tualin Düşü [Şiir]
Şehir&dağ [Şiir]
Günebakan [Şiir]
Hayat Denklemi [Şiir]
14 Şubat Öyküsü - 4 [Öykü]
Pegasos'un Kanatlarında Yaşamak [Öykü]


Simten K. Ataç kimdir?

bence , hayatlarımızın sorumluluğunu elimize aldığımız andan itibaren , suçlayabileceğimiz kimse kalmamış demektir. Sizce?


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Simten K. Ataç, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.