..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
En tatlý sevinçler, en hiddetli kederler sevgidedir. -Pearl Bailey
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Aný > Ali Erasoðlu




17 Mayýs 2008
Duruþma  
Ali Erasoðlu
Geçmiþte kalmýþ bir yargýlama anýsý...


:AIGI:
DURUÞMA


Çocukluðundan beri yaz aylarýnýn okul tatillerinde eniþtesinin yanýnda avukat kâtipliði yapardý. Þimdi gene kâtipti; ancak bu kez üniversite öðrencisi olmuþ, kýþ boyu okul masraflarýný karþýlamak amacýyla bir baþka avukatýn yanýnda çalýþmaktaydý. Galata da bulunan bürodaki çalýþma ve adliyelere koþturmanýn dýþýnda, Edebiyat Fakültesi’nin derslerine yetiþmeye çalýþýyor, oradan oraya seyirtiyordu. Bir yandan çalýþýp, bir yandan okuyan gençlerin tipik koþuþturmasýydý yaþadýðý.

Adliye ilgisini çekiyordu onun; adeta marazi bir ilgilenme idi bu. Týpký hastaneler gibi, insanlarýn olumsuz bir yönlerinin yoðunlaþtýðý yerlerdendi adliyeler. Ýhtilafa düþen, geçinemeyen, birbirini yiyen insanlarýn tiftiklendikleri bir yerdi adliye. Baþta avukatlar olmak üzere iþ sahipleri, çýkarlarýnýn peþinde oradan oraya koþuþmaktaydýlar koca binada. Dahasý türlü suçlardan arta kalmýþlarla, ilk kez suç iþleyenler elleri kelepçeli, ne kadar ceza yiyeceklerinin, özgürlüklerini ne kadar yitireceklerinin endiþesi içinde getirilip götürülürlerdi duruþma salonlarýna. Ürkütücü görünümlerdi bunlar. Bu nedenle olacak, mimarýn onca çabasý binayý sevimli kýlmaya yetmemiþ, konunun baðýþladýðý bir soðukluk her tarafa egemen olmuþtu. Halkýn, sevimsiz insanlar için kullandýðý, -mahkeme duvarý suratlý- yakýþtýrmasý da buradan kaynaklanýyor olmalýydý.

Bir gün, avukatý uzunca bir süre mahkemede beklemesi gerekmiþti. Duruþmasý olan salonlarý kontrol etmeye baþladý, benzer durumlarda çoðu zaman yaptýðý gibi.. Aðýr Ceza Mahkemeleri bölümündeydi. Beþinci Aðýr Ceza Mahkemesi Salonunun kapýsýnýn yanýndaki duruþma listesine göz gezdirdi. Liste, gasp, cinayet, fiili livata (gayrý tabii cinsel iliþki) gibi türlü suçlarla uzayýp gidiyordu. O sýra yapýlacak olan duruþma ise“Türklüðe küfretme” ile ilgiliydi. Duruþma ilgisini çekti, girdi salona, izleyiciler arasýna oturdu. Sanýk henüz getirilmemiþ ancak hâkimler yerli yerindeydi. Ýlginç ve esprili bir hâkimdi Baþkan, daha önce de duruþmasýný izlemiþti onun. Ortamýn tüm uygunsuzluðuna karþýn, sevimliliði þaþýrtmýþtý kendisini. Dairede kuþ ve çiçek beslediði rivayet ediliyordu Hâkimin. Dahasý, duruþmalar peþ peþe uzadýðýnda, ara verip kuþlara yem vermeye gittiði bile söyleniyordu. Ýnsanlara yýllarca hapis cezalarý vermekle sonuçlanan duruþmalarýn arasýnda kuþlarýn yemini düþünebilmek üstün bir meziyet olarak görünmüþtü kendisine.

O sýra bir grup ilkokul öðrencisi baþlarýnda öðretmenleri ile salona girdiler. Öðretmen, banklara oturmalarý için iþaret ediyor, bir yandan da yaþlarýnýn gerektirdiði cývýltýlarý önlemeye çalýþýyordu küçüklerin. Okulda iþlediði yargý ve yargýlama konusunu bir de yerinde göstermek istemiþ olmalýydý öðretmen. Öðrencileri salonda gören Baþkan bariz þekilde irkildi. Aslýnda küçücük çocuklara duruþma izletmek için Aðýr Ceza Mahkemesini, hem de dava konusu bu olunca tercih etmek irkilmeyecek gibi deðildi. “Duruþma konusu pek uygun deðildir. Ýsterseniz baþka bir duruþma izletin küçüklere” biçiminde nazikçe uyardý Hâkim öðretmeni. Ancak öðretmen ýsrarcýydý. “Zararý yok izlesinler” deyince üstelemedi Hâkim. Mübaþirden Sanýðý çaðýrmasýný istedi.

Uzun boylu, düzgün fakat yýpranmýþ giyimli bir adam elleri kelepçeli, jandarmalar arasýnda alýndý sanýk bankosuna. Tüm yýkýlmýþlýðýna ve ürkekliðine karþýn belirgin bir vakur ve kendinden emin tavýr da sezinleniyordu adamýn görünümünden. Giriþi gibi aðýr hareketlerle oturdu sanýk bankýna. Kelepçeleri çözüldü. Sanýðýn kendiliðinden yerine oturduðunu görünce Hâkimin tüm sevimliliði bir anda kayboldu. Görülecek olan dava konusunun etkisiyle, bu kendiliðinden oturuþu adeta bir fýrsat bilerek sesinin tüm gücüyle haykýrdý adama. “Sana kim otur dedi, kalk ayaða”. Hýzla ayaða kalktý adam. Kimlik yoklamasýný yaptý Baþkan, ilk sorusunu yöneltti. “Türklüðe ve dine küfrettiðin iddia ediliyor, ne diyeceksin?”

Çekinti ile cevaplamaya çalýþtý adam. Tüm sanýklar gibi doðal olarak yöneltilen suçun gerçek olmayýp iftiraya uðradýðýný dillendirdi. Ancak bu ifade veriþte bir baþkalýk olduðu bir bakýþta sezinleniyordu. Tüm periþanlýðýna karþýn bir serseri olmadýðý her halinden ve konuþmasýndan belliydi adamýn. “Ben Sovyetler Birliðinde doðdum, yaþam öyküm Türklüðe hakaret etmeye hiçbir yönüyle olanak vermez Hâkim Bey. Ben Türklüðü hakir görüyordum da burada ne iþim vardý?” Hâkim de tüm salondakiler gibi etkilenmekte gecikmemiþti bu ifadeden. “Tahsiliniz ne sizin?” “Moskova Edebiyat Fakültesi Mezunuyum Hâkim Bey” Hâkimin þaþkýnlýðý giderek artýyordu. “Þu yaþam öykünüzden biraz bahsedin bakalým bize” Az önce köpek gibi azarladýðý adama artýk –siz- diye hitap ediyordu Hâkim.

“Kýsaca özetleyeyim, sizi iþgal etmeyeyim. Kýrým’da doðdum büyüdüm, orta tahsilimden sonra söylediðim gibi Moskova Üniversitesinde yüksek öðrenimini tamamladým. Ýkinci Dünya Savaþý çýktýðýnda birçok Kýrýmlý gibi Almanlara iltica ettim. Alman Ordusunda subay oldum; Kýzýl Ordu’ya karþý savaþtým. Savaþtan sonra Almanya’da bana kalmamý önerdiler subay olarak. Ancak ben vatanýmýn Türkiye olduðunu, bir yere gideceksem bunun yalnýzca Türkiye olacaðýný ifade ederek kabul etmedim. Kalkýp geldim Türkiye’ye. Burada evlendim; baþlangýçta her þey iyi gitti, evliliðim de. Ancak sonradan iþlerim bozulunca karým beni terk etti; yaþantým alt üst oldu. Af buyurun kendimi içkiye verdim biraz. Olay günü içkili durumda kahveye çýkmýþtým. Kahýrdan farkýnda bile deðildim, Ramazanmýþ. Kahvedekiler üstüme yürüdüler, -zýndýk herif- þeklinde türlü hakaretler ettiler, yetmedi vurdular hep birlikte. Kendileri hýrslarýný alamamýþ gibi Jandarmayý da çaðýrdýlar. Ben meramýmý anlatmaya çalýþtýkça Jandarma ile kahve halký ite kaka karakola adeta sürüklediler beni. Hayatýmda kimseye küfür etmemiþken, Türklüðe ve dine sövdüðümü ifade eden o zaptý da orada kendi aralarýnda tanzim etmiþler.”

Sinek uçsa sesi duyulacak ortamda, kesilmesi adeta olanaksýz bu ifadeyi sonuna kadar dinledi Hâkimler. Kýsa süreli bir sessizlik oldu: izleyenler adeta aðlamaklýydý. Hâkimler de yýllarýn verdiði kanýksama ile kendilerini tutuyor olmalýydýlar. Sessizliði Reis bozdu. Tarihe geçmeye layýk bir ifade ile,

“Yaparlar, bunlar her þeyi yaparlar. Hepsini anlýyorum da senin deneyimsizliðin, içkili halinle bunlarýn arasýna karýþmana yol açmýþ, hata etmiþsin.” Sanýðýn tek kusuru olarak bunu görebiliyordu Hâkim. Adam birden bire sanki sanýk olmaktan çýkmýþ, düzen sanýk sandalyesine oturmuþ gibiydi. Bakýþtýlar birbirlerine Baþkan ve üyeler, ara karar okundu.

“Ýcabý düþünüldü, sanýðýn tutukluluk halinin kaldýrýlmasýna, salýverilmesi için Cumhuriyet Savcýlýðýna müzekkere yazýlmasýna, duruþmanýn………………..tarihine talik edilmesine oy birliðiyle karar verildi.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Düþen Yapraklar Zamaný
Dialog

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Boðaziçi vapurlarý [Þiir]
Ýnat [Þiir]
Moda [Þiir]
Ýstasyonlarý Çalýnan Þehir [Deneme]
Duygular ve Gerçekler [Deneme]
Duygu Çöplüðü [Deneme]
Asayiþ [Deneme]
Her Kadýndan Üç Çocuk [Deneme]
Atatürk Türkiye'si - Erdoðan Türkiye'si [Eleþtiri]
Aþiret Düzeninin Katilleri [Eleþtiri]


Ali Erasoðlu kimdir?

10 yýldýr yazýyorum. Bizim Gazete'de Yayýnlanmýþ makalelerim var.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ali Erasoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.