Temel içgüdülerden biri olduðunu bildiðimiz cinsellik, akýl almaz sansasyonlara her zaman olduðu gibi bugünde konu olmaya devam etmektedir. Cinsellik, gündemdeki önemini hiç yitirmedi. Ele alýnýþ biçimi ile toplum üzerinde yarattýðý infial, siyasi krizlere neden olabilecek güçte olduðu için çoðu zaman muhalif guruplarýn elinde önemli bir koz olmuþtur. Kennedy ve Marily Monreo arasýndaki iliþki ya da Bill Clinton ile ilgili söylentiler, düne ait hatýrladýklarýmýzdan yalnýzca iki örnek. Bugünlerde ise basýnda Sarkozy’nin özel yaþamý çokça konuþulmakta. Renkli bir kiþiliði olduðu muhakkak fakat bu özel ilginin politik açýlýmlarý ile bir ilgisinin bulunup bulunmadýðýný sanýrým zaman koyacak ortaya.

Almanya’daki Faþizan geleneðin nasýl dünden bugüne bir arka planý varsa orada, acaba Avusturya için de cinsel saplantýnýn bir geçmiþi olabilir mi? diye merak ettim. Kaynaklara baktýðýmda Ortaçað Avrupa’sý ile ilgili þu bilgilere ulaþtým;

Kral Sigismunt, 1414 yýlýnda beraberinde sekiz yüz atlý olduðu halde birkaç günlüðüne kalmak üzere Bern’e gider. Belediye baþkaný genelev çalýþanlarýný, saray mensubu erkeklere iyi davranmalarý ve onlardan ücret almamalarý konusunda uyardý. Çalýþanlarýn ücretleri, Kral ve adamlarý oradan ayrýldýktan sonra belediyece ödendi. Aradan yirmi yýl geçtikten sonra Sigismunt Ýmparator olmuþtur. Ulm Þehri’ni ve genelevi bir imparator olarak ziyaret eder. Elbette giderler yine belediye tarafýndan karþýlanýr.

O dönemlerde genelevlerin, prenslere, piskoposlara ve devlet tarafýndan gözetilen bazý kiþilere timar olarak baðýþlandýðý kayýtlara geçmiþtir. Ortaçað sonlarýnda Würzburg piskoposu þehirdeki genelevlerin gelirlerini Hanneberg Kontlarýna baðýþlamýþtý. 1577’de Michael Kuhle, Ýmparator tarafýndan genelev geliriyle taltif edilmiþti.

1492 yýlýnda Basel’de vaftiz edilmiþ olan bir Yahudi kadýný þehirde iffetli bir kadýn bulunmadýðýný bunun için beþiklere bakýlmasý gerektiðini söylemiþti.

1472 yýlýnda Nördingen belediye meclisi, papazlarýn geneleve gitmelerini yasak etmeye cesaret edemediði için sadece bütün gece orada kalmalarýný yasaklamakla yetindi.

Örnekler böylece uzayýp gidiyor kaynaklarda. Geçmiþin kirli sayfalarýný ortaya çýkarmanýn bugüne muhakkak ki bir yararý yok ama belli bir bölgede bu türden bir durumun tekrarlar halinde gündeme düþmesi ister istemez dikkatlerimizi bir noktaya odaklýyor.
Aydýn AKDENÝZ
http://blog.milliyet.com.tr/Blogger.aspx?UyeNo=772664
aakdeniz1965@hotmail.com