her şey çok zamansız başladı. aniden tıpkı bir kalp atışı gibi istemsizdi. olmaması gereken ya da öyle düşünülen oldu. o söz birden ağzımdan çıktı. çok küçük bir yalandıı sadece. ama doğrunun ne olduğunu bilen birine ufak da olsa bir yalan söylerseniz güveni tek bir darbeyle yerle bir oluverir işte. çıkıverdi ağzımdan tutamadım kendimi. ama o da anlayışla karşılayabilirdi ne diyeyim. suçluluk psikolojisi işte. hemen savunmaya geçiveriyor insan. kendini tatmin etmenin bir başka yolu işte. söylediklerimin çoğunun doğru olması için üstün bir çaba gösteririm aslında ama bu sefer olmadı işte. ama ben ona her zaman söylerdim bu sözü. sadece gülümserdi. severdi de ama bu sefer olmadı işte. gülümsemedi, sevinmedi. sadece "yalan." dedi. hiç bir şey diyemedim. haklıydı çünkü. ben de sadece "haklısın." dedim. ve yoluma devam ettim. gittiğim bir yol da yoktu aslında öyle boş boş geziniyordum hayat yolunda. yönünü şaşırmış bir rüzgar gibi sürükleniveriyordum işte. bunu biliyordu.uzun bir süre bana yön veren de o olduğu için hatırlatmadım bunu ona. "haklısın."yeterliydi işte. neyse ben de çok doğru bir karar aldım ve bundan yeni bir şey öğrendim. eğer hissetmiyorsan birine asla " seni seviyorum. " deme!