..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Þiir, seçmek ve gizlemek sanatýdýr. -Chateaubriand
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Ömer Faruk Hüsmüllü




26 Eylül 2010
Varlýk Üzerine Düþünce Kýrýntýlarý  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Varlýk, en genel yani kaplamý en geniþ olan kavramdýr. Kavramlarý kaplam (kapsadýklarý þeyler) bakýmýndan sýnýflandýrsak bu þemanýn en üstünde “varlýk” yer alýr. Çünkü varlýk, evrende bulunan her þeyi kapsar, içine alýr.


:BGAG:
Bu konuda bizim ortaya koyacaðýmýz düþünceler olsa olsa “kýrýntý”dýr. Çünkü gerçekten sistem kurmuþ olan çok sayýda deðerli filozofun varlýk hakkýnda oldukça önemli görüþleri söz konusudur.
Biz herhangi bir felsefi sisteme tamamiyle baðlý kalmadan, ancak buralardaki bilgilerden de yeri geldiðinde yararlanarak, kendi aklýmýz ve mantýðýmýzýn elverdiði ölçüde “varlýk” konusunu irdelemeye çalýþacaðýz.
Öncelikle “varlýk”ýn bir kavram olma özelliðinden söz edelim. Edelim de “kavram nedir?” sorusunun cevabýný da vermeden geçmeyelim.:
Kavram, eskilerin “mefhum” diye ifade ettikleri, yani herhangi bir þeyin zihindeki tasarýmýdýr. Somut ve soyut kavramlar vardýr. Somut kavram, dýþ dünyada var olan yani nesnel yaný bulunan þeylerle ilgilidir; soyut kavram ise dýþ dünyada bireyleri bulunmayan, sadece zihinde var olanlardýr.
Varlýk, en genel yani kaplamý en geniþ olan kavramdýr. Kavramlarý kaplam (kapsadýklarý þeyler) bakýmýndan sýnýflandýrsak bu þemanýn en üstünde “varlýk” yer alýr. Çünkü varlýk, evrende bulunan her þeyi kapsar, içine alýr.
Varlýk iki çeþittir:
1-Gerçek (reel) varlýk: Duyu organlarý vasýtasýyla algýladýðýmýz, belli bir zaman ve mekan içinde yer alan varlýk. Örneðin her türlü eþya, aðaçlar, denizler v.s.
2-Düþünsel (idea) varlýk: Duyu organlarý vasýtasýyla kavrayamadýðýmýz, sadece zihnimizde yer alan varlýk. Örneðin soyutlamalar yaparak elde ettiðimiz her türlü zihinsel ürün.
Varlýk nedir?
Biz bir dünyada ve dolayýsýyla onun da içinde yer aldýðý bir evrende yaþýyoruz. Yaþantýmýz sýrasýnda duyu organlarýmýz vasýtasýyla birçok cismi algýlýyoruz. Örneðin þu anda bir masa, onun üzerinde bir monitör görüyorum. Oturduðum bir sandalye var. Ayaða kalkýp pencereden dýþarýya bakýyorum, gökyüzündeki yýldýzlarý seyrediyorum. Yerime dönerken ayaðým sert bir cisime çarpýyor. Canýmý acýtan bu cismin masa olduðunu anlýyorum.
Kýsacasý birçok þeyin varlýðýndan haberdarým. Ýþte varlýk bu “var olan her þeydir.”
Varlýk var mýdýr, yok mudur?
Bilime göre varlýk tartýþmasýz vardýr. Bilim bu var olan varlýðý neden sonuç iliþkisi içinde ve deneysel yöntemle inceler. Ancak felsefenin varlýða yaklaþýmý bilimden farklýdýr. Çünkü felsefe varlýðý, bilim gibi parçalara ayýrarak deðil de bir bütün halinde açýklamayý amaçlar.
O nedenle “varlýk var mýdýr, yok mudur?” sorusu felsefede uzun bir süre tartýþýlmýþtýr.
Parmenides varlýðýn “var” olduðunu savunurken, nihilizm (hiççilik) varlýðýn “var olmadýðý” iddiasýndadýr. Mesela bunlardan ayný zamanda bir sofist filozof da olan Gorgias’a göre:
1-Hiçbir þey yoktur.
2-Olsa bile bilinemez.
3-Bilinse bile baþkasýna anlatýlamaz.

Gorgias –septikler kadar olmasa da- ayný zamanda þüpheci bir filozoftur. Örneðin septik filozoflardan Pyrrhon “varlýklarýn ne olduðuna iliþkin yargýlar ne doðrudur, ne de yanlýþtýr.” demektedir. Buradan hareketle þüpheciliðini daha da aþýrý bir noktaya götürmekte ve “yargý vermekten bile kaçýnmak gerektiðini” iddia etmektedir.

Diðer yandan Descartes þüpheyi kullanarak akýl yürürtme yoluyla kendi varlýðýný, Tanrý’nýn varlýðýný ve dýþ dünyadaki nesnelerin varlýðýný kanýtlamýþtýr.
Dilerseniz bu soruda daha fazla felsefi görüþe yer varmeyip, kendimiz bir cevap arayalým:
Kendimi düþünüyorum. Ben bir varlýk mýyým? Evet. Ben kendimin farkýnda mýyým? Evet. Kendimin farkýnda olduðuma göre “ben varým” ve ben var olduðuma göre de “varlýk da vardýr” mantýksal çýkarýmýna ulaþýyorum.
Tabii bu arada akýl yürürtme yoluyla benim ulaþtýðým çýkarýmýn tam tersine ulaþanlar olabileceði ihtimalini de düþünmüyor deðilim.
Varlýk’ýn Ne Olduðu Problemi?
Ya da varlýðýn ilk ana maddesi (arkhe-ilk biçim-ilk olan) nedir, sorusu da filozoflar arasýnda uzunca bir süre tartýþýlmýþ ve farklý savlar ortaya atýlmýþtýr. Örneðin:
Ýlkçað düþünürlerinden Thales’e göre varlýðýn ilk ana maddesi su’dur. Her þey sudan meydana gelmiþtir ve en sonunda yine suya dönüþecektir.
Herakleitos’a (M.Ö. 540-480) göre, evrenin ve varlýðýn ana maddesi(arkhe), kendisi de sürekli deðiþme içinde olan ateþtir. Herakleitos; evreni karþýtlýklarýn zýtlýðý ve birlikteliði ile açýklamaktadýr.
Demokritos’a göre atom’dur. (Uyarý: Demokritos’un yaþadýðý dönemde atom ile ilgili bilginin olmasý mümkün deðildir. Burada kastedilen þimdiki bilgilerimizle “molekül” karþýlýðýdýr. Yani o dönemde atom, kavram olarak var, ama bilgi olarak yoktu.)
Mitoslu fizik ve doða bilimcisi Anaksimandros (M.Ö. 610-574) , ise her þeyin kaynaðýný belirli bir maddeye baðlamayýp “sonsuzluk ve sýnýrsýzlýk”tan söz etmiþtir. (Aperion denilen soyut bir kavramla varlýðýn ilk ana maddesini açýklamak istemiþtir.)
Miletoslu filozof Anaksimenes (M.Ö. 550-480), Anaksimandros’un öðrencisidir ve her þeyin havadan geldiðini ve havaya döndüðünü, ruhun ise solunan hava olduðunu öne sürmüþtür. (Buradaki hava, bildiðimiz havadan farklýdýr, sýcak bir nefes olarak da ifade edilmektedir.)
Ýdealistler (Platon, Aristo, Hegel) varlýðý “idea (düþünce) ” olarak kabul ederler. Ýdealist filozof Berkeley : “var olmak, algýlanmýþ olmaktýr. “ der.
Burada okuyucunun daha iyi anlamasý için, kýsaca algý konusuna bir açýklama getirelim: Dýþ dünyadan gelen uyarýcýlar bir duyu organýný etkilediðinde buna “duyum” denir. Duyumun ne olduðunu tanýmaya, bilmeye, ona bir anlam vermeye ise algý denir. Örneðin burnumuza çeþitli koku uyarýcýlarý gelir, onlarýn burnumuzu etkilemesi duyumdur, bunlarýn ne kokusu (çiçek, parfüm v.b) olduðunu bilmeye ise algý diyoruz. Tabii bu tanýma, bilme, anlamlandýrma iþini yapan organ da þüphesiz ki beyindir. Bazen uyarýcý vardýr, fakat duyum olmasýna raðmen algý ortaya çýkmayabilir. “Bakmak, görmek deðildir”, “bakar kör” , “fark etmedim”, “görmedim, duymadým” gibi ifadeler kullanmamýzýn nedeni bir algýlamanýn ortaya çýkmamasýdýr.
Materyalistler (Marks,Hobbes, Ýlkçaðda da Demokritos) varlýðý “madde” olarak kabul ederler. Karl Marks’a göre “ madde bilincin dýþýnda ve bilinçten baðýmsýz bir gerçeklik olarak vardýr.Maddenin var oluþ biçimi de harekettir.”
Bedia Akarsu Materyalist anlayýþý þöyle özetliyor: “ Ýdealizm’e karþý çýkan materyalistlere göre,”Gerçek olan þey gözleyebileceðimiz þeydir. Bizim için önemli olan ölçebilmek ve tartabilmektir. Ama bu ölçü ve tartý da ancak maddesel olan þeylere uygulanabilir. Öyleyse asýl gerçek bu uzay ve zaman içinde bulunan cisimler dünyasýdýr. Bu maddesel olan þeyler arkasýnda bir gerçek aramaya kalkmamalýdýr. Tek gerçek maddedir.”
Descartes’e göre “Varlýkta iki töz vardýr: Biri “ruh”, öteki de “madde”. Ruh düþünen , madde de yer kaplayan bir tözdür. Bunlar arasýnda hiç bir birleþme noktasý yoktur. Yalnýzca insanda bir araya gelirler.”

Husserl, var olanýn yalnýzca fenomenler olduðunu söyler. Bu fenomenin insan bilinci tarafýndan bilinebileceðini savunur. Ýnsan onlarýn özünün bilgisini edinebilir. Bu düþünüre göre biz varlýðý bilincimizin sýnýrlarý içerisinde bilebiliriz. Bunun dýþýnda varlýðýn bir özelliði varsa bile bunu bilme imkanýna sahip deðiliz.

Varlýk yok olur mu?
Ýlkokul sýralarýndan beri sýkça tekrarlanan “hiçbir þey yoktan var olmaz var olan bir þey de yok olmaz” bilimsel önermesi çerçevesinde düþünürsek, varlýk yok olmamaktadýr. Sadece þekil deðiþtirmektedir.
Biz insanlarý varlýðýn yok olup olmamasý meselesi bilhassa “ölüm” konusunda yakýndan ilgilendirmektedir. Hatta ölümden korkmamýzýn temelinde bu yok olma ihtimalinin yattýðýný da söyleyebiliriz. Ýþte bu bilimsel veriden hareketle öldükten sonra bedenimizin asla yok olmayacaðýný, ama þekil deðiþtireceðini söyleyebiliriz.
Söyleyebiliriz de bu gerçek gene de biz insanlarý teselli etmez. Çünkü biz sadece bedenden ibaret deðiliz, bizim bir de ruhumuz var ve asýl yok olup olamadýðýný merak ettiðimiz de o’dur. Ruh ile ilgili konularda ne yazýk ki bilimde olduðu gibi kesin konuþamýyoruz. Bu konuda bireysel bazý iddialar ve dinsel dogmalardan baþka verilere sahip deðiliz. Ruhun yok olmadýðý iddialarýný doðruyabilmemiz için her tekrarladýðýmýzda ayný verileri ortaya koyacak deney ürünlerine sahip olmamýz gerekiyor.
Ruh ile ilgili teorilerden animist görüþe göre, “ruh gelmiþ ve bedeni iþgal etmiþtir. Beden öldükten sonra da oradan uçup gidecektir. Yani beden ölse de ruh yaþamaya devam edecektir.
Oysa diðer teoriye yani mekanist anlayýþa göre ise “ruhsal olaylar, beynin bir fonksiyonudur ve beden öldükten sonra da yok olacaktýr.” Mekanist teori materyalist bir görüþtür ve bilim tarafýndan desteklenen de budur.
Bu teorilerin hangisi doðrudur, diye bir soru aklýnýza gelebilir. Bu konuda karar vermek mümkün deðildir. Adý üzerinde, bunlar birer teoridir. Yani doðruluklarý ya da yanlýþlýklarý kanýtlanabilmiþ deðildir.
Gündelik yaþamda animist teoriyi benimseyen çok sayýda insana rastlayabilirsiniz. Örneðin reenkarnasyona (ruhun beden öldükten sonra baþka bir bedende tekrar dünyaya gelmesi) inanan insanlarýn olmasý bu yok oluþtan bir çýkýþ olarak deðerlendirilebilir.
Varlýk’ýn miktarý ne kadardýr?
Yani varlýðýn miktarýný tane olarak ya da aðýrlýk olarak ifade edebilir miyiz? Yoksa varlýk sonsuz miktarda mýdýr?
Bana göre evrende varlýk diye nitelendirebileceðimiz nesnelerin sayýsý bellidir. Kaç tane, diye sormayýn sakýn. Çünkü cevabým þu olur: Hafsalamýzýn alamayacaðý kadar sayýda, ama sonuçta gene de adet olarak belli miktarda. Peki kaç gram, kilo ya da ton? Gene cevabým ayný…
Varlýk 1’dir.
Evrende yalnýzca 1(bir) var. 1’in dýþýndaki rakamlar yaþamý kolaylaþtýrmak için insan aklýnýn ürettikleridir. Ne kadar varlýk varsa hepsi 1’dir. Ama benim iki tane elim var demeyin sakýn. 1 eliniz ve bir eliniz var. Yanyana getirdiðinizde de gene 1 var. Milyarlarca mýsýr tanesi var, diye de düþünebilirsiniz. Hayýr, buraya sýðdýramayacaðým 1’ler var. Hepsini bir arada düþündüðünüzde ise 1 mýsýr yýðýný var. Yaþadýðým þehir 1, ülke 1, dünya 1, güneþ sistemi1 ve tabii ki evren 1… Varlýk1.
Varlýk olarak ben
Üzerinde yaþadýðým dünyada ve dolayýsýla evrende bir varlýk olarak bulunduðumu idrak ediyorum. Bundan milyarlarca yýl önce de bir varlýk olarak vardým, milyarlarca yýl sonra da var olacaðým. Bu beni mutlu ediyor. Dünyanýn bir parçasý, evrenin bir parçasý ya da dünyanýn ve evrenin kendisi olmam bana büyük bir haz veriyor.
Ben sayýsýz ihtimalin bir araya gelmesinin sonucunda þu anki bedenime ve ruhuma sahibim. Bunu doðal bir oluþum olarak da kabul edebilirim; bir þans olarak da düþünebilirim.
Varlýk olarak diðerleri
Benim dýþýmda da çok sayýda varlýk var. Benim için geçerli olan sayýsýz ihtimal onlar için de söz konusu. Bu nedenle her varlýða hayranlýkla yaklaþýyorum ve her varlýðýn bir mucize olduðunu düþünüyorum. Bazýlarýnýn aðýzlarýndan çýkan mucize öykülerini hayranlýkla izleyenlere diyorum ki; gerçek mucize için þöyle bir etrafýna bak. Ne kadar da çok olduðunu göreceksin. Bu sana zor geliyorsa kendine bak. Çünkü sen de bir mucizesin…
Varlýðý sev ve saygý duy
Bilhassa canlý her varlýða karþý saygý duy ve sev. Sen nasýl ki bir mucize isen ve sayýsýz ihtimalin bir araya gelmesi sonucunda oluþtu isen, ayný þey o canlýlar için de geçerlidir.
Canlý varlýklarýn bu þansýný yok edici davranýþlardan mümkünse kaçýn. O nedenle, bir canlýyý öldürmek için :
- Tabancanýn tetiðini çekmeden önce,
-Bombayý atmadan önce,
-Býçaðýný saplamadan önce,
-Zehiri atmadan önce,
-Ayaðýnla ezmeden önce,

Lütfen dur ve düþün…

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Var olabilmek...
Gönderen: E. Asým Öztürk / , Türkiye
12 Ekim 2010
Var olduðun için yok etme, düþün, yok edilmediðin için var olduðunu. Düþünmekten köþe bucak kaçanlarýn, okuyup düþünmeye baþlayabilmesini umuyorum. Elinize, yüreðinize saðlýk Ömer Bey. Sevgiler, saygýlarýmla.

:: saðlýk
Gönderen: Levent Ölçer / , Türkiye
2 Ekim 2010
Yazýyorum, o halde varým. Elinize saðlýk Ömer Bey.

:: Felsefenin koridorlarý
Gönderen: Mustafa Þakarcan / , Türkiye
26 Eylül 2010
Ufuk açan, bilgilendiren çok güzel bir yazý. Teþekkür ve saygýlarýmla...

:: Tebrikler
Gönderen: Hulki Can Duru / , Türkiye
26 Eylül 2010
Sn Hocam, Berkeley hakkýnda biraz daha bilgi ve felsefesinin eleþtirisini verebilir misiniz. Çünkü bu filozofu yeni keþfeden gericiler adamcaðýzý bir kalkan olarak kullanýyorlar. Esenlik.

:: teşekkürler
Gönderen: ESRA VIZVIZ / , Türkiye
26 Eylül 2010
bilgilndirmeleriniz için çok teşekkür ediyorum ve her daim devamını istiyorum.

:: Felsefe gerçekten müthiþ bir alan...
Gönderen: Umut Salih Tiryakioðlu / , Türkiye
26 Eylül 2010
Yazý hiç bitmesin istedim. Sayfalarca daha olsa yine zevk alarak okumayý sürdürebilirdim. Esenlikler dilerim sayýn hocam...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Felsefe Kýrýntýlarý - Skolastik
Felsefe Kýrýntýlarý - Þüphe
Felsefe Nedir?

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Geleceðin Fiziði - Michio Kaku
Yüz Bin Sene Sonraki Mesaj

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.