..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Öküzün rengini dýþýnda, insanýn rengini içinde ara. -Mevlânâ
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Mehmet Önder




25 Eylül 2010
Muharrem Hakký Beyin Daveti  
Mehmet Önder
Ne dersiniz þimdi bu adama? Dedesi Hakký’dýr, muharrem ayýnda doðmuþtur, olmuþtur Muharrem Hakký. Þimdi bunun için kavga mý edeceðiz?


:ADHB:





MUHARREM HAKKI BEYÝN DAVETÝ



Yirmi yýllýk arkadaþýmdý Hakký. Arkadaþlýðýmýz iþ gereði bir tanýþýklýktan kaynaklanýyordu. Belki ayný ilçelerde oturmadýðýmýzdan hiç ailecek görüþememiþtik. Oðlunu anlatýrdý, doðuþuyla aileye getirdiði mutluluðu, okul yaþamýný. Yanlýþ anýmsamýyorsam beþ altý yaþlarýndayken maça getirmiþti bir kez de. Çok sevimli bir çocuktu.
     Son görüþmemiz iki üç ay önceydi. Oðlunu niþanlamýþ; çok mutluydu. Dünüründen bahsetmiþti. Çok iyi bir insanmýþ, iþ bilirmiþ. Ticari yönden çok yetenekliymiþ. “Hani o düþtüðü yerden bir avuç toprakla kalkan insanlar vardýr ya, öyle biri” demiþti.
     Þanssýzlýk, sevgili arkadaþýmla son geliþinde karþýlaþamadýk. Oysa iþyerime kadar bizzat davetiye getirmiþ. Sonra telefon etti; mutlaka bekliyorum, diye. Terbiye, keþkek, kabakaþýna dayanamayacaðýmý bildiðinden; özellikle anýmsatmýþtý.

     …

     Bugüne kadar hep erkek erkeðe görüþtük ama, bu kez düðün daveti; çoluk çocuk komþu ilçenin yolunu tuttuk. Düðün salonu þehrin giriþinde saðda, dedi ya, bulmasý da kolay. Kentin içinde az ilerledik, hemen elimizle koymuþuz gibi, saðda bir düðün salonu. Davetiyeyi evde unutmuþuz, ne gam. Göstermeye gerek bile yok. Giriþ bileti mi bu?
     Kapýda kendileri yok ama, karþýlayýcýlar çok þirin insanlar, sanki onlarýn da candan arkadaþýymýþýz gibi þirinlikler yaparak karþýladýlar. Belli ki bu iþ için tutulmuþlar. Ehil insanlar. Görevlerini gereði gibi yapmaya çalýþýyorlar.
     Bizim Hakký ortalýkta yok, ama olsun. Bugün onun en telaþlý günü. Kolay mý? Yettiydi yetmediydi, geldiydi gelmediydi; ne sýkýntýlar içindedir. Tertipleme iþi bu. Belki benim gibi ayakkabýlarý sürtmüþtür, sýkýntý içindedir.

     …

     Ýçeri geçtik. Orta yerlerde boþ masa yok. Zar zor kýyýda bir yer bulup iliþtik. Servis hýzlý. Anýnda köfte tepsileri, ayranlar geldi. Keþkek, terbiye, pirinç pilavý arkadan geliyor herhalde. Tabii kabakaþý en son. Tatlý her yerde en son yenir.
Arkadan baþka bir þey gelmeyince, düðün yemeðinin köfteliye döndüðü anlaþýldý. Bu da doðal caným. Ýki çeþit gider, çifte masraf. Hem kim yiyecek o kadar yemeði.
Asýl beklentim, bizim Hakký hala ortalýkta yok. Öyle ya, buraya kadar gelmiþiz. Kendisini görememek, bizzat kutlayamamak bir huzursuzluk yaratýyor insanda. Düðün evinin kýrk türlü iþi var, eþi dostu bir biz deðiliz ki, diye kendimi teselli etsem de gerçek bu.

     …


Bu arada taký töreni baþladý. Düðün sahibi yakýným ya, ilk kalkanlarla birlikte yürüdüm, hediyemi damadýn yakasýna iðneledim. Þöyle baktým, nerde birlikte maç izlediðimiz o küçücük oðlan çocuðu, nerde bu kocaman adam. Pek de yakýþýklý maþallah.
Bir ara kulaklarý saðýr edercesine baðýrtýlýp, orkestra iþlevi gördürülen elektronik aletin sesi kýsýlýr gibi oldu. Sunucunun sesi duyuldu:
- Ýstek üzerine damadýn babasýný tek baþýna harmandalý oynamaya davet ediyoruz.
Ýki ikramiye birden. Hem “Sözde müzik” kesildi dünya varmýþ, hem de bugün caným kardeþim Hakkýcýðýmý ilk kez göreceðim.
Ama önce bir baþkasý çýktý ortaya. O da harmandalý oynamaya baþladý.
Sunucu birkaç dakika sonra mikrofonu eline aldý:
- Damat beyin babasýný bu güzel oyun için teþekkür ederiz.
Hay Allah. Ben Hakký’yý bekliyorum ama, þimdi bu oynayan o muydu ? Ne kadar zayýflamýþ. Adeta bir deri bir kemik. Ah ah, sen böyle bir deri bir kemik kalacak insan mýydýn? Ne sýkýntýlar çektirdiler kimbilir.
Biliyorum; o dünür var ya, o dünür olacak adam! Düþtüðü yerden bir avuç toprakla kalkan o kurnaz tilki. Hep onun marifetidir bunlar. Ýþbilir adam ya, bütün masrafý Hakkýcýðýma yýktý, parasý bitince de senet imzalattý. Belki, kendi borçlarýna bile kefil etti zavallý arkadaþýmý.
Yoksa o hayat dolu insan niye böyle bir deri bir kemik kalsýn. Kahkahayý basýnca neredeyse çenesine toslayan gül göbek niye erisin bitsin. O sevimli adam niye böyle iskelet gibi kalsýn.

     …

Üzüntü içindeyim. Yan masada oturanlara dönüp, dertleþeyim bari, dedim:
- Bizim Hakký ne kadar zayýflamýþ yahu!
O da bir garip adam; azarlar gibi:
- Hakký deðil onun adý Muharrem, dedi.
Ne dersiniz þimdi bu adama? Dedesi Hakký’dýr, muharrem ayýnda doðmuþtur, olmuþtur Muharrem Hakký. Þimdi bunun için kavga mý edeceðiz?

      …

Bu arada oyunu biten Hakký yerine oturdu. Henüz görüþemedik ya, ben de fýrsat bu fýrsat, deyip yanýna gittim. Ama o da ne? Adam bizim Hakký’dan baþka herkese benziyor.
Tamam. Hakký kardeþim onca sýkýntýya, ziyete dayanamadý, yataklara düþtü. Bu da oðlanýn amcasý ya da dayýsý olmalý. Çýktý onun yerine oynadý. Oðlan, tam düðün gününde babasýnýn yokluðuna üzülmesin, diye. Unutturmaya, teselli etmeye çalýþýyor. Takdir etmek gerek, böyle davranýþlarý; büyüklüktür bu yaptýðý.
- Beyefendi, damadýn nesi oluyorsunuz?
Aslýnda yanýtýný yarý yarýya bildiðim bir soru bu. Ya amcasýdýr, ya dayýsý, baþka nesi olacak diye düþünüyorum ama, adam inatçý mý inatçý:
- Babasýyým. Bir þey mi var?
- !!!
Allah Allah, þimdi bu olmadý. Be adam “Amcasýyým” de “Dayýsýyým” de. Nerdee, “Babasýyým” dedi çýktý.
Olmuyor. Son bir yüklendim.


- Hakký beyin düðünü olunca?
Adam Hakký’nýn adýný duyunca yüzüme baktý:
- Sen müdür Hakký beyi soruyorsun. Onlarýn düðünü elli metre ilerde.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.



Mehmet Önder kimdir?

30. 11. 1959'da Ýzmir'in Bayýndýr ilçesine baðlý Furunlu Köyü'nde doðdum. Ýlkokulu köyde, lortaokulu Çýrpý Mustafa Adanýr Ortaokulu'da okudum. Bayýndýr Lisesi'nde bir dönem okuduysam da devam edemedim. Sonra radyo tamirciliði baþta olmak üzere birçok iþte çalýþtým. Ege Týp Fakültesi'nde memur olarak iþe baþladým. Buradaki on bir yýla yakýn çalýþmam süresinde önce Ýzmir Namýk Kemal Akþam Lisesi'ni, ardýndan Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. Ýlk Beþ yýlýný Ýzmr merkezde, kalanýný Bayýndýr'da olmak üzere yirmi iki yýla yakýn bir süredir serbest avukatlýk yapmaktayým. Evliyim, Alp Deniz adýnda sekizinci sýnýf öðrencisi bir oðlum var.

Etkilendiði Yazarlar:
Aziz Nesin, Rýfat Ilgaz, Muzaffer Ýzgü


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mehmet Önder, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.